Avrupa'da da ev alırken anne-baba desteğine başvuruluyor!
ING Grubu’nun, 2012’nin 3. Çeyreğinde (30 Ağustos-17 Eylül) yaptığı uluslararası araştırma ev satın alma davranışlarına yönelik olarak ilginç veriler ortaya koydu
Buna göre; Avrupa'da olduğu gibi Türkiye'de de “Anne-Baba Bankası”na sıkça başvuruluyor. Türkiye, 12 Avrupa ülkesi arasında, ev alırken aile ve arkadaşlardan destek alanların en fazla olduğu ikinci ülke.
ING Grubu, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 12 Avrupa ülkesinde, 12 bin 54 kişi ile görüşerek gerçekleştirdiği ING Uluslararası Araştırmalar (ING International Survey - IIS) serisi kapsamında Ev Sahipliği ve Mortgage konulu araştırmanın sonuçlarını yayınladı. Diğer ülkelerle birlikte Türkiye'de de, 30 Ağustos – 17 Eylül tarihleri arasında yapılan araştırmada katılımcılara, ev fiyatları, ev sahipliğine dair değerlendirmelerin de yer aldığı çeşitli konularda sorular soruldu.
Araştırmanın en ilginç yönü, araştırmaya katılan 12 ülkede de, aile ve arkadaşlardan sağlanan maddi desteğin ev alımında, geleneksel kredi mekanizmaları olarak görev yaptığı gerçeğinin teyidi oldu. Avrupa ortalamasında %40 düzeyinde bulunan, ev sahibi olmak için aile veya arkadaşlarından finansal destek alanların oranı Türkiye'de %61 ile ortalamanın çok üstünde gerçekleşti. 12 Avrupa ülkesinde sadece İtalya, %62 ile Türkiye'nin önünde yer aldı, en düşük oran ise yaklaşık %15 ile Hollanda'da görüldü.
Genç yaşta ev alırken aile ve arkadaşlardan finansal destek almak daha yaygın
ING Kıdemli Ekonomisti ve IIS Baş Yazarı Ian Bright, genç ev sahiplerinin “anne-baba bankasına” başvurmasının daha yaygın bir olgu olduğuna dikkat çekti: Araştırmaya göre, Avrupa'da 25 yaşın altındaki katılımcıların %69'u, ev alırken aile veya arkadaşlarından yardım aldığını belirtti. Bununla birlikte, 55 yaş üzeri ev sahipleri arasında, ev alırken sevdiklerinden finansal destek alanların oranı da %31 ile azımsanmayacak düzeyde. Bu durum, tüm yaş grupları için, ev alırken aile ve arkadaşlardan finansal destek almanın yaygın bir durum olduğunu gösteriyor.
Ian Brigt: “Bireylerin ev alırken, aileden ve arkadaşlardan yardım alması, ev alım sürecinin önemli bir bölümünü kapsıyor. Bu gerçek şu anda ev sahibi olabilmek için depozit biriktirmekte zorlanan yeni jenerasyon için rahatlatıcı bir gerçek olabilir. Birçok insan için durum her zaman aynı; kenara biraz para koyup, gerisini tamamlamaları için anne ve babalardan yardım istemek.”
En çok Türkler krizde aile/arkadaş evine dönüyor
İnsanlar kriz zamanlarında da ailelerine ve arkadaşlarına koşuyorlar. Sonuçlara göre Türkiye'de, ankete katılanların %18'i, ekonomik zorluklar yüzünden arkadaşlarıyla veya aileleriyle yaşamak zorunda kalmış. Ankete katılan 12 ülke arasında, Türkiye, “bumerang jenerasyonu” olarak tanımlanan, finansal zorluklar sebebi ile aile/arkadaşları ile yaşamaya başlayanların oranının en yüksek olduğu ülke. Avrupa ortalamasında ise bu oran %10, en düşük oran ise yine yaklaşık %3 ile Hollanda'da görülüyor.
Ev fiyatlarının “pahalı” olduğu düşünülse de, önümüzdeki yıl fiyatların artmaya devam etmesi bekleniyor: Türkiye bu iki konuda da diğer ülkelerin önünde yer alıyor
ING Grubu'nun uluslararası araştırması Avrupa ortalamasında katılımcıların %71'inin ev fiyatlarının hali hazırda pahalı olduğunu düşündüğünü gösterse de, katılımcıların yarısına yakını (%47) önümüzdeki yıl da ev fiyatlarının artmaya devam edeceğini düşünüyor. Türkiye'de ev fiyatlarının pahalı olduğunu söyleyenlerin oranı %73 ile ortalamanın biraz üzerinde kalırken, önümüzdeki yıl fiyatların artacağını bekleyenlerin oranı %77 ortalamanın çok üzerinde görünüyor (Avusturya'nın ardından ikinci en yüksek orana sahip ülke).
Avrupa ortalamasında ev fiyatlarının hiçbir zaman düşmeyeceğini düşünenlerin oranının %46 gibi yüksek bir oranda bulunuyor. Türkiye'de ise ev fiyatlarının hiçbir zaman düşmeyeceği yanılsaması çok daha yaygın (%68).
Araştırmanın, Türkiye ile ilgili ortaya koyduğu diğer karşılaştırmalı sonuçlar ise şöyle:
•Türkiye'de ankete katılanların %56'sı, ev sahibi olmanın 10 yıl öncesine göre daha zor olduğunu düşünüyor. (Avrupa ortalaması: %74)
•Türkiye'de katılımcıların %63'ü, gençlerin ev sahibi olamayacağı endişesini taşıyor. (Avrupa'da bu oran: %76)
•Türkiye'de katılımcıların %76'sı finansal açıdan ev almanın, kirada oturmaya göre daha avantajlı olduğunu düşünüyor. (Avrupa'da bu oran: % 73)
•Türkiye'de katılımcıların %83'ü mülk sahibi olmanın iyi bir yatırım olduğu görüşünde. (Avrupa'da bu oran: %71)
•Türkiye'de ev fiyatlarının yüksek olduğunu söyleyenlerin oranı %73 iken ortalamanın %71 olduğu Avrupa'da Lüksemburg %93 ile ilk sırada. Türkiye'de ev sahibi anket katılımcılarının %76'sı yaşadıkları yerdeki ev fiyatlarının yüksek olduğunu düşünürken, bu oran ev sahibi olmayanlarda %70 olarak gerçekleşiyor. Oranlar Avrupa ortalamasında ise tersine dönüyor: ev sahibi olanların %70'i, ev sahibi olmayanların ise %73'ü yaşadıkları yerdeki ev fiyatlarının yüksek olduğunu düşünüyor.
•Türkiye, mortgage ödemelerinin aylık gelir içindeki %40'lık (ortanca değer) payı ile ikinci ülke (Romanya %46 ile ilk sırada, Avrupa ortalaması %30). Ev fiyatlarının pahalı olduğunu söyleyenlerin oranının en fazla olduğu Lüksemburg'ta ise mortgage ödemelerinin aylık gelir içindeki payı olan %26 (ortanca değer) ile en düşük üç ülkeden biri olması (Almanya, Hollanda ile birlikte) gelir düzeyindeki avantajın pahalılık algısını doğrudan etkilemediğine işaret ediyor.
Yorum Yaz