Kentsel dönüşümle rekabet kızışacak!
Aralarında centilmenlik anlaşması olduğu varsayılan müteahhitler, kentsel dönüşümde yer alan 2/3 kuralıyla birlikte tüm projelere teklif vermeye başladı. Bu durum kentsel dönüşümde müteahhitler için rekabet ortamı oluşturuyor
Kentsel dönüşüm yasasındaki 2/3 kuralının uygulamaya başlamasından önce Kat Mülkiyeti Kanunu'nun geçerli olduğu binalarda müteahhitler arasında adı konulmamış bir centilmenlik anlaşmasından bahsedilirdi. Buna göre bir taşınmazdan yer satın alan bir müteahhit artık o taşınmazın yapımı işini yapan müteahhit olarak görülür ve başka müteahhitler o taşınmaz için teklif vermezlerdi. Görüntüde centilmenlik anlaşması olarak görülen bu olgu aslında kanunun getirdiği oy birliği kuralı ile taşınmazın yapılması zorunluluğunun bir gereği idi. Yani o taşınmazdan bir müteahhidin yer alması ile birlikte başka bir müteahhidin o taşınmazdan yer alması veya teklif vermesinin hukuki olarak bir anlamı kalmaz, taşınmazın yapımı neredeyse imkansız hale gelirdi.
“Kentsel dönüşüm süreci ile birlikte centilmenlik bitti, rekabette başladı” diyen Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, yeni yasa ile riskli yapı tespiti yapılıp, yıkımı gerçekleştirilen taşınmazda yeniden yapım konusunda arsa paylarına 2/3 kuralı getirilmesinin tüm müteahhitleri ciddi olarak tedirgin ettiğini vurguladı.
‘Sözleşme imzalatıyorlar'
Kiraz, gelinen noktayı şöyle anlattı: “Buna göre bir taşınmazdan daire satın alan müteahhit eğer son aşamaya kadar tüm kat maliklerini ikna edemezse kat maliklerinin yapacağı toplantı neticesinde sadece 1 oy hakkına sahip olabilecek ve de taşınmazın bir başka müteahhit tarafından yapılmasına ses çıkaramayacak.”
Bu durumun müteahhitler arasında ciddi bir tedirginlik yarattığına dikkati çeken Kiraz, bunun kentsel dönüşüm sürecinin yanlış ve hatalı işlemesine neden olacağını da ifade etti.
2/3 kuralı nedeniyle yeniden yapımın elinden kayabileceğini anlayan bazı müteahhitlerin kat maliklerini adeta hukuki olarak tehdit ederek sözleşmeler imzalatmaya başladıklarını söyleyen Kiraz, “Bu sözleşmelerle müteahhitler, riskli yapı tespiti ve yıkım sonrasında ortaya çıkabilecek olan riskler sonucu binadaki haklarını kaybetmek istememeleri nedeniyle böyle bir çareye başvuruyorlar” diye konuştu.
‘Bakanlık uyarıyor'
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bu konuda önlemler aldığını anlatan Kiraz, Bakanlık, şunları söyledi: “Başvuru yapan ve riskli yapı tespiti yapılıp yıkımı gerçekleştirilen taşınmazlarda, kat malikleri toplantıya çağrılmadan ve yönetmeliğin 15. maddesindeki süreçler işletilmeden imzalatılan tüm sözleşmelerin geçersiz olduğunu ve hatta bu şekilde sözleşme imzalatan müteahhitlerin savcılığa şikayet edilmesi yönünde tavsiyeler veriyor.”
Kiraz, bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda, ne şekilde olursa olsun mülkiyet hakkı sahibi olunan bir taşınmazda sadece 2/3 kuralından dolayı o taşınmazdaki haklarını kaybetmek istemeyen müteahhidin hukuki tehditlerinin karşılığının olmayacağını söyleyerek, “Böylece yıllardır bizlere centilmenlik anlaşması şeklinde anlatılan olgunun bittiği görülüyor. Müteahhitlerin artık yarışmacı bir şekilde tüm binalarda daha iyi proje ve teklifle vatandaşlarımızı ikna etmeye çalışmaları da rekabeti doğuran sevindirici bir gelişme olarak yorumlanabilir” dedi.
Yavuz Karaman
Yorum Yaz