Şehir ve Medeniyet Sempozyumu gerçekleştirildi
Önder İmam Hatipliler Derneği tarafından "Şehir ve Medeniyet Sempozyumu", Dr. Kadir Topbaş Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.
Önder İmam Hatipliler Derneği tarafından Esenler Belediyesi ve Esenler Şehir Düşünce Merkezinin destekleriyle düzenlenen "Şehir ve Medeniyet Sempozyumu", Dr. Kadir Topbaş Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.
Sempozyumda, İstanbul'daki imam hatip liselerinde okuyan öğrenciler, çeşitli başlıklarda tebliğ sundu.
Bekiroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklama, sempozyumun, 2015 Eylül'den itibaren çalıştıkları bir projenin, bir nevi kapanışı olduğunu söyledi.
Proje kapsamında, İstanbul'da imam hatip liselerinde okuyan çocuklara, 16 hafta boyunca uzman isimlerce dersler verildiğini aktaran Bekiroğlu, derslere katılan öğrencilerden bir kısmının farklı konularda tebliğler hazırladığını anlattı.
Halit Bekiroğlu, öğrencilerin nitelikli çalışmalarla tanıştırılması gerektiğine dikkati çekerek, "Projenin en özgün tarafı, sempozyumun bildirilerini çocukların sunması. Genelgeçer başlıklarla değil, spesifik konularda çocukların sunum yapması bizim için çok kıymetli. Biz bu modelin tüm yurtta yaygınlaşması için de çalışmaları başlattık. Bu nitelikli çalışma, inşallah imam hatip liseleri dışındaki okullarda da yaygınlaşır." dedi.
Toplumların geliştikçe daha detaylı konularla ilgilenmeye başladığını belirten Bekiroğlu, şöyle devam etti:
"Türkiye gelişen bir ülke. İnşallah önümüzdeki yıllarda ilk sıralara girecek. Bu, sadece siyasetle ya da ekonomiyle olamaz. Ülkenin gelişmesi, medeniyet bilincinin gençlerimizde şimdiden oluşmasıyla olabilir. Yarının Türkiyesi'nde bu gençler yaşayacak. Bu gençlerin, medeniyetimizi, kültürümüzü, şehrimizi, mimarimizi doğru şekilde kavramaları, geleceğimizin de sağlıklı oluşmasına katkı sunacaktır."
"Her medeniyetin bir şehir vizyonu vardır"
Sempozyumun açılış konferansını veren Esenler Şehir ve Düşünce Merkezi Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mazhar Bağlı, şehirlerin birer medeniyet merkezi olduğunu ve şehir kurarken, bir başkasının hukukunu koruma ilkesinin unutulmaması gerektiğini dile getirdi.
Her medeniyetin kendine ait bir şehir vizyonu olduğuna dikkati çeken Bağlı, şunları kaydetti:
"Tarihin her döneminde bir kent planlaması görülür. Modern dünya bu geleneği tehdit ediyor. Müslümanların dünyaya bakış açısı var. Bu bakış açısındaki farklılığı gösteren birtakım argümanlar olmalı. Bunların en başında da şehirler gelir. Müslüman, kurduğu medeniyetlerle farkını gösterir. Bir mizan üzerine şehir kurduğumuzda, hakikaten kendi medeniyetimizi insanlara gösterebileceğiz. Aksi halde bir medeniyetten bahsedemeyiz."
Birlikte yaşama alanları şehirler
Mazhar Bağlı, şehirlerin, doğaya karşı hoyratlık içerisinde olmaması gerektiğinin altını çizerek, şöyle konuştu:
"Medine'de, Hz. Muhammed'in devesinin oturduğu yerde bir mescit inşa edilmesi falcılık değildi. Bunun içerisinde bir metafiziğin, bir ilahi buyruğun olduğunu göstermek için bu yol seçildi. Avrupa'da birçok şehrin de müneccim, kahin ya da din adamının işaret ettiği bir konu üzerine inşa edildiğini biliyoruz. Aynı zamanda, Medine'de Müslümanlar, Hristiyanlar, Yahudiler ve başka dinden insanlar yaşıyordu. Hz. Muhammed'in kurumsallaştırdığı ilk şey; birlikte yaşama iradesini sağlıklı bir biçimde ortaya koymak oldu. Dolayısıyla şehirler, bir taraftan inancın şekillendiği, bir taraftan ise birlikte yaşama hukukunun üretildiği ve hayata geçirildiği yerler oldu."
Sempozyumun ilk oturumunda, Kırklareli Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yunus Çolak moderatörlüğünde "Şehir ve Mimari", "Kentsel Dönüşüm", "Küresel Şehirler", "Kent ve Estetik" konulu tebliğler, liseli öğrenciler tarafından sunuldu.
- Etiketler:
- Şehir ve Medeniyet Sempozyumu
Yorum Yaz