Beyoğlu’nda kentsel dönüşüm yapılan bölgeler
Beyoğlu Belediyesi ileçenin 4 ana bölgesinde derin çaplı kentsel dönüşüm projeleri hazırladı. Bu projeler; Kasımpaşa, Sütlüce – Örnektepe, Tarlabaşı ve Okmeydanı bölgelerini kapsıyor
Kasımpaşa, Sütlüce – Örnektepe, Tarlabaşı ve Okmeydanı bölgelerini kapsıyor kentsel dönüşüm projeleri ile ilgili belediyenin yaptığı açıklalar yapılan çalışmaların bölgeye sağladığı avantajları gösteriyor. Yapmış olduğumuz bu çalışmalarda dikkat ettiğimiz en önemli unsur vatandaşı mağdur etmemek. Bu konuda çok büyük bir hassasiyet gösteriyoruz. Kentsel dönüşüm yapacağımız noktalarda ikamet eden mülk sahiplerini tek tek davet ederek yüzlerce toplantı düzenledik. Bu toplantılarda yapmak istediğimiz projelerden bahsedip fikirlerini aldık. Bunun üzerine bir de anket hazırladık, Kentsel dönüşüm istiyor musunuz diye. Çoğunluğa göre hareket etmemiz gerekiyordu. Yasalara uygun hareket ederek çoğunluğun istediğini baz alıyoruz. Yapmak istediğimiz kentsel dönüşüm projelerinde, gerekli olan tüm izinler İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden alınmıştır. Artık her şey seçimden sonra kazmayı vurmaya kaldı.
İlçedeki kentsel dönüşüm projeleri
En başta da söylediğim gibi ilçemizin 4 ana bölgesinde kentsel dönüşüm projeleri hazırladık. Kasımpaşa, Tarlabaşı, Sütlüce – Örnektepe ve Okmeydanı'nda.
Kasımpaşa Projesi
Bölgelerden ilk olarak Kasımpaşa'yı ele alalım. Kasımpaşa üzerinde çalıştığımız proje, Piyalepaşa Bulvarı, Fişekhane Deresi Caddesi, Tahtakadı Sokağı ile Bahriye Caddesinin bir kısmını kapsayan proje yaklaşık 55 bin metre karelik bir alana yayılıyor. İlk olarak yaşam kalitesini üst seviyeye çekmeye çalışıyoruz. Kasımpaşa'da konaklama, alış – veriş, eğlence birimleri ve 2500 araçlık bir otopark inşa etmeyi düşünüyoruz. Bölge halkının ihtiyacını karşılayacak talepleri dikkate alıyoruz. Özellikle otopark büyük bir sorun, sokaklar hep araçlarla dolu insanlar bundan çok şikayetçi. O noktaya 2500 araçlık bir otopark yaparak bu sorunu ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Planlanan sağlıklı, modern ve estetik yaşam, geleceğin Kasımpaşa'sı için önemli ipuçları veriyor. Proje gerçekleştiğinde yalnızca yakın çevresinin değil, tüm Kasımpaşa'nın imaj ve çehresini değiştirecek yepyeni bir değer hayat bulacak. Proje, Kasımpaşa'nın yarınına ışık tutacak. Projenin amacı ise; Kentin gelişimine uygun olarak eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etmek, konut alanları, sanayi ve ticaret alanları, teknoloji parkları ve sosyal donatılar oluşturmak, deprem riskine karşı tedbirler almak ayrıca kentin tarihi ve kültürel dokusunu da korumak ve sağlıklı yaşanabilir duruma getirmek.
Sütlüce – Örnektepe Projesi
Sütlüce – Örnektepe projesini ele alacak olursak, öncelikle çok değerli bir lokasyona sahip bir bölge olduğunu belirtmek isterim. Haliç'e kıyısı olan bir bölge, sınırları içinde, Miniatürk, Santral İstanbul, Sütlüce Kongre Merkezi, Rahmi Koç Müzesi ve Ak Parti İl Başkanlık Binası gibi kentsel etkinlik merkezlerinin ortasında kalıyor. 2 etap halinde geliştirilen pilot proje Haliç panoramasını karşıdan gören özel bir konuma sahip. Geliştirilen mimari projede yapıların üst kotlarında düzenlenen teras bahçeler, değişken malzeme kurgusu, ışık ve gölge oyunları kitlelerin mevcut doku ile bütünleşmesini sağlıyor. Özellikle mahalleyi çevreleyen sokaklar üzerinde tasarlanan dükkan birimleri bölgenin ekonomik yaşantısına bir değer katmasını bekliyoruz. Bunun yanında mahalle ve çevre sakinlerinin kullanımına açık bir semt konağı planlıyoruz. Bu semt konağı, camii, kütüphane, kurs odaları, toplantı ve sergi salonu ile gündelik yaşama kalite ve canlılık getirecek, cazibe merkezi sunacak bir buluşma mekanı niteliğinde olacak. Kapalı jimnastik salonu, cep sineması ve kafeterya gibi işlevleri barındıran sosyal yönü yüksek bir merkez haline getirmeyi hedefliyoruz.
