Türk demir çelik sektörü kentsel dönüşüm ile büyüyecek!
Geniş satıhlı dikey ve yatay betonarme elemanların teçhizat malzemesi olarak kullanılan çelik hasırın Türkiye pazarında tüketimi son 10 yılda artış göstermeye başladı
Geniş satıhlı dikey ve yatay betonarme elemanların teçhizat malzemesi olarak kullanılan çelik hasırın Türkiye pazarında tüketimi son 10 yılda artış göstermeye başladı. Geleneksel demir yerine kullanılan ürün, zaman ve işçilikten tasarruf sağlaması nedeniyle tercih sebebi olurken, aynı zamanda Marmara depreminden sonra bilinçli yapı uygulamalarının artmasıyla da tüketicinin dikkatini çekmeye başladı. Daha çok inşaat sektörünün performansına bağımlı olan Türkiye çelik hasır sektöründe resmi olmayan rakamlara göre, yaklaşık 40 firma faaliyet gösterirken, bugün itibarıyla yerli sermayenin elinde bulunan sektörün oluşturduğu ticari büyüklük ise 550 milyon doları buluyor.
Van depreminin ardından Kentsel Dönüşüm Yasası olarak bilinen Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un çıkarılmasıyla birlikte, Türkiye'de yaklaşık 19 milyon yapı stokunun yüzde 40'ına denk gelen 8.5 milyon kaçak, ruhsatsız ve depreme karşı dayanıksız konutun yenilenmesinin önü açıldı. İnşaat sektörüne büyük ivme kazandırması beklenen bu yasanın inşaat sektörün büyümesine paralel olarak çelik hasır sektörünü de hareketlendirmesi bekleniyor. Buna göre sektör aktörleri, sektörün bu yıl içinde yüzde 10 ila 15 arasında bir büyüme yakalayacağı öngörüsünde bulunuyor. Çelik hasırın soğuk çekilerek mukavemetinin artırıldığına işaret eden firma sahipleri ise söz konusu uygulama sayesinde yapıların daha dayanıklı kılındığının altını çiziyor. Bugüne kadar projesine uygun olarak yapılan ve çelik hasırın kullanıldığı bir yapının depremden dolayı zarar görmediğini savunan sektör temsilcileri, bu detayın tüm inşaat firmalarınca kabul görmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Bu sayede yurtiçinde çelik hasır kullanımının yaygınlaşacağına işaret eden firma sahipleri, devletin toplu konut projelerine ağırlık vermesini de olumlu buluyor.