maritbet girişmaritbet
Sultan Abdülhamid Han'ın torunlarının İstanbul'u istediği iddia edildi

Sultan Abdülhamid Han'ın torunlarının İstanbul'u istediği iddia edildi

Sultan Abdülhamid Han'ın torunları "Sultan Abdülhamid'in torunları İstanbul'u istiyor" iddiasına ilişkin açıklama yaptı

Sultan Abdülhamid Han'ın torunlarından Orhan Osmanoğlu, son dönemde bazı basın yayın organlarında yer alan "Sultan Abdülhamid'in torunları İstanbul'u istiyor"iddiasına ilişkin, "Anılan davada hiçbir şekilde haberlere konu edilen taşınmazların tarafımıza iadesi talep edilmemiştir. Haberlere konu olan dava, veraset davası olup Sultan II. Abdülhamid ile bizler arasında mirasçılık bağının karar altına alınmasını hedeflemektedir" dedi. Osmanoğlu, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada; 9 Şubat'tan itibaren yayınlanan haberlerde, Sultan Abdülhamid Han'ın torunlarının dedelerinden miras kaldığını öne sürdükleri Kabataş Meydanı, Galatasaray Adası gibi onlarca değerli mülk ve arazi için hukuk mücadelesi başlattıklarının iddia edildiğini hatırlattı. "Öncelikle belirtmek isteriz ki; haberlere konu olan, İstanbul 12. Sulh Mahkemesi'nin 2010/204 E. sayılı dosyasında açılan davanın veraset davası olup, Sultan II. Abdülhamid ile bizler arasındaki mirasçılık bağının karar altına alınmasını hedeflemektedir" ifadesini kullanan Osmanoğlu, davayı 2010 yılında avukatları Ayşegül Topuz ve Burak Varoğlu'nun açtığını, halen bu avukatlarca temsil edildiklerini, haberlerde isimleri geçen avukatlarla hiçbir hukuki bağlarının olmadığını vurguladı. Osmanoğlu konuyla ilgili açıklamalarda rahatsızlığını dile getirdi. 

Osmanoğlu, açıklamasında şunları kaydetti: "Anılan davada hiçbir şekilde haberlere konu edilen taşınmazların tarafımıza iadesi talep edilmemiştir. Haberlere konu edilen kişi ve avukatları, tarafımızdan 2010 tarihinde ikame edilmiş bulunan veraset davasına, kendisinin de Sultan II. Abdülhamid'in mirasçısı olduğu iddiasıyla müdahil olmuşlardır. Söz konusu kişinin mirasçı olup olmadığına mahkeme karar verecektir. Ancak 'mirasçı' olmak ile 'hanedan üyesi' olmak farklı şeylerdir. Yapılan haberlerde söz konusu kişiden 'hanedan üyesi', 'padişah torunu' şeklinde bahsedilmesi bizlerle anılan kişi arasında bir karışıklığın ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Bu şekilde ortaya çıkan karışıklık ve olayın konu ediliş şekli, bizler hakkında gazetelerde ve internet sitelerinde rahatsız edici yorumların yapılmasına sebebiyet vermiş olup, bu durum tarafımızdan üzüntüyle karşılanmıştır."
 
AA

 

Yorum Yaz