Sütlüce bölgesinin en önemli sorunu çarpık yapılaşma ve dayanıksız binalar, yapıların çok eski olmasından dolayı bir an evvel başlamak istediğimiz bir proje. Hazırlamış olduğumuz proje 25 bin metre karelik bir alanı kapsıyor. Buradaki en temel sorunların başında ise kaçak, ruhsatsız ve imara aykırı yapılaşma olduğu görülüyor. Bahse konu olan yapılar, hiçbir şekilde fen ve sanat kurallarına, mühendislik kurallarına, şehircilik ve planlama ilkelerine uyulmaksızın imar planları hiçe sayılarak ortaya çıkmış yapılardır. Bu yapılaşmalar binaların taşıyıcı sistemlerinin yetersiz ve düzensiz olması, karışık taşıyıcı sistemlerin kullanılması, binaların değişik yerlerine sonradan teknik koşullara bakılmaksızın gelişigüzel eklemeler yapılması ve bu yapıların zeminden binalardan ve çevre sularından gelen etkileri karşılayabilecek durumda olmaması gibi tüm olumsuzlukları içinde barındırıyor. Bölge özellikleri dikkate alındığında ilgili yapı stoğunun gerek bölge halkının can güvenliği gerek çevre sağlığı açısından tehdit oluşturduğu görülmektedir. Buna bağlı olarak söz konusu bölgenin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan afet odaklı kentsel dönüşüm alan olarak ilan edilmesini talep ettik. İncelemeler neticesinde Bakanlar Kurulu Kararı ile riskli bölge ilan edilmiştir. Halen devam eden proje çalışmalarımızda bölge halkına bilgilendirme toplantıları yaparak konu ile ilgili tüm detayları vatandaşımıza aktarıyoruz.
Tarlabaşı Projesi
Tarlabaşı projesi ise; geçen sene Londra'da yapılan uluslar arası bir platformda en iyi kentsel dönüşüm projesini alan ve ses getiren bir çalışma oldu. Tarlabaşı'ndaki evlerin çoğu eski ve bakımsızdı orada yaşayan roman vatandaşlarımıza her türlü fedakarlığı yapıp kimseyi mağdur etmemeye çalıştık. Tarlabaşı'ndaki dönüşüm aslında bir yenileme projesiydi. Çünkü tarih kokan apartmanlara yeni görünüm kazandırıp mimari yapıya ve tarihi dokuya zarar vermek istemiyorduk. Bundan dolayı son teknoloji kullanılarak aynı görüntü içerisinde modern bir yapı inşa etmeyi hedefledik. 
Proje Tarlabaşı'nda bulunan 9 yapı adasındaki 20 bin metre karelik alandaki 269 binanın ve bu binalar arasındaki sokakları ve tüm alt yapı çalışmalarını kapsıyor.Tarlabaşı yenileme projesi, Tarlabaşı'nı yenilemekle kalmayacak bölgeyi daha güvenli, daha sağlıklı ve daha merkezi bir hale getirecek. Tarlabaşı'ndaki 50 ile 100 metre karelik evler beşer onar gruplar haline getirilip birleştirilerek blok haline getirilecek. Binaların içinde alışveriş merkezleri, konutlar, butik oteller ve pansiyonlar olacak. Yüzde 52 konut alanı, yüzde 12 ticaret, yüzde 17 turizm ve yüzde 14'de ofis alanı bulunacak. Yenileme Projesi, kentin bu tarihi bölgesine, konusunda uzman mimarların hem korumacı hem modern yaklaşımlarıyla hakettiği değeri getirirken, yapıları tarihsel özelliklerini koruyarak, onların kullanıcılarını da, çağdaş konut yerleşimlerinin gereği olan yeşil ve güneşle buluşturmaktadır. Bütün konutlar için yeraltı otoparkları ve sosyal faaliyetin yoğunlaşacağı yaya alanları alanda sağlanacak.
