Steelife çelik yapıların artmasından yana!
Steelife Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın, kentsel dönüşüm sürecinde, belirlenen amaçlara uygun yapı sistemlerinin kullanılmasının önemine dikkat çekerek, kentsel yaşam düzeyinin yükseltilmesi için çelik yapıları önerdi
Steelife Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın, kentsel dönüşüm sürecinde, belirlenen amaçlara uygun yapı sistemlerinin kullanılmasının önemine dikkat çekerek, kentsel yaşam düzeyinin yükseltilmesi için çelik yapıları önerdi. Aydın, estetik, konforlu yaşam alanları oluşturulabilen çelik yapıların, alternatifleri ile kıyaslanmayacak kadar kısa sürelerde inşa edildiğini, bu nedenle dönüşümün de hızla gerçekleşmesinin sağlanabildiğini vurguladı.
Türkiye'de yaklaşık 10 milyon konutun yıkılarak yeniden yapılmasının planlandığı kentsel dönüşüm süreci başladı. Depreme dayanıklı ve ekolojik kalıcı konutlar üreten Steelife'ın Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın, kentsel dönüşüm sürecinde, belirlenen amaçlara uygun yapı sistemlerinin kullanılmasının önemine dikkat çekti.
Kentsel dönüşüm ile mevcut fiziksel durumun ve çevre görüntüsünün geliştirilmesi, güzelleştirilmesi, daha sağlıklı bir yerleşim düzeninin hedeflendiğini belirten Aydın, kentsel yaşam düzeyinin yükseltilmesi için konutlar ve okul, hastane, kamu binaları gibi sosyal yaşam alanlarının inşasında hafif çelik yapı sistemini önerdi.
Hafif çelik yapı sisteminin, depreme dayanıklılığının yanında kentsel dönüşüm ile hedeflenen estetik ve çevreye duyarlılık konusunda da farkını ortaya koyduğunu söyleyen Bülent Aydın, hafif çelik yapı sisteminin, depreme dayanıklılığı, estetikliği, konforu, yüksek izolasyon değerlerine sahip olması ve müstakil binalar öngören konsepti ile kentsel yaşam düzeyinin yükseltilmesi için vazgeçilmez olduğunu vurguladı.
Hafif çelik yapı sistemi ile az katlı yapılardan oluşan, özlenen mahalle kültürünün yeniden hakim olduğu, sokaklarında gökyüzünün görülebildiği estetik ve konforlu yaşam alanları oluşturarak şehirlerin yayılabileceğini ifade eden Bülent Aydın, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere gelişmiş pek çok ülkede şehir merkezine yakın müstakil ve az katlı olarak konumlandırılmış benzer yaşam alanlarının görüldüğünü hatırlattı. Ayrıca çelik yapıların, alternatifleri ile kıyaslanamayacak kadar kısa sürelerde inşa edilebildiğini de vurgulayarak, dönüşümün hızla gerçekleşebileceğini belirten Aydın, “Örneğin Antalya'daki bir otelin 200 metrekare ile 700 metrekare arasında değişen toplam 8.915 m² inşaat alanındaki 40 adet villasını sadece 75 günde tamamladık” dedi.
Hafif çelik yapı sisteminin yüksek ses ve ısı izolasyonlarına sahip olduğuna da değinen Bülent Aydın, “Dünyayı tehdit eden karbon salınımının yanı sıra çıkarılan kanun ile 2017 yılında İngiltere'de yürürlüğe girecek olan ve devamında tüm Avrupa'da yürürlüğe girmesi beklenen minimum karbon emisyonlu evlerin yapılması zorunluluğu, %100 dönüşümlü malzemeden üretilen ve ekolojik olması ile öne çıkan hafif çelik yapı sisteminin gerekliliğini ortaya koyuyor. Çünkü hafif çelik yapı sistemi, sahip olduğu izolasyon değerleri ile klasik yapı sistemlerine göre çok daha az enerjiye ihtiyaç duyuyor” görüşünü kaydetti.
Türkiye'de konutlarda çelik kullanım oranı artmalı
Türkiye'de konutlarda çelik kullanımının yok denecek kadar az olduğuna işaret eden Bülent Aydın, oysa gelişmiş Avrupa ülkelerinde yüzde 50 oranlarının yakalandığını kaydetti. “Çeliğin, depreme en iyi karşılık veren malzeme olduğu gerçeği dikkate alındığında, Türkiye'de inşaat sektöründe çelik kullanımı isabetli bir tercih olacaktır” diyen Aydın, çeliğin ahşaptan 21 kata kadar, betonarmeden ise 10 kat daha esnek olduğuna dikkat çekti. Her türlü zemine uygun olan çeliğin, deprem güvenliği açısından risk taşıyan zeminli bölgeler için ise vazgeçilmez olduğunun altını çizen Aydın, “Hafiftir, özgül ağırlığı taşıdığı yüke oranla küçüktür. Yüzde 100 geri dönüşümlüdür. Tüm bu özellikler çeliğin sağlamlığını tartışılmaz kılar. Bu nedenle çelik yapıya daha fazla önem verilmeli, hatta teşvik edilmelidir” görüşünü kaydetti.
Steelife, anahtar teslim huzur vaat ediyor
Teknolojik yeniliklere merakı bilinen, arabasına, kıyafetine özen gösteren insanımızın, yaşadığı mekanların estetik ve güvenliğine da aynı özeni göstermesinin beklenmesini gerektiğini söyleyen Bülent Aydın, Steelife'ın, üretim tesisinde tamamen bilgisayar destekli ve otomatik olarak kurgulayarak ürettiği çelik sistem yapılar ile konfor, estetik ve güvenliği bir arada sunarak 'anahtar teslim huzur' vaat ettiğini söyledi.
1999 yılındaki Marmara depreminden bir yıl sonra, 2000 yılının Mayıs ayında düzenlenen Yapı Fuarı'nda hafif çelik sistem ile üretilmiş binayı Türkiye'de ilk defa kurduklarını hatırlatan Bülent Aydın, böylelikle çelik kullanımının yaygınlaştırılması için de bir ilke imza attıklarını vurguladı. Aydın, “Bu tarihten önce çelik sistem ile üretilmiş yapılar, sanayi tesisleri, depo, hangar gibi profesyonel kullanım için üretilen binalardan ibaretken, konut ya da sosyal amaçlı binaların üretiminde çelik yapı sistemi tercih edilmiyordu. Steelife'ın 2000 yılındaki bu atılımı, özellikle depreme karşı güvenliği ile öne çıkan alternatif bir yapı sisteminin varlığını ortaya koydu” diye konuştu.
Ancak çelik yapı sektörünün bu tarihten sonraki gelişiminin beklenenden yavaş olduğunu söyleyen Aydın, gelişimin yavaş olmasının nedenini, “Her yenilikte olduğu gibi hafif çelik yapı sisteminin de kullanıcılar tarafından en ince ayrıntısına kadar sorgulanmasından ve mesafeli yaklaşılmasından kaynaklanmaktadır” diyerek açıkladı. Sorgulayıcı olunmasına itiraz etmenin mümkün olmadığını ancak soru işaretlerinin ortadan kaldırılmasına, alışkanlıkların değişmesine, alternatiflerin de var olduğunun kabul görmesine katkıda bulunmak gerektiğine dikkati çeken Aydın, bu anlamda sektör profesyonellerini yetiştiren üniversitelere de görevler düştüğünü belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“Nitekim Steelife, bu gelişimi sağlayabilmek için sektördeki en büyük showroom alanında, ziyaretçilerin içine girebilecekleri ve dokunabilecekleri binaları sergilemektedir. Uygulanmış binaları yakından görenlerin kolayca ikna oldukları da görülmektedir. Hafif çelik yapılarda kullanılan konstrüksiyon profili üretimi ile birlikte farklı iklim bölgelerine ve yöresel mimari konsepte göre düzenlenen teknik standartları ve detayları sayesinde üst düzey bir yapı teknolojisi sunan Steelife, mimar ve mühendislerden oluşan sektör profesyonellerine de geniş tasarım seçeneği sunmaktadır. Doğru altyapı, doğru proje, doğru üretim ve uygulamalar için tüm sektörel dinamikleri harekete geçirerek müşteri memnuniyetini esas alan Steelife, mimarlar, mühendisler, yatırımcılar ve proje geliştiricilerden konut sahibi adaylarına varan geniş müşteri kitlesine üretimde kullanılan teknolojiden yalıtıma, konfordan satış sonrası hizmetlere kadar her aşamada güvence vermektedir” diye konuştu.
Yorum Yaz