maritbet girişmaritbet
Muğla turizminde 2B endişesi

Muğla turizminde 2B endişesi

Hükümetin uzun süredir üzerinde çalıştığı 2B arazilerinin satışına ilişkin tasarının yasalaşması halinde, sahil kesimi dikkate alındığında betonlaşmadan en çok etkilenecek iller arasında Muğla ilk sırada geliyor. 2B arazilerinin yapılaşmaya açılmasının turizme darbe vuracağını savunan başta çevreciler olmak üzere pek çok kesim, gelişmelere tepkili


Hükümetin uzun süredir üzerinde çalıştığı 2B arazilerinin satışına ilişkin tasarının yasalaşması halinde, sahil kesimi dikkate alındığında betonlaşmadan en çok etkilenecek iller arasında Muğla ilk sırada geliyor. 2B arazilerinin yapılaşmaya açılmasının turizme darbe vuracağını savunan başta çevreciler olmak üzere pek çok kesim, gelişmelere tepkili.

Hükümetin 25 milyar dolarlık gelir sağlamak amacıyla ülke genelindeki 473 bin 419 hektarlık 2B olarak bilinen orman vasfını yitirmiş alanların satışına ilişkin yasa tasarısında sona gelindi. Maliye, Çevre ve Orman ile Bayındırlık ve İskan Bakanlıkları'nın hazırlayacağı taslağın, Bakanlar Kurulu'nda görüşüldükten sonra yılbaşına kadar Meclis'e gönderilmesi öngörüldü.

Muğla Orman Bölge Müdürlüğü'nün önceki verilerine dayanılarak çıkartılan rakamlara göre tescili yapılmamış potansiyel 25 bin hektar üzerinde 2B alanı olan Muğla'da, tasarı sıkıntıya neden oldu. Muğla'nın 13 bin 338 kilometrekare olan yüzölçümünün yüzde 1.8'ine denk gelen 2B arazilerinin satışıyla ortaya çıkacak yapılaşmanın Muğla'ın dünyaca tanına gözde turizm merkezleri Fethiye, Köyceğiz, Ortaca illeri ile Dalyan ve Göcek Beldeleri'ndeki tüm tarihi ve doğal güzellikler özelliğini kaybetmesine neden olacağını ileri sürüldü. 2B arazilerinin satılması halinde sahil kentleri arasında Türkiye genelinde en çok zararı Muğla'nın görecek olması başta çevreciler olmak üzere pek çok kesimin tepkisine neden oldu. Muğla, 2B arazilerinin yüzölçümü dikkate alındığında Antalya, Mersin, Balıkesir, Ankara, Sakarya'nın ardından ise altıncı sırada yeraldı.

2B'LERİN SATIŞI SEÇİME YÖNELİK İDDİASI
Türkiye Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, 2B arazilerinin satılmak istenmesinin seçime yönelik bir yatırım olduğunu ileri sürdü. Rant eksenindeki bu tür politikaların kent ve doğa değerlerinin yok olması ve yağmalanması anlamına geldiğini savunan Muhcu şunları söyledi:

“2B arazilerinin satışıyla ilgili daha önce kabul görmeyen istem, genel seçimlere yedi ay kala yeniden gündeme getiriliyor. Böyle bir düzenleme ile 2B alanlarının devirlerinin yapılması halinde bu bölgelerin betonlaşacağı ve tamamen yok olacağı bir gerçektir. Bu alanların yeniden ormana katılması, ıslah edilmesi gerekirken bu bölgelerin bir rant ve seçim malzemesi olarak görmek hepimizi kaygılandırıyor. Bu alanlar işgalcilere devredilir gibi gözükse dahi, yakın bir gelecekte işgal edilen orman alanlarının kimi kurumlar aracılığıyla yüksek yoğunluklu yapımlaşmaya hazırlanması yöneticilerin söylemlerinden çıkan bir durumdur. Yapanın yanına kar kalıyor mantığıyla yeni orman alanları işgali ortaya çıkacaktır. Geçmişteki bu yerler için olan aflar, işgali azaltmayıp kat kat artırmıştır. Rant eksenindeki politikalar kent ve doğa değerlerinin yok olması ve yağmalanması anlamına gelecektir. Bu nedenle söz konusu düzenlemenin Türkiye gündeminden geri çekilmesi gerekir.”
 
