MMO uyardı: Binaları mantolamadan ısı pay ölçer takılması verimlilik sağlamaz!

TMMOB MMO Ankara Şube Yönetim Kurulu Sekreteri Varlık Özerciyes'in, yönetmeliğin uygulanması ve karşılaşılan sıkıntıların çözümüne yönelik yazılı bir açıklama yaptı. Özerciyes açıklamasında 2 Mayıs 2012 tarihinden itibaren, "Merkezi Isıtma ve Sıhhi Sıcak Su Sistemlerinde Isınma ve Sıhhi Sıcak Su Giderlerinin Paylaştırılmasına İlişkin Yönetmelik"in yayımı öncesinde ruhsat alan, mevcut merkezi ısıtma sistemine sahip binalarda; "ısınma maliyetlerinin ısı kullanım miktarına bağlı olarak paylaşımını sağlayan sistemlerin kurulması"nın artık zorunlu olduğunu bildirdi. Sistemin uygulanmasını sağlamayan bina yöneticileri ve kişiler hakkında Kabahatler Kanunu'na muhalefet suçundan cezai işlem uygulanabileceğinin altını çizen Özerciyes, "Yasaya göre çoklu kolon ile merkezi ısıtma sistemine sahip eski binalarda dönüşüm için verilen 5 yıllık sürenin 2 Mayıs'tan itibaren dolduğunu, ısı pay ölçer kullanılması zorunluluğunun başladığını dile getirdi. Bu binalarda radyatörlerin daire içerisinde birden fazla olan kolon borularından beslenmesi halinde, tümüne tek tek ısı pay ölçer takılması gerektiğini belirten Özerciyes, "Mevcut ısıtma sisteminin, daire içi dağıtım kolektörlü olması halinde ise gidiş-dönüş su sıcaklığı ile okunan debi üzerinden daire bazında ölçüm yapan kalorimetrenin (ısı sayacı), ana hatla kolektör arasına, yani daire girişine takılması zorunlu olacak" ifadelerini kullandı.

 

Isı pay ölçerlerin yanı sıra yönetmelik gereği bütün radyatörlere termostatik vana takılması zorunluluğu bulunduğunu belirten Özerciyes şunları kaydetti:

 

"Ayrıca termostatik vanaların oluşturacağı hidrolik dengesizlikten dolayı basınca ve debiye göre kendini ayarlayabilen sirkülasyon pompalarının tesis edilmesi gerekiyor ve böylece her bir konutun bireysel ısı harcaması hesaplanabiliyor. Yasanın çıktığı 2 Mayıs 2007 tarihinden sonra yapılan merkezi ısıtmaya sahip yeni binalarda ise ruhsat alabilmek için, 'ısınma maliyetlerinin ısı kullanım miktarına bağlı olarak paylaşımını sağlayan sistemlerin' kurulması şartı beş yıldır aranıyor."

 

 

Toplam ısıtma giderlerinin hesaplanmasında bina bazında merkezi ısıtma yapılıyorsa, yüzde 70'i bağımsız bölümlerin ölçülen ısı tüketimlerine göre paylaştırılacağını vurgulayan Özerciyes, toplam ısıtma giderlerinin yüzde 30'unun ise, ortak kullanım mahalleri, sistem kayıpları, asgari ısınma ve işletme giderlerinden kaynaklı ısı giderleri olarak, bağımsız bölümlerin kullanım alanlarına göre paylaştırılacağını bildirdi. Eğer birden fazla bina da tek merkezden ısıtma (bölgesel ısıtma) yapılıyorsa yüzde 80'inin bağımsız bölümlerin ölçülen ısı tüketimlerine göre paylaştırılacağını dile getiren Özerciyes, "Bu durumda toplam ısıtma giderlerinin yüzde 20'si ise ortak kullanım mahalleri, sistem kayıpları, asgari ısınma ve işletme giderlerinden kaynaklı ısı giderleri, olarak bağımsız bölümlerin kullanım alanlarına göre paylaştırılacak" dedi.

 

Isı pay ölçerlerin yakıt tüketiminin paylaştırılmasını sağlarken, kalorimetrelerin tüketimi aritmetik olarak ölçme özelliği bulunduğunu dile getiren Özerciyes, "Dolayısıyla ısı pay ölçer kullanıldığında kullanım mahallerine ilişkin bilgilerin doğru girilmesi sağlıklı paylaşım için çok önem taşıyor. Daha doğru paylaşım için, yeni binalarda çok sayıda ısı pay ölçer kullanımı yerine, tek kolonlu ve kalorimetreli uygulamalar yapılması en doğru uygulama olarak dikkat çekiyor. Yasa gereği dairesini kullanmayanların, radyatör vanalarını tamamen kapatmaları ya da ödeme yapmamaları mümkün değil. Kullanılmayan dairelerde, mahal sıcaklığının 15 derecenin altına düşürülmemesi zorunlu tutuluyor. Kullanılmayan daire sahiplerinin, ortak alanların ısı gideri ile sabit 15 derece ortam sıcaklığını karşılayacak fatura tutarını ödemesi zorunlu hale geliyor."

 

Özerciyes, Türkiye ve dünya enerji kaynaklarının daha ekonomik kullanımı, bunların çevreye olan olumsuz etkilerinin asgari seviyeye indirilmesinin, insanlığın geleceği açısından hayati öneme sahip olduğunu bildirdi. Enerji konusunda dışa bağımlı bir ülke olan Türkiye'de, ithal edilen petrol ve doğalgazdan elde ettiği enerjinin yüzde 20'sinin ulaşımda, yüzde 42'sinin sanayide, yüzde 38'ini bina ısıtmasında kullanıldığına işaret etti. Özerciyes, merkezi sistemli binalarda kalorimetre veya ısı pay ölçer uygulamasına tam olarak geçildiğinde bu rakam üzerinden yılda yaklaşık yüzde 40 tasarruf hedeflendiğini kaydetti.

 

Özerciyes, binalarda yüksek verimli kazan ve mantolama gibi ısı yalıtımı süreçleri tamamlanmadan, ısı pay ölçer veya kalorimetre kullanımının enerji verimliliği açısından beklenen tasarrufu sağlamasının tartışmalı bir konu olduğunu bildirdi. Isı pay ölçer ve kalorimetre cihazları üreten ve satan firmaların, yasaya göre Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş firmalar olması gerektiğine dikkat çeken Özerciyes, ancak piyasada bu yetkiyle üretim ve satış yapan firmaların sayısal azlığından dolayı maliyetlerin yüksek oluşunun yasayla bunları kullanmak zorunda bırakılan vatandaşın aleyhine bir durum yarattığına dikkat çekti.

 

Özerciyes, sistem kurulumu ve işletme giderleri maliyetlerinin azımsanamayacak düzeyde olduğunu, bu nedenle toplam enerji ödemelerinin azalmayacağını düşünen vatandaşın, bu tür yatırımları desteksiz yapmasının beklenmemesi gerektiğini vurguladı. Isı yalıtımı ve enerji verimliliği uygulamalarında bütünlüklü politikalar izlenmesinin önemine dikkat çeken Özerciyes, cihazların alınması ve takılması esnasında oluşacak maliyetlerin karşılanmasında vatandaşa finansman desteği, taksitlendirme gibi seçenekler sunulması gerektiğini vurguladı. Özerciyes, uygulamaya geçişteki sıkıntıları cezai işlemlerle değil, vatandaşı destekleyerek çözmenin, sosyal devletin temel görevi olduğunu dile getirdi.