"Metrekaresi 50 TL idi, şimdi 1000 dolar oldu"
“İstanbul’da 400 bin konut açığı var. Türkiye’de inşaat ekonominin öncüsü oldu!..”
İnşaat sektörünün önde gelen firmaların NATA Holding'in Başkanı Namık Tanık ile İstanbul, Ankara, Adana'daki projelerinden ziyade uluslararası projelerini konuştuk. Namık Tanık inşaat sektörünün durumunu, Mamak'tan, Türkmenistan'a uzanan projelerini anlattı.
Uluslararası alanda bir çok yatırımınız var. Son inşaat projenizde niye Mamak bölgesini seçtiniz?
Mamak Belediyesi yatırım yapmamız için bizi teşvik etti yatırım yapmamız konusunda etkili oldu. Çöplükteki çalışmaların biteceği güvencesini aldık. Eskişehir yolu üzerinde gelişmiş bölgelerde birçok proje hayata geçirildi. Biz daha farklı olmasını istedik. Çok şükür yaptık tuttu. Ankara'ya, Çankaya'ya yakınlığı Ankara'nın davut semtlerine yakınlığı önemli etken oldu. Biz gittiğimizde daire fiyatları 100 bin – 130 bin TL civarındaydı. Arsa fiyatları metrekare bazında 50 lira değerindeydi. Şimdi 1000 dolarlar civarında. Ankara'nın yatırım aksını doğuya doğru kaydırdık.
Mamak için hayata geçirdiğiniz proje nasıl oluştu?
Biz buradan yer almak istediğimizde çöplüğün karşısında ne işi var dediler. Şimdi projeyi görünce inanamıyorlar. Ulaşımı çok rahat. Ankara'nın her noktasına rahat ulaşabiliyorsunuz. Bölgeye bağlantı yollarından dolayı inanıyordum. Ankara'ya yakınlığı sebebiyle inanıyordum. Çöplükteki çalışmaları yakından takip ettim. Bir süre içerisinde bitirileceği talimatını aldık. Allaha şükür bir problem yaşamadan bitirdik projeyi.
Gölbaşı'na özel bir havaalanı yapıldı. 850 metrelik bir pisti var. İş adamları Esenboğa'ya inmek zorunda kalmayabilir. Sizin için muhakkak önemli bir avantajı olmalı.
Elbette ki avantajı var. Böyle bir havaalanı yapılacağını biliyorduk. Elbette büyük bir avantaj olabilir. Ankara merkezli bir havaalanına daha ihtiyaç var. Ulaşım da kolay, lokasyonu sizin de söylediğiniz etkenler itibariyle proje beklentinin üzerinde değer kazandı.
Yeni projeleriniz yolda diye duyduk?
Ankaralı olarak vefa borcunu ödeyeceğimiz daha çok projemiz var. Hem müteahhit hem sanayici olarak çalışıyoruz. Ankara kökenliyiz, iki tane fabrikamız var. Ankara'dan kopmamız zor. Ruhsat aşamasında projelerimiz var. Bölgenin değerini arttıracak işlere imza atacağız. Ankara'nın yanı sıra İstanbul ve Adana'da da projelerimiz var. Mamak Yüreğik'deki projemizle mevki itibariyle aynı ismi paylaşan Adana Yüreğik'de bir projemiz var. Adana'daki bölgede kentsel dönüşüm alanı alan içinde kalıyor. Sanayinin olduğu bir bölge, Seyhan Nehri'ne kadar olan kısım yıkılacak. Yeni bir kentsel dönüşüm yapılacak. Resmi kurumlar gelecek. Bizim de bunun yanıbaşında bizim projemiz içerisinde yer alan ticaret ve yaşam alanımız ortaya çıkacak. Hollanda ve Türkiye'de bunun için iki tane konsept proje hazırlattım. Bizim açımızdan büyük bir proje, toplamda 500 bin metrekare inşaat alanı var. Yaklaşık 2000 konutla, açık AVM planlıyoruz. Akvaryumu ve kayak merkezi de olacak. Adana'da bu konuda iddialıyız. İstanbul'daki projemiz Yüreğik'le karşılaştırılmayacak bir proje olarak ortaya çıkıyor. Ama,lokasyonu itibariyle etkili bir bölge. TEM üzerinde Avrupa Konutları'nın hemen karşısında yer alıyor. Hem konut hem de alış veriş merkezi, rezidanstan oluşan bir proje üzerinde çalışıyoruz. Buradaki projemiz çevre halkında müthiş bir kamuoyu desteği alıyor.
