Türk müteahhitler, dünyayı inşa ediyor!
Bugün dünyanın en büyük müteahhitlik şirketlerine sahip olan Türkiye, markalı konutlar ve altyapı projeleriyle imzasını dünyaya atıyor.
Gayrimenkul sektörünün ilk adımlarının atıldığı 1920'li yıllarda Ankara'da başlayan çalışmalar zorluklar, lojistik engeller ve malzeme yetersizlikleriyle hayata geçirildi. Uzun yıllar devam eden sıkıntıların ardından Türkiye, şimdi inşaat alanında dünyanın lideri oldu. Onlarca mega ölçekli projeye imza atan Türk inşaat sektörü, dünyanın farklı coğrafyalarında geliştirdiği projelerle de adından söz ettiriyor. Bugün artık Türk müteahhitleri dünyayı yeniden inşa ediyor! 1950'lere kadar malzeme yetersizliğinden çiviyi bile yurtdışından ithal eden sektör, bugünlerde dünyaya kafa tutar hale geldi. Ekonominin lokomotif sektörü olan inşaat sektörü, bugün dünya çapında büyük projelerin aranılan müteahhitlerini, mimarlarını yetiştiriyor.
PLANSIZ BAŞLADI
1950'li yıllara kadar, inşaat sektöründe en büyük ağırlık altyapı ve bayındırlık inşaatlarındaydı. Bu süre içinde söz konusu inşaat alanlarında dönem dönem büyük gerçekleşmeler görüldü. Yine bu dönemde Devlet Su İşleri (DSİ), T.C. Karayolları gibi teknik gücü bünyesinde toplayan büyük çapta, devlet desteğiyle yatırımlar yapan teşkilatlar kuruldu ve bunların yaptığı yatırımlar inşaat sektörüne ivme kazandırdı. Bu hız 1960'lı yıllara kadar etkinliğini sürdürdü. Ülkemizde sanayileşmeyle birlikte ortaya çıkan sosyo-ekonomik değişimler, kentleşme olgusu ve kentlere göçün hızlandırılması, inşaat sektöründe konut yapımcılığına önemli bir boyut kazandırdı.
KAYAK MERKEZİ MÜJDESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu kadim şehirlerin sadece ülkemizde değil, tüm Türk dünyasında, İslam dünyasında önemli bir yeri var. Turizm alanındaki ortak projelerimizle inşallah bunu başaracağız. Orada kayak turizmine yönelik olarak da dev bir projeyi inşallah bir Türk müteahhidiyle hayata geçireceğiz" açıklamasında bulunmuştu.
MASADA ÖZBEK MADENLERİ DE VAR
Erdoğan'ın Özbekistan temaslarında kültür ve turizm yatırımlarının yanı sıra, tarım ve gıda sanayisi, inşaat malzemeleri, gıda işleme ve tarım makineleri, otomotiv ana ve yan sanayisi, tekstil, ilaç sanayisi, kimya, madencilik gibi alanlardaki yatırım alt yapıları da değerlendirilecek. Özellikle ülkedeki zengin altın madenlerine yatırım yapılması, üretime açılması konusunda da görüşmelerin yapılması bekleniyor. Erdoğan, Özbekistan temaslarının ardından yarın akşam saatlerinde Güney Kore'ye geçecek.
ERDOĞAN'A SICAK KARŞILAMA
Özbekler Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı büyük coşku ile karşıladı. Erdoğan'ın yolunun üzerindeki direklere Özbek ve Türk bayrakları asılırken, caddelerdeki büyük panolara asılan çok sayıdaki "Özbekistan'a hoş geldiniz değerli Türk kardeşler", "Ülkemize hoş geldiniz sevgili Türk dostlar", "Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ekselansları Özbekistan Cumhuriyeti'ne hoş geldiniz", "Ülkemize hoş geldiniz aziz Türk dostlar" yazıları dikkat çekti.
FİNANSMAN DESTEĞİ GELDİ
Kooperatiflerin konut üretimindeki ağırlığı, 1984'de çıkarılan 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu ile iyice hissedildi. 1980'li yıllarda konut inşaatlarının üçte birini yürüten kooperatifler, 1990'lı yıllarda da yüzde 20'nin üzerinde ağırlığa sahip oldu. Toplu Konut Fonu ile birlikte 1984'te Toplu Konut İdaresi (TOKİ) kuruldu. İlk dönem olarak tanımlanabilecek 1984- 2003 yılları arasında TOKİ'nin asli fonksiyonu konut üretmek değil, konutlara finansman desteği sağlayarak tamamlanmasına olanak vermekti. Bu dönemde çoğunluğu kooperatif konutu olmak üzere, 940 bin konuta kredi desteği sağlandı.
BÜYÜMENİN EKSENİ OLDU
Ekonomi Bakanlığı verilerinden derlenen bilgilere göre, ilk müteahhitlik projesini 1972'de Libya'da üstlenen sektör, 2017 sonuna kadar geçen sürede 117 ülkede, toplam değeri 344.7 milyar dolar olan 9 bin 18 projeye imza attı. Ortalama proje bedeli açısından da son 10 yılda önemli gelişme kaydedildi. Bu kapsamda, 2008 yılında ortalama proje bedeli 37.1 milyon dolar iken bu tutar yaklaşık 2 katına çıkarak 79.3 milyon dolara ulaştı. Türkiye'de ekonomik büyümenin ana eksenini oluşturan inşaat sektörü, Cumhuriyet'in yüzüncü yılında hedeflenen 500 milyar dolarlık hizmet ve ihraç gelirinin beşte birini tek başına gerçekleştirmeyi hedefliyor. Buna göre, sektörün her yıl yüzde 10-12 arasında büyüme göstermesi beklenirken, Türkiye'nin ekonomik büyümesine de 1 ile 2 puan arasında katkı sağlayacak. Özel sektörün öncülüğünde büyüyecek sektörde, finansman önem kazanacak. Nüfus ve gelir artışına göre, konut talebi de artacak ve 2023 yılma kadar 7.5 milyon konut ihtiyacı doğacak.
MEGA PROJELER YÖN VERECEK
Ekonomi ve siyasette yakalanan istikrar, gayrimenkul sektörünün özellikle 2010 yılından sonra büyümenin de lokomotifliğini üstlenmesini sağladı. Avrupa, Ortadoğu ve Orta Asya'nın kesişim noktasındaki stratejik konumu ve yaklaşık 80 milyonu aşan nüfusuyla Türkiye, güçlü inşaat sektörünü giderek artan ticari ve sınai üretimiyle bir araya getirerek gayrimenkul geliştiricileri ve yatırımcıları için büyük fırsatlar sunuyor. Marmaray, Kanal İstanbul, 3'üncü Köprü ve İstanbul'daki Yeni Havalimanı gibi projelerle özellikle İstanbul'a yönelik kentsel dönüşüm çalışmaları ve mega projeler yakın gelecekteki faaliyetlere yön verecek. Gelecek 20 yıl içinde ülke genelinde yaklaşık 6.7 milyon konutun yıkılıp yeniden inşa edileceği tahmin ediliyor. Bu, yılda ortalama 334 bin konut anlamına geliyor. Türkiye, yıllık yüzde 18.4 artış gösteren fiyatıyla Yeni Zelanda, İsveç ve Avustralya'yı geçerek dünyanın en iyi performans sergileyen konut pazarı konumuna yükseldi. 2018 yılıyla birlikte de hem kamunun mega projelerinin devam etmesi, hem de mevcut projelerin tamamlanarak sektörde önemli bir ivme daha oluşturması bekleniyor.
Yorum Yaz