En başında da anlattığım gibi burada en çok hassasiyet göstermemiz gereken unsur vatandaşlarımızın mağdur olmamasıydı. Bu konuda da özveri ile çalışıp Tarlabaşı'nda yaşayanların, çalışanların ve mülk sahibi olanların görüşlerini tek tek aldık. Zaten tüm çalışmalarımızı kamuoyuna açık ve şeffaf bir şekilde yaptık. Tarlabaşı'nda yüzde 70 çoğunluk projeyi kabul ettikten sonra çalışmalara başladık ve bugün mülk sahibinin çoğu Tarlabaşı'ndan konut ve dükkan edindi. Kabul etmeyen diğer mülk sahiplerine ise Beyoğlu Belediyesi'nin TOKİ ile yaptığı anlaşma çerçevesinde Kayabaşı Konutlarından yüzde 5 peşinatla kurasız mülk edinme hakkı tanındı. Ayrıca kimseyi mağdur etmemek için Tarlabaşı sakinlerine taşınma ve kira yardımı yaparak ihtiyaçları olan her şeyi karşıladık.
Yeni Okmeydanı Projesi
Ve son olarak Yeni Okmeydanı projesinden bahsedelim. Aslında büyük bir sorunu da ortadan kaldırmayı başardık. Okmeydanı'nda bulunan 6 bin binanın hiç birisinin resmi kaydı yok. 50 – 60 yıl önce Anadolu'dan gelip Okmeydanı'na gecekondularını kuran ve bütün gelecek umutlarını buraya bağlayan 80 bin kişinin tapusu yoktu. Beyoğlu Belediyesi olarak bir fiil 10 yıl boyunca bu sorunun üzerine giderek tüm pürüzleri ortadan kaldırdık. Yoğun mesai harcadığımız bu çalışmalarda vakıf arazisi olan Okmeydanı'nda gereken tüm yasal düzenlemeleri yaparak herkesin kendi arazisine sahip olmasını sağladık. Bu çalışmalar neticesinde 6 bin bağımsız bölüm için imar hakkı garantiye aldık ve tapuların dağıtımına başladık. Böylece 50 yıllık tapu meselesini ortadan kaldırarak insanların akıllarındaki soru işaretlerine de son vermiş olduk. Şuan tapu dağıtımını yapıyoruz vatandaşlarımız gerekli evraklarını getirip tapu sahibi olabiliyorlar.
Bu sorunu ortadan kaldırdıktan sonra daha farklı bir sorunla karşılaştık oda 50 yıllık çarpık yapılaşma dolayısıyla Okmeydanı'nda park, hastane, okul ve ibadethane gibi sosyal mekanların çok az olmasıydı. Bununla beraber binaların hasarlı ve depreme dayanıklı olmaması bir kentsel dönüşüm gerekliliğini gözler önüne serdi. Tapu sorununu çözmüş olmanın mutluluğuyla büyük bir projenin başlangıcına karar verdik. Ve her zaman ki gibi buradaki ilkemizde insanları asla mağdur etmemekti.
Okmeydanı halkıyla sayısız toplantılar düzenledik ve toplantılara binlerce insanı davet ettik. Herkese projelerden bahsettik ve hala bahsetmeye devam ediyoruz. Toplantılara davet ettiğimiz mülk sahipleriyle teker teker anket yoluyla sorularımız ilettik ve kentsel dönüşümü isteyip istemediklerini sorduk. Yüzde 95'lik rekor oy oranı bölgenin kentsel dönüşüme ne kadar ihtiyacı olduğunu açık bir şekilde gösteriyor. Yapmış olduğumuz proje ile Okmeydanı'nı İstanbul en gözde semti yapmaya kararlıyız. 
Yeni Okmeydanı'nın ekonomik kaynağını, Turizm ve hizmet sektörü olarak kurguladık. 100 bin kişinin yaşayacağı bu yeni şehirde 30 bin kişilik bir istihdam imkanı oluşturacağız. Daireye daire, dükkana dükkan vereceğiz. Yeni binalarını tamamlayıncaya kadar vatandaşlarımıza kira yardımı yapacağız. Binaları tamamlandıktan sonra vatandaşlarımız yeni evlerine gelip ikamet edecekler.
Vatandaşlarımızla birlikte yaptığımız planda, Türkiye'nin en gözde yerleşim bölgesini kurduk.