Bunun dışında yurt dışında çalışmalarınız var mı?
Yurtdışında alış veriş merkezleri inşa ediyoruz . 7 yıldır Türkmenistan'dayız, alt yapı ve müteahhitlik çalışmalarımız var. Köprülü kavşaklar, demiryolu, karayollarında çalışmalarımız var. Bu yılın başında 1 milyar dolarlık bir iş aldık. Şehrin 250 kilometre alt yapısının değiştirilmesi ve 18 tane köprülü kavşak üzerinde çalışıyoruz. Onun peşinde 144 milyon dolarlık sinyalizasyon, elektronik ve köprüler içeren proje üzerinde çalışıyoruz. Demiryolu da sonuçta bir alt yapı çalışmasıdır.
Türkmenistan'daki projenizi biraz anlatır mısınız?
Kazakistan'ı Türkmenistan'ı birbirine bağladık. Şimdi Türkmenistan'ı İran'a bağlıyoruz. Kazakistan'ın hububatının Basra Körfezi'ne inmesini sağlıyoruz. Tamamen bütün detaylarıyla Türkmenistan Devlet Başkanı KurbankuluBerdimuhammedov'un projesinin; müteahhitliğini ve mühendisliğini yaparak, Berdimuhammedov'un ideallerini, uluslararası standartta hayata geçirmeye çalışıyoruz. Kasım sonu Aralık başında Türkmenistan'la İran'ı birbirine bağlayan hatta bitmiş oluyor. Son köprüyü yapıyoruz. Son köprü dostluk köprüsü adını alacak. İki ülkenin isminin yazacağı kapıları yapıyoruz şimdi. Proje bitti. Kazakistan, Türkmenistan, İran Cumhurbaşkanları'nın katılımıyla açılışı yapılacak.
Tabi, bu muazzam proje oldukça sıkıntılı ve zor şartlarda gerçekleşiyor olmalı
Tabi zor şartlarda çalışıyoruz. Projemizi çölde inşa etmeye çalışıyoruz. Makine ve ekipman olarak çok zayiat veriyorsunuz. İnsanlar zaman zaman dayanamıyor. Bu şartlarda adeta ‘bayrak' dalgalandırıyoruz.
İstanbul'daki projeniz kentsel dönüşüm mü, kendi projenizi mi hayata geçiriyorsunuz?
Adana'daki projemiz metrekare itibariyle İstanbul'dan büyük olsa da, birim metrekare itibariyle İstanbul'daki projemiz geniş ölçekli bir proje.
Son zamanlarda inşaat sektörüyle ilgili ‘balon' tartışmaları var. Kimileri ciddi bir arz var, Kimileri de bu ‘arz' yeterli değil diyor?.. Namık Tan son tartışmaları nasıl yorumluyor.
Türkiye; nüfusu hızla artan bir ülke. Genç bir nesil var. Bazı bölgelerde fazla proje olabilir. Ama bu belli akslarda var. Özellikle alış veriş merkezleri inşası ve konut konusunda ihtiyaç bölgelerde proje üretiyor ve inşa ediyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sadece İstanbul'da acil 400 bin konuta ihtiyaç olduğu söyleniyor. Son 1 yıldır Türkiye'de alım gücünün azalmasından ziyade faizlerden kaynaklanan bir durağanlık var. Büyüme arttığı zaman, iç yatırımlar arttığı zaman bu durağanlık sona erecektir. Türkiye'de konut ve ticaret merkezine talep halen mevcut. Türkiye'nin konut ihtiyacı tam anlamıyla tamamlanmış değil. Biz inşaat sektöründe yer alan şirket olarak ülkemize yatırım yapmaya ve inşaat yapmaya devam edeceğiz.
İnşaat sektörü dışında çalışmalarınızı sürüyor mu?
Nikel kobalt ve demir madenini satın aldık. Biraz vahşi yöntemlerle İngilizler yönetmişlerdi. Vahşi depolama dediğimiz Nikel depolama yapılıyordu. Ülke bizim olduğu için asitle çökeltme işine karşı çıktık. 1 yıl, 1.5 yıllık sürede ayrışan Nikel madene dönüşünce doğaya zarar veriyor. Kapalı linç yöntemiyle, üretime başlıyoruz.
Yorum Yaz