Safranbolu'nun ilk 5 yıldızlı oteli açıldı
Eski TBMM Başkanı ve AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, Safranbolu'nun ilk 5 yıldızlı otelinin açılışına katıldı.
Şahin, Safranbolu'nun ilk 5 yıldızlı otelinin açılışında yaptığı konuşmada, ilçenin her yıl gittikçe artan tempoda yerli ve yabancı turist ağırladığını söyledi.
Son 2 yıl içerisinde ülke genelinde olduğu gibi Safranbolu'ya gelen misafirler açısından da bir düşme olduğunu belirten Şahin, şöyle devam etti:
"2014 yılında Türkiye'ye gelen turist sayısı 41 milyon ancak 2015 yılında Türkiye'ye gelen turist sayısı 36 milyona indi, 2016 yılında yüzde 30 düzeyinde yine düşüş oldu. Bunun nedenleri var. Bunun dış nedenleri, iç nedenleri var. Birkaç yıldır hemen sınırımızda Suriye'de bir iç savaş var. Suriye'den bize göç etmek zorunda kalmış 3 milyonu aşkın Suriyeli var. Suriye'de, Irak'ta, Ortadoğu'da haritaları yeniden çizmek için 100 yıl önce olduğu gibi şimdi kolları sıvayan emperyalist güçler, birtakım terör örgütlerini de kullanarak Türkiye'nin masada olmasını istemiyorlar, bölgede haritalar yeniden çizilirken. O nedenle PKK, DEAŞ ve benzer örgütleri, Türkiye'ye karşı eyleme teşvik ediyorlar ve dolayısıyla yakın zamanda çokça terör eylemlerine muhatap oldu Türkiye."
Terör sebebiyle Türkiye'ye gelmeyi düşünenlerin seyahatlerini ertelediğini aktaran Şahin, şunları ifade etti:
"Bunları da eleştirecek değiliz. Ayrıca Suriye savaşı nedeniyle Rusya'yla bir uçak krizi yaşadık. Türkiye'ye çokça turist gelirdi Rusya'dan. Bu uçak krizi nedeniyle de özellikle 2015-2016'da turist sayısında ciddi bir azalma oldu. Geçtiğimiz yılın 15 Temmuz'unda çok hainane bir darbe girişimine Türkiye muhatap oldu. Eğer o darbe girişiminde bulunanlar ve arkasındaki güçler başarılı olsaydı Türkiye şimdi başka bir Türkiye olurdu. Türkiye herhalde olumsuzluklar bakımından çok farklı bir Türkiye olurdu ama çok şükür milletimizin sağ duyusu, Türkiye'yi yönetenlerin basireti bu darbe girişimini püskürttü."
Türkiye'nin 15 Temmuz'da olağanüstü bir dönemden geçtiğini vurgulayan Şahin, şöyle konuştu:
"Olağanüstü dönemi, olağan hale getirmek için olağan yöntemlerle hareket ederseniz başarılı olamazsınız. O nedenle olağanüstü hal kararı alındı. Şuanda Türkiye, olağanüstü hal uygulanan bir ülkedir. Niçin? Böylesine hainane bir terör örgütüyle ve terör örgütleriyle mücadele için birtakım tedbirler almak zorundasınız. Bütün bunlar bir araya gelince Türkiye'ye gelmesi gereken turist sayısında azalmalar oldu ama şimdi devletimiz ve hükümetimiz 2017 yılını bir tamir, düzeltme yılı olarak görüyor ve Türkiye'ye karşı hainane teşebbüslerde bulunanlar yargıda hesaplarını verecekler. Bu süreç başladı, davalar bir bir açılıyor. Temennimiz odur ki bir an önce bu davalar neticelensin. Bu eylemlerde bulunanlar yasal sınırlar, hukuk sınırları içerisinde hakettikleri cezayı alsınlar. Tabii ki FETÖ terör örgütü gibi terör örgütleriyle mücadele etmek kolay bir şey değil. Kimin nerede ne yaptığı belli değil. Bu kadar sinsi, kendisini gizleyen bir örgüt. Hiç bilemezsiniz en yakınınızdaki kişi bile bunlardan çıkabilir. O nedenle ben sık sık şu misali veriyorum. Bir tepsi önünüzde beyaz bir pirinç var, pirincin içerisindeki beyaz taş gibidir bunlar. Hangisi pirinç tanesi, hangisi beyaz taştır ayırt edemezsiniz. O nedenle devletimiz, tabii ki yargı, bu örgütle mücadele ederken kılı kırk yarmak zorundadır. Bazen beyaz taştır diye aldığınız bir tane pirinç tanesi de çıkabilir. Nitekim oluyor, onları da tabii ki düzeltmek de devletimizin, yargı organlarının görevidir."
"Özel sektör Türkiye'ye güven duymalıdır"
İktidara geldiklerinde ilk yaptıkları işin Türkiye'nin belirli bölgesinde uzun yıllardır uygulanan olağanüstü hal rejimini kaldırmak olduğunu anlatan Şahin, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Olağanüstü hal rejimi bizim hükümet olarak hedefimizdir ki kısa sürede, makul bir süre içerisinde inşallah sona erecektir. Böylesine bir anlayışa sahip olan siyasi iktidar Türkiye'yi olağanüstü hal yönetimleriyle uzun süre yönetmez, yönetemez ama karşımızda ciddi bir tehdit var, tehlike var. Dolayısıyla bununla da hesaplaşmak içinde böyle bir rejime ihtiyacımız var. 2017 yılı bu nedenle istihdam seferberliği yılı ilan edildi adeta. Devletimiz bir taraftan, kamu kuruluşları bir taraftan daha önceki yıllardan daha fazla istihdam sağlamak için kolları sıvadı ama bunlar yeterli değil. Mutlaka Türkiye'de eğer işsizliği makul seviyelere indirmek istiyorsak Türkiye'yi normalleştirmek, temel hak ve özgürlük alanında bundan 15 yıl önce başlatmış olduğumuz trendi kaldığı yerden devam ettirmek ve demokrasi standartlarını daha da yükseltmek durumundayız. Hedeflerimizden biri budur, bunun için özel sektör Türkiye'ye güven duymalıdır. Birtakım tereddütler oldu, tereddütler de şimdi gidiyor."
18 Mart Çanakkale Köprüsü'nün ihalesine yabancı firmaların da katıldığını hatırlatan Şahin, şunları kaydetti:
"12 milyar dolara bir konsorsiyum bu ihaleyi aldı. Hesap edin, 12 milyar dolar. Türk parasına çevirin ne yapar? Bunlar ceplerinden harcayacaklar ve köprüyü yapacaklar, 16 yıl kullanacaklar daha sonra devlete verecekler. Türkiye'ye güvenmeseler bu yabancı sermaye gelir de Türkiye'ye bu parayı yatırır mı? Türkiye güven vermeye devam ediyor. İnşallah bu yılın ortalarından itibaren sonuna doğru Türkiye geçmişte olduğu gibi daha fazla güven vermeye devam edecektir."
Konuşmaların ardından Şahin, Bursa Valisi İzzettin Küçük, Karabük Valisi Mehmet Aktaş, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, Safranbolu Kaymakamı Murat Bulacak, Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy ve iş adamı Şefik Dizdar, otelin açılış kurdelesini kesti.
Yorum Yaz