Fatih Sultan Mehmet şehirleşmenin ilk adımını kirayı kaldırarak attı!
Fatih Sultan Mehmet, İstanbul' dan kaçan Rumlar’ın yerine Anadolu ve Rumeli'den 5000 ailenin getirtilmesine karar verdi
Fatih Sultan Mehmet, İstanbul' dan kaçan Rumlar'ın yerine Anadolu ve Rumeli'den 5000 ailenin getirtilmesine karar verdi. Hazineye geçirilmiş olan yaklaşık 10.000 ev, İstanbul'a göçenlere verilecekti. İstanbul'a gelenler aldıkları mülklere bakamayacak olurlarsa kısa bir müddet sonra o ev ve köşkler, kasırlar bakımsız kalacak ve harabeye dönecekti.
Oysa asıl amaç İstanbul'un bakımlı güzel bir şehre dönüştürülmesiydi. Bu düşüncelerle İstanbul'a gelenlerden bakabilecekleri kadar mülk almaları istendi. Evler mülk olarak verildi. Bazı yerler de mukataa olarak yazıldı. Mukataa vermek, devlete ait bir yerin kira karşılığında geçici mülk olarak kişilere verilmesidir. Bu uygulama üzerine insanlar, mukataasını veremeyecekleri yerleri bırakıp, kendi durumlarına uygun evler aldılar.
Fatih Sultan Mehmet'in Kula Şahin denen bir veziri vardı. Fatih'in babasının, dedesinin emrinde görev yapmıştı. Bir gün padişaha, "Hey devletli sultanım, Baban, deden bunca memleketler fethettiler. Hiçbirinde mukataa koymadılar. Sultanıma da böyle davranmak yaraşır" dedi. Padişah da bu öneriyi uygun buldu ve mukataayı bağışladı. "Her evi , mülk olarak verin" dedi. Ondan sonra her verilen eve o evin orada oturanların mülkü olduğunu gösteren belgeler verildi. Gelenlerin kimisi mescit ,kimisi zaviye, kimisi mülk yaptı. Böyle olunca şehir canlanmaya başladı.
İlk Müslüman mahalleleri
Yapılan imar çalışmaları sonucunda, cami ve mescitlerin etraflarında ilk Müslüman mahalleleri oluştu. Fatih Sultan Mehmet, Eminönü ve civarını Şeyh Mehmet Geylani'ye mülk olarak verdi o da burada İstanbul'un fethinden sonra ilk camilerden birini yaptırdı.
1894 yılında İstanbul'da meydana gelen deprem nedeniyle Kapalıçarşı yıkılmıştı. Kapalıçarşı'daki esnafın, tüccarın bir bölümü Eminönü bölgesine taşınmış ve buraları da ticaret merkezi haline dönüşmüştür. Arpacılar Camii adı XIX. yüzyılda burada şehre zahire getiren arpacıların dükkanlarının buralarda yoğunlaşmış olmasıyla yakından ilgilidir.
Caminin kitabesinde II. Mahmut devrinde caminin yeniden ihya edildiği anlatılmaktadır. Cami girişinin yan tarafında Kutbü'l arif Şeyh Mehmet Geylani ve kardeşi Kutbü'l- arifin Şeyh Ali Geylani'nin türbeleri bulunmaktadır.
Posta
Yorum Yaz