Okmeydanı'nda 100 bin kişinin yaşayacağını öngördük. Arazinin %56'sını ideal şehir standartlarında; tarihi alanlar, konut, ticaret, spor, kültür, eğitim, dinlenme alanları olarak tanımladık. %44'ünü ise konut ve ticaret alanı olarak belirledik. 3 Büyük yeşil alan, 6 ilk ve orta okul kampüsü, 1 Üniversite Okmeydanı'nın enerjisi olacak. Yeni Okmeydanı, Haliç-Mecidiyeköy arasında, Türkiye'nin en yeni cazibe merkezi olacak. Plan düzeyinde Okmeydanı'nı yeniden kurduk. Şimdi fiili olarak bunun uygulanmasına sıra geldi. Okmeydanı'ndaki yapıların önemli bir kısmı depreme dayanıklı değil. Sokaklar, caddeler, sosyal donatı alanları, okullar, sağlık kuruluşları yetersiz. Hızlı bir şekilde Okmeydanı'nı yenilemeye başlamak istiyoruz. Hiçbir vatandaşımızı mağdur etmeyecek ve vatandaşımızla birlikte bir dönüşüm gerçekleştirmek kararındayız. Önümüzdeki seçim Okmeydanı, aynı zamanda Yeni Okmeydanı'nı oylayacak.
Burada yapacağımız projede Okmeydanı'nda bulunan 25 bin bağımsız bölüm için hiç kimseden ek ödeme almadan daireye daire verilecek. Bir mülk sahibinin üzerinde 10 daire varsa 10 daire alacak 5 dükkan varsa 5 dükkan alacak. Yapılan planlamada her şey modern olacak. Okullar, parklar, semt konakları, hastaneler, ibadethaneler, üniversite ve işyerlerinin de bulunduğu merkezi bir hale getireceğiz. Yeşilin bol olduğu ve beton yığınlarının olmadığı bir proje tasarladık. Çok katlardan kaçındık apartmanların katları 7 ile 9 arası olacak. Bölgede şuan da sadece 2 tane okul bu da talebi karşılamıyor. Dönüşümle birlikte 6 okul ve bir de üniversite yapacağız. Yeşilin bol olduğu bir hayat kurmak istiyoruz. Bölgede ekonomiyi canlandırmak ve istihdamı artırmak istiyoruz. .jpg)
Netice olarak İstanbul bir deprem bölgesi ve herkesin bu gerçeği idrak etmesi gerekli, bizimde artık bir an evvel önlemimizi alarak geleceği dair kaygılarımızı ortadan kaldırmak için çalışmalara başlamamız gerekiyor. Şuan ki İstanbul en büyük problemi çarpık yapılaşma. Bunun üzerine binaların dayanıksız olması eklendiğinde ise bir depremde yaşanacak faciayı düşünmek bile istemeyiz. O yüzden elimizi çabuk tutarak gerekli önlemleri almalıyız.
Beyoğlu bölgesi için nasıl bir gelecek öngörülüyor?
Beyoğlu İstanbul'un en nadide ilçesi. Burada yaşayan burayı ziyaret eden herkes Beyoğlu'nu Beyoğlu yapan unsurlardan bir tanesidir. Gerek kültürleri, gerek mimari yapısı her şeyi ile bir cazibe merkezi. Lokasyon olarak değerli ve merkezi bir bölge. Hazırladığımız projeleri hayata geçirdikten sonra ise değerine daha da fazla değer katan bir bölge olacak. .jpg)
Biz önce can güvenliği diyoruz. Çünkü deprem bölgesinde yaşıyoruz. Ve bugün başımızı soktuğumuz binalar depreme dayanıklı binalar değil. Olası bir depremde ortaya çıkacak vahşeti düşünmek bile istemiyoruz. İnsanların sağlıklı, güvenli ve sosyal yönü bol olan bir hayat inşa etmek istiyoruz.
Kentsel dönüşüm projeleri sadece yenileme değil toplumsal ve ekonomik gelişmeleri de tetikleyen bir projelerdir. Özellikle çarpık yapılaşmanın önüne geçip bu konuda tüm İstanbul'a örnek olmak istiyoruz. Çünkü dünyada İstanbul gibi bir şehir daha yok. Son yıllarda yapılan gelişi güzel binalar ve kaçak yapılar çarpık yapılaşmanın zararlarını ortaya çıkardı ve önüne geçilemeyen bir görüntü kirliliği meydana getirdi.
Biz bunlara bir son vermek toplum refahını en üst seviyeye taşımak istiyoruz. Beyoğlu'nu geleceğe taşımak istiyoruz. İnsanlara sosyal bir hayat sunmak istiyoruz. Yapacağımız projelerle Beyoğlu'nun geleceğine huzurlu ve mutlu bir yaşam sunuyoruz.
Yorum Yaz