Arkeoloji dünyasında yılın keşfi: Perge’deki at heykeli
Troya, Efes ve Bergama’ya rakip gösterilen Antalya’daki Perge antik kentinde her gün arkeoloji hazinemize eklenen bir keşif yapılıyor
Akropoliste en son muhteşem bir at heykeliyle, bir çıplak erkek heykeli ve bir tanrıça başı bulundu.
Perge'nin tarihi milattan önce 1275'e kadar uzanıyor. Şehir önce bugünkü akropolise kurulmuş, daha sonra tepenin güney eteklerine doğru yayılmış. Şehrin simgesi sayılan iki kuleyse Helenistik dönemde inşa edilmiş. Roma döneminde ise şehir adeta anıtlarla dolmuş: Tiyatro, stadyum, hamamlar, anıtsal çeşmeler ve agora bu dönemde inşa edilmiş. Hıristiyanlık döneminde ise şehir de büyük kiliseler inşa edilmiş ve Perge metropolitlik merkezi haline gelmiş.
Bugün antik kentin güney kapısından girerseniz Helenistik dönemde yaılan o iki kule karşılaşırsınız. Büyük İskender'in şehri zaptetmesinden sonra yapıldığı düşünülen kulelerin yüksekliği 13 metre. Bu kulelerin restorasyonu halen devam ediyor. Doğudaki kulenin hemen yanındaysa muhteşem bir agora bulunuyor. İki kulenin önünden başlayan yanları sütunlu, ortasında iki metre genişliğinde su kanalı bulunan cadde başlıyor. Caddenin her iki kenarında ise dükkânlar var. Mozaikli yolda yürürken büyülenmemeniz mümkün değil. Hayal gücünüzü kullanıp eksik parçaları birleştirdiğinizde kendinizi tarih öncesi çağlarda buluyorsunuz. Kulağınızda caddenin ortasından akan suyun sesi ve satıcıların canhıraş bağrışları canlanıyor. Cadde kentin en kuzeyinde Nymphaeum (çeşme) anıtı ile son buluyor. Çeşme anıtının üzerindeki başı kırık heykel o haliyle bile bir azamet sembolü gibi güneşin altında parıldıyor.
İnce grenli beyaz mermerden yapılmış başı hafif kendi soluna dönük, ince işçilikli bir heykel. Gövde uzunluğu 110 cm, yüksekliği 85 cm. Heykelin ön ayaklarının tamamı, arka ayaklarının ise baldır kısmından aşağısı kırık. Yüz damarları belirgin şekilde tasvir edilmiş olan atın, dili ve gemi de görülmekte.
Hürriyet
Yorum Yaz