Ramazan Özel’de Şeyh Yahya Efendi Hazretleri’ni ziyaret ettik
Emlaktasondakika ekibi Fuzul Ev’in sponsorluğunda gerçekleştirilen Ramazan Özel programında Şeyh Yahya Efendi Hazretleri’nin türbesini ziyaret etti.
Kolay Konut Edindirme Merkezi Fuzul Ev'in sponsorluğunda Ramazan Ayı boyunca gerçekleştirdiğimiz türbe ziyaretlerimizde yeni adresimiz Şeyh Yahya Efendi Hazretleri oldu.
Osmanlı âlim ve evliyasından olan Şeyh Yahya Efendi Hazretleri aslen Amasyalıdır. 900 (m. 1494) senesinde Trabzon'da doğdu. İsmi Yahyâ nisbeti Beşiktâşî olup, Şamlı Ömer Efendi'nin oğludur. Aslen Amasyalıdır.
Yahyâ Efendi Hazretleri'nin babası Şamlı Ömer Efendi, uzun müddet Trabzon'da kadılık yaptı. Yahyâ Efendi Hazretleri orada dünyâya geldi. Kanunî Sultan Süleymân Hazretleri de Trabzon'da aynı sene aynı haftada doğdu. Kanunî Süleyman Hazretleri ile süt kardeşi oldular. Kanunî Sultan Süleyman Hazretleri, Yahyâ Efendi Hazretleri'ne “Ağabey” derdi. İlk tahsilini, babasından ve orada bulunan başka âlim zâtlardan yapan Yahyâ Efendi Hazretleri, küçüklüğünden itibâren ilim ve ibâdete rağbet ederek yetişti.
İlimdeki kemâlâtını arttırmak ve daha yükseklere kavuşmak maksadıyla, hilâfet merkezi olan İstanbul'a geldi.
Kanunî Sultan Süleymân, Sultan olunca, ona çok yakın alâka gösterdi. Çok yardım edip, İstanbul'daki meşhûr yerine yerleştirdi.
Askerî ve mülkî erkân, ahâlinin ileri gelenleri, çevredeki ve uzak yerlerdeki insanlar, tüccârlar ve bilhassa gemiciler Yahyâ Efendi Hazretleri'ni ziyâret ederler, hediye ve adak gönderirler, hacetleri için duâ isterlerdi. Yahyâ Efendi Hazretleri, yanına gelen her ziyâretçiye, çeşit çeşit yemekler, şerbetler ve meyveler ikram eder, geleni boş çevirmezdi. İyilik, ikram ve ihsânları pekçok idi. Ba'zan şehrin ileri gelen zâtlarını, ilim sahiplerini da'vet eder, çeşit çeşit ikramlarda bulunurdu. Ba'zan da fakirlere, yoksullara ziyâfet çeker, gönüllerini alırdı. Her sene Resûlullah Efendimiz'in, dünyâya teşrîflerinin sene-i devriyyesi olan mevlid kandilinde, daha çok iyilik ve ikramlarda bulunur, daha geniş ziyâfetler verirdi.
Kanunî Sultan Süleymân Hân Hazretleri, Yahyâ Efendi Hazretleri'nin pek yüksek bir zât olduğunu, Hızır aleyhisselâm ile görüştüğünü bilir, kendisini de Hızır Aleyhisselâm Hazretleri ile görüştürmesini isterdi. Aralarında geçen bir menkıbe şöyle anlatılır:
Kanunî Sultan Süleyman Hazretleri, birgün kayıkla Boğaz'da gezmeye çıkmıştı. Ortaköy hizasına gelince kıyıya yanaşıp, bir adam göndererek Yahyâ Efendi Hazretleri'ni çağırttı. O da yanında bir ahbabı ile gelip kayığa bindiler. Birlikte giderlerken, Yahyâ Efendi Hazretleri'nin ahbabı, devamlı olarak Kânûnî Sultan Süleyman Hazretleri, parmağında bulunan çok kıymetli bir yüzüğe bakıyor ve bu bakış dikkati çekiyordu. Kanunî Sultan Süleyman Hazretleri, bu hâli farkedince, parmağındaki o kıymetli yüzüğü çıkarıp; “Buyurun, daha yakından iyice bakıp inceliyebilirsiniz” dedi. O zât yüzüğü aldı. Evirip çevirdikten sonra, denize atıverdi. Yahyâ Efendi Hazretleri hâriç, kayıkta bulunanlar çok hayret ettiler. Bir müddet gittikten sonra, o zât inmek istediğini bildirince, kayık kıyıya yanaştı. O zât, ineceği sırada denizden bir avuç su alıp Sultân'a uzattı. Avcundaki suda, biraz önce denize attığı yüzük vardı. Yahyâ Efendi Hazretleri hâriç, kayıkta bulunan herkes, yine çok hayret ettiler. Kanunî Sultan Süleyman Hazretleri, elini uzatıp yüzüğü alınca, o zât birdenbire gözden kayboluverdi. Kanunî Sultan Süleyman Hazretleri, Yahyâ Efendi Hazretleri'ne dönüp; “Ağabey, neler oluyor?” dedi. O da; “O gördüğünüz Hızır aleyhisselâm idi” dedi. Bunun üzerine Kanunî; “O hâlde bizi niye tanıştırmadınız?” deyince, Yahyâ Efendi Hazretleri “O kendini tanıttı. Ama siz tanımakta geç kaldınız” buyurdu.
Yahyâ Efendi Hazretleri, 977 (m. 1569) senesinde İstanbul'da vefât etti. Kabri, Beşiktaş ile Ortaköy arasında yaptırdığı ve kendi adıyla anılan câminin yanındadır.
Yorum Yaz