“KANAYAN BİR YARA”
Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Muhammet Saçma ise, iktidardaki hükümetlerin, akıllarına geldiğinde yeni tarihlerle 2B'ye ilişkin düşünceler ortaya attıklarına dikkati çekti. Saçma, “Önce 2B'nin ilk çıkışındaki durum incelenmeli. Siyasi ve toplumun diğer kesimleri ortak noktada asgari müşterekte birleşmeleri gerekir. Fiili olarak orman olan yerlerin tespiti, 2B'ler, hazineye tescil edilme çalışması devam ederken bazı manevralar yapılıyor. Bunun önü mutlaka sıkıntı yaratacak uygulamalara açık. İlerleyen günlerde gerek muhalefet parti ve gerekse iktidar partisine çalışmaların son durumlarını da ele alarak görüşlerimizi bildireceğiz. Hukuksal bir açıklık henüz yok. Varsayımlarla ortaya çıkmak istemiyoruz. Hak sahibi üzerine tespit yapıldığı söyleniyor. Ama bunun yanlış ellere geçmeyeceğine dair kaynak da yok. Kesin bilgiler elimizde değil” diye konuştu.

“SATIŞ EVRENSEL HUKUKA AYKIRI OLUR”
5831 Sayılı Tapu Kanunu'ndaki düzenleme ile işgalcilerin aklanıp fiili kullanıcı hale getirildiğini belirten TEMA Vakfı Hukuk Danışmanı Ömer Aykul şunları söyledi:

“Bu yasa bekleniyordu. Bu sayede, fiili kullanıcı adını verdikleri, işgalcilere bu arazileri şöyle ya da böyle satacaklar. Hazine mülkiyetinde ve devletin elinde hüküm ve tasarrufu altında olmak üzere iki tür mal var. Orman, kıyı, mera, yüzey ve yeraltı suları, sulak alanlar gibi yerler de devlet tasarrufundadır. Buraların genelde tapusu olmaz. Bunların üzerindeki hak mülkiyet hukukundan değil egemenlik hukukundan kaynaklanır. Bu nedenle bizim anayasamızın 168'nci maddesinin birinci cümlesi bu tip mallar için kamu yararına irtifak hakkı verilebileceğinden bahseder. Yani faydalanma ve işletme. Mülkiyet edilemez. Bu güne kadar 2B alanların kökeni orman olduğundan Anayasa Mahkemesi egemenlik hukukuna dayandığından satışı düzenleyen bütün hususları iptal etti. Bu satışın gerçekleşmemesi için yine Anayasa Mahkemesi'nin iptali gerekir. Meclisteki çoğunlukla anayasa değiştirilerek satışlar yapılsa bile bu evrensel hukuka aykırı olur. Bu alanlar hiçbir zaman gerçek işgalcilerin elinde olmadı. İstanbul, Antalya ve Muğla gibi büyük kentlerdeki yerler üç, dört kez el değiştirdi. Buraların sahibi para vererek satın aldığı yeri ikinci kez para vererek neden satın alsın? Bu nedenle yeni uygulama adrese teslim işi olacak. Bu yasa girişimi tümüyle hukuka aykırıdır ve Anayasa Mahkemesi'nden döner. Ama dönene kadar da buraları birilerine satılır. Anayasa Mahkemesi kararları geriye dönük işlemeyeceğinden satışlar iptal olmaz ki bu da atı alan Üsküdar'ı geçti anlamını taşır.”

Turizm ve Çevre Gönüllüleri Grup Başkanı Filiz Ersan da, 2B arazilerinin satışana karşı çıkmak için imza toplayıp, yürüyüşler düzenleyeceklerini söyledi.

2B arazileri tescilsiz
Muğla Orman Bölge Müdürlüğü, 2004 yılında il genelinde tescili yapılmayan 2B arazilerinin 19 bin 512 hektar olarak açıklamıştı. İlçelere göre dağılım merkezde 281 hektar, Bodrum'da 43 hektar, Dalaman'da bin 688 hektar, Datça'da 29 hektar, Fethiye'de 9 bin 252 hektar, Kavaklıdere'de 71 hektar, Köyceğiz'de 3 bin 291 hektar, Marmaris'te 195 hektar, Milas'ta 2 bin 330 hektar, Ortaca'da bin 988 hektar, Ula'da 135 hektar ve Yatağan'da 135 hektar olmuştu.
 
Taslakta neler var
2B arazilerinin rayiç bedellerin belirlenmesinde, Hazine taşınmazlarının satışındaki kurallar geçerli olacak. İl ve ilçelerdeki takdir komisyonları değer tespiti yapacak. Taksitler halinde ödeme yapılabilecek. Belediye mücavir alan dışında kalan ve 100 dönüme kadar olan tarım arazileri de hak sahiplerine doğrudan satılabilecek. Bazı bölgelerde kentsel dönüşüm için TOKİ'yle işbirliği planlanıyor. 2B arazileri içinde kalmasına karşın, devlet tarafından daha önce verilen tapular geçerli sayılacak. Hak sahipliği için kişilerin bu taşınmazları, 5 yıl kullanmış olma şartı aranacak.

 
  • Etiketler:

Yorum Yaz