Ertuğrul Günay: Atatürk’ün evini görünce dehşete düştüm!
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Selanik’teki Atatürk Evi’nin durumuna isyan etti
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Selanik'teki Atatürk Evi'nin durumuna isyan etti. “Atatürk'ün evini görünce dehşete düştüm” diyen Bakan Günay, içerideki bazı kıyafetler dışında hiçbir eşyanın Atatürk'le ilgisi olmadığını söyledi.
* Hiçbir eşyanın Atatürk'le ilgisi yok.
* Piyasadan alınmış, Atatürk'e aitmiş gibi sergileniyor.
* Serdar Bilgili sponsor oldu, yeni proje yapılıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı'nın, Yunanistan hükümeti ile uzun süren temaslarının ardından, Selanik'teki Atatürk Evi'nin işadamı Serdar Bilgili sponsorluğundaki restorasyon çalışmaları geçen ay başladı. Bakan Günay, restorasyon öncesinde Atatürk Evi ile ilgili olarak Hürriyet'e çarpıcı değerlendirmeler yaptı. “Selanik'e 2-3 yıl önce gittim. Atatürk'ün evini görünce dehşete düştüm” diyen Günay şöyle devam etti:
Kullandığı tek eşya yok
“Koltukların kolluk yerleri yırtılmış. Peki niye yırtılmış. Bu piyasadan alınmış bir koltuk. İstediğin ustayı çağır o koltukların yüzünü yenilet. Bu tarihi eşya değil. Kullandığı bir tek eşya yok. Son derece eskimiş, çağ dışı kalmış bir teşhir var. Bir kere o ev Selanik Belediyesi tarafından bize 1930'lu yıllarda verilmiş. İçinde daha önce başkaları oturmuş. O yüzden ev bir kuru yapı olarak verilmiş ve içerideki hiçbir eşyanın Atatürk'le ilgisi yok. Atatürk'e ait birkaç giyim eşyası dışında, bardak, çanak, tabak, karyola, koltuk, hiçbir şey özgün değil. Piyasadan toplanmış; fakat sanki Atatürk'e aitmiş gibi de yırtılmış koltuk yüzleri bile yenilenmeden eskimiş biçimde sergileniyor.
Kronolojik sergileme
Yeni baştan bir proje yaptık. O proje 1880 ve 1940'larda, yani 19'uncu yüzyılın sonu ile 20'inci yüzyılın arasında Balkanlarda ve Türkiye coğrafyasında ne oldu. Bu coğrafya içinde Manastır'dan Selanik'ten çıkan bir çocuk, askeri okul öğrencisi çağı dönemi dünyayı ne ölçüde etkiledi ve değiştirdi. Ancak bunu etrafındaki bütün bilgilerle birlikte; yani Balkanlarda, Yunanistan'da, Türkiye'de ne oldu ve bu evden çıkan çocuk bu dünyayı nasıl değiştirdi daha kronolojik, daha bilgi derinliği olan farklı çağdaş bir konsept ile sergilemeyi düşünüyoruz.
Bilgili sponsor oldu
Multivizyon gösterileri olacak. En az İngilizce, Yunanca ve Türkçe üç dilli olacak. Biz bununla ilgili bir proje hazırladık. Dışişleri Bakanlığı da bu projeyi bizimle paylaştı. İki bakanlık ve Yunanistan, üç merciden geçtiği için çok zaman kaybettik. Ben rica etmiştim bir özel teşebbüsten bir birimle çalışırsak işlerimiz daha modern ve hızlı gider diye. Serdar Bilgili sponsorluğu yüklendi. Orada yaptıklarımızın bir örneğini de Akaret'lerdeki Zübeyde Hanım'ın evinde yapacak. Bütün formaliteler bitti. Bu yaz içinde görmeye gideceğim.”
Hürriyet
Yorum Yaz