Gaggenau Sapphire’de showroom açtı
Gaggenau’nun en son amiral gemisi olan İstanbul showroomu “Doğu ile Batı’nın Buluşması” sloganıyla kapılarını açtı.
Türkiye'nin en yüksek binası Sapphire'nin 32. katında, tamamen Gaggenau cihazları ile donatılmış amiral gemisi Gaggenau İstanbul Showroomu, müthiş hızlı bir şekilde büyüyen metropolün büyüleyici manzarası eşliğinde dünya mutfak kültürlerini bir araya getirirken, Gaggenau marka dünyasını da en iyi şekilde temsil ediyor.
Gaggenau, İstanbul'daki amiral gemisi Showroomu'nun açılışını özel bir etkinlik kapsamında, Sapphire binasının 32. katında, BSH İcra Kurulu Üyesi Jean Dufor, BSH Türkiye Satıştan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Ronald Grünberg ve Gaggenau Dünya Başkanı Sven Schnee'nin ev sahipliğinde ve uluslararası medya temsilcilerinin katılımıyla açtı. “Doğu ile Batı'nın Buluşması” temasıyla gerçekleştirilen özel etkinlikte, İngiliz restoran eleştirmeni ve yazar Jay Rayner ile Osmanlı Mutfak Kültürü'ne uzun yıllarını adamış, ünlü araştırmacı ve Gastronomi Uzmanı Vedat Başaran, Osmanlı saray mutfağının batının mutfak kültürü üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Misafirler, Türkiye'nin en yüksek binasında, müthiş hızlı bir şekilde büyüyen metropolün büyüleyici manzarası ile Gaggenau marka dünyasına bir bakış fırsatı yakalamış olmanın keyfini yaşadı.
Sven Schnee: “Gaggenau, gelenek ve modernizmin ortak yaşamını simgeleyen bir marka”
Konuşmacılar, dünyanın en dinamik bir şekilde büyüyen pazarlarından birinde açılan yeni lokasyonun önemini vurguladı. Gaggenau Dünya Başkanı Sven Schnee, duygularını şu şekilde ifade etti: “Boğaz şehri İstanbul, mimari, sanat ve tasarım dünyasının yeni buluşma noktası olarak kabul görüyor. İstanbul, geleneksel değerleri ve Türkiye'nin nasıl kalkınıp modern bir ekonomi pazarına dönüştüğünü gözler önüne seriyor. Bu da zaten Gaggenau'nun arayıp da bulamadığı bir durum. Çünkü 300 yılı aşkın bir marka felsefesine sahip olan Gaggenau, gelenek ve modernizmin ortak yaşamını simgeleyen bir marka.”
Sarıyer Böreği'nin 16. yüzyıldan 21. yüzyıla yolculuğu
Gaggenau'nun showroomları, kültürlü bir yaşam tarzı ile birinci sınıf yemek pişirme kültürünü gözler önüne seriyor. Jay Rayner ve Vedat Başaran, canlı yemek pişirme kısmında, uluslararası gazetecilerle birlikte, Osmanlı saray mutfağının büyük geleneği ve Osmanlı mutfağının batının mutfak kültürleri üzerindeki etkilerini tartıştı. Tanıtılan yemeklerin arasında, Osmanlı geleneğine göre hazırlanan, elle zar gibi açılan ve içine çeşitli yerel mantarlar koyulan Sarıyer Böreği de vardı. Börek, showroomda tüm yüzeyi indüksiyonlu CX 480 ocağın üzerinde düşük ateşte pişirilen kuzu mantarı sosuyla tamamlandı. Bu börek, Türkler'in Viyana'yı kuşattığı 16. yüzyılda Viyana'ya geldi ve orada, Apfelstrudel denen ve tüm dünyada sevilen Avusturya'ya özgü elmalı bir hamur tatlısına dönüştü.
Yorum Yaz