Mega projeler, Trakya'nın cazibesini artıracak!
Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Hattı, 3. Havalimanı, 1915 Çanakkale Köprüsü gibi projeler Trakya bölgesini stratejik değerini artıracak.
İstanbul ve Çanakkale'de yapımı devam eden ve proje aşamasında olan birçok proje Türkiye'nin Avrupa'ya açılan kapısı Trakya bölgesinde önemli beklentiler yaratmış durumda. Trakya'da sanayileşme anlamında ciddi hamleler yapılırken, Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Hattı, 3. Havalimanı, 1915 Çanakkale Köprüsü gibi projelerin de bölgenin stratejik değerini artıracağı belirtiliyor.
Ekonomi Bakanlığı'nın sanayi teşvik verilerine göre son 5 yılda Trakya bölgesine yaklaşık 17,5 milyar TL'lik yatırım yapıldı. Tekirdağ bu pastadan yüzde 63,7'lik pay alırken, Kırklareli 31,1 pay ile ikinci oldu. Edirne ise yüzde 5,2 oranında kaldı.
Edirne'nin bu iki şehre göre daha az yatırım çekmesinin belirli nedenleri arasında; Edirne'nin, Avrupa'ya yakın olmasına karşın İstanbul'a Tekirdağ ve Kırklareli illerine göre daha uzak olması ilk handikabı olarak görülüyor. İkincisi ise sosyal gelişmişliği sebebiyle Edirne'nin 3. Teşvik Bölgesi desteklerinden yararlanamaması. Üçüncü neden olarak da Edirne'nin faaliyette olan tek sanayi bölgesi Edirne OSB'de parsellerin dolu görünüyor (40 parsel) olmasına rağmen faaliyette olan üretim tesisi sayısısının 22'de kalması gösteriliyor. Yüzde 50 kapasite ile çalışan OSB'nin dolması da Edirne ekonomisine bir dinamizm katması bekleniyor. Trakya'nın diğer iki şehri Kırklareli'nde ise temiz ve katma değerli üretim hedeflenirken, birçok yönden cazip konumda bulunan Tekirdağ'da ise hizmet sektörünün beklenen gelişmeyi gösterememesi dikkat çekiyor.
Trakya'nın kalkınmasına yön veren kurumların başında gelen Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin ise konuyla ilgili olarak bölgenin geleceğinin mega projelerle birlikte değişeceğini belirtti. Coğrafi konumun Trakya Bölgesinin gelişiminde etkisinin büyük olduğunu kaydeden Şahin, “Fakat Edirne; Tekirdağ ve Kırklareli'ye kıyasla İstanbul'a uzaklığı ve uygun yatırım alanlarının eksikliği nedeni ile bölge illerimiz arasında görece dezavantajlı konuma geldi. İstanbul'dan uzaklaşan sanayi Tekirdağ ve ardından Kırklareli'yi seçerken Edirne bu sanayiler için bir alternatif, bir cazibe merkezi olamadı. Çorlu ve Çerkezköy'de bulunan iki adet Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ve Çorlu'daki Avrupa Serbest Bölgesi gelişmiş alt yapıları sayesinde bölgeye önemli yatırımların çekilmesinde öncü görev üstlendiler.” dedi.
Edirne'nin daha çok tarım ve tarıma dayalı sanayisi olduğunu belirten Mahmut Şahin, Keşan ve Uzunköprü'de kurulması planlanan OSB'lerle birlikte yeni yatırım alanlarına sahip olacağını ifade ederek, “Bu şekilde Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli'ye önemli bir alternatif olacak. Sanayi konusunda temel düzeyde altyapıya sahip Edirne'nin sanayi anlamında ilerleme gösterebilmesi, Trakya'da yer alan diğer iller karşısındaki konumu ile doğrudan ilişkili olduğunu eklemek gerekir.” dedi.
Edirne OSB'de faaliyete geçmeyen firmalar var
Kurulması planlanan OSB'ler bir yana Edirne'deki mevcut tek OSB olan Edirne OSB'nin altyapısını güçlendirmek için çalışmalar devam ediyor. Genel Sekreter Şahin, “Edirne OSB'de parsellerin tamamına yakınının tahsisi yapılsa da faaliyete geçmeyen firmalar var.” şeklinde konuştu. Küçük Ölçekli Altyapı Mali Destek Programı kapsamında Edirne OSB'yi desteklemeye devam edeceklerini belirten Şahin, “İktisadi Kalkınma Mali Destek Programlarımızla da OSB'de yatırım yapmış ve yapmayı planlayan firmalarımızı destekliyoruz. Edirne OSB'nin yaşadığı sorunlar hakkında Bakanlığımıza gerekli bilgilendirmeleri yapıyoruz. Hali hazırda Edirne OSB'de 40 parsel bulunuyor. Bunların 38 tanesinin tahsisi yapıldı ve 22 tanesi de tesislerini bitirip üretime geçtiler.” dedi.
Edirne'nin turizm markası olması için çalışmalar devam ediyor
Edirne'nin Avrupa'nın Türkiye'ye giriş kapısı olması sebebiyle turizm potansiyeli de bölgedeki diğer illere göre yüksek. Bu sebeple turizm Master planıyla çalışmaların devam ettiğini söyleyen Mahmut Şahin, hedefleri şu şekilde sıraladı: “ Edirne'ye gelen yerli ve yabancı ziyaretçi sayısının arttırılması, Edirne'de ziyaretçi geceleme sürelerinin uzatılması, Edirne'nin bir kültürel varış noktası olarak konumlandırılması ve markalaştırılması, Edirne'de turizm hizmet kalitesinin arttırılması, ziyaretçilerin Edirne turizm deneyiminin zenginleştirilmesi ve çeşitlendirilmesi ve yerel paydaşların turizm planlaması ve uygulaması sürecine katılması konularında; ildeki turizm paydaşlarımızla beraber Edirne'yi sürekli turist çeken bir bölgeye dönüştürmek amacıyla faaliyetlerimizi yürütüyoruz” dedi.
Projeler Edirne'nin stratejik değerini artıracak
Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Hattı, 3.Havalimanı, 1915 Çanakkale Köprüsü gibi projelerin Edirne'nin ve bölgenin stratejik değerini arttıracağını belirten Mahmut Şahin, “Halkalı-Kapıkule hızlı tren hattı projesi, 3,2 milyar TL toplam proje bedeliyle ilin en önemli lojistik projesi ve 2022 yılında tamamlanması hedefleniyor. Bunun yanı sıra ulusal projeler olan 3. Havaalanı ve 1915 Çanakkale Köprüsü projeleri tamamlandığında ile coğrafi konumu dolayısıyla önemli anlamda katkı sağlayacak” şeklinde konuştu.
Kırklareli 5 yılda 496 milyon dolar yatırım getirdi
Kırklareli'nde yer alan Evrensekiz ve Büyükkarıştıran OSB'lerin Türkiye'nin önemli firmalarına ev sahipliği yaptığını söyleyen Mahmut Şahin, “Kırklareli ilinde yer alan imalat firmaları gıda, tekstil, plastik, ambalaj, metal işleme, döküm, çimento, cam gibi geniş bir sektör yelpazesini oluşturuyor” dedi. Kırklareli'nin yatırım çekmesinde tek parçada büyük metrekareli parseller bulunabilmesi ve güvenli iş ortamının yaratılmasının etkili olduğunu söyleyen Şahin, şehrin 2012 ila 2016 yılları arasında Uluslararası Şirket Yatırımlarında 496 milyon dolar yatırım çektiği bilgisini verdi.
Kırklareli'nde hedef temiz ve katma değeri yüksek üretim
Kırklareli'nin öncelikli hedefinin çevreye duyarlı ve katma değeri yüksek üretim olduğunu ileten Mahmut Şahin, Kırklareli OSB'nin geniş tek parçalı parsellerinin varlığı il için avantaj oluşturduğunu söyledi ve sözlerine şu şekilde devam etti: “Kırklareli ilinde özellikle gıda, makine ve ilaç sektörlerinde yeni yatırımların Kırklareli iline çekilmesi gerekiyor. Bunu yanında, özellikle yenilenebilir enerji alanında da önemli potansiyele sahip.”
Günümüzde tarımsal girişimciliği ve kırsal turizm faaliyetlerinin son yıllarda hızlı bir artış gösterdiğini ifade eden Mahmut Şahin, “Organik tarım, bal üretimi, çilek üretimi, mantar üretimi, orman ürünleri ve tıbbi ve aromatik bitkilerin yetiştiriciliği gibi alanlarda girişimlerin artması önemli gündem maddelerimiz arasında bulunuyor” dedi.
Tekirdağ birçok yönden cazibe merkezi
Tekirdağ'ın birçok yönden cazibe merkezi olduğunu aktaran Mahmut Şahin, “Kalifiye insan gücü, doğal kaynaklar açısından sahip olduğu yüksek kömür, gaz ve yer altı suyu rezervi Tekirdağ'ı cazibe merkezi haline getiren etmenler. Bunun yanında Tekirdağ, pazar ve finans merkezi açısından bir dünya kenti olan İstanbul'a yakınlığı, ulaşım açısından halen faal olan hava ve deniz limanlarını sanayi bölgelerine ve Avrupa'ya bağlayan demiryolunun bulunması, Avrupa bağlantılı Hızlı Tren projesi, Kanal İstanbul Projesine yakın konumu, otoban ve duble yolları ile yatırımlar için cazip bir bölge olma özelliğini fazlasıyla taşıyor” dedi.
Tekirdağ'ın il sınırlarında faaliyet gösteren 102 büyük sermayeli sanayi kuruluşu ile 81 il arasında Kocaeli, İzmir, İstanbul ve Bursa'nın ardından beşinci sırada yer aldığı bilgisini veren Şahin, ilin yabancı yatırımlarda 744 milyon dolar ile 81 il arasında 11. sırada yer aldığını vurguladı. Tekirdağ'da 6 sektörün öne çıktığını söyleyen Şahin, bu sektörlerin; kağıt, tekstil, kimya, kauçuk, tarım aletleri ve deri sektörü olduğunu sözlerine ekledi.
Tekirdağ'ın hizmet sektörü beklenen gelişmeyi gösteremedi
Tekirdağ yatırım için birçok yönden cazip olmasına rağmen hizmet sektörünün beklenen gelişmeyi gösteremediğini dile getiren Mahmut Şahin, “Tekirdağ'da yıllar içinde elverişli bir sanayi ortamı oluşturulabildi fakat bölgenin sosyal, kültürel ve ekonomik faktörlerinin karşılıklı etkileşimi ile hizmet sektöründe daha büyük bir büyüme olmalıydı.” dedi.
Tekirdağ artık Ar-Ge odaklı gelişmeli
Tekirdağ'ın artık Ar-Ge ve inovasyon odaklı büyümesi gerektiğini ifade eden Şahin, “Tekirdağ için yapılan farklı simülasyonlarda, en yüksek büyüme hızının sanayileşmenin ikinci evresi olarak adlandırılabilecek Ar-Ge yoğun ve kolay taklit edilebilen yüksek teknolojili, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliğin yüksek olduğu sektörlerde olacağı görülüyor. Sanayi 3.0 devrimini ıskalamanın getirdiği olumsuzlukların da Sanayi 4.0‘ın iyi bir şekilde algılanıp uygulanması ve bu paralelde insan kaynağının geliştirilmesi öncelikli projelerden olmalı” şeklinde konuştu.
Yorum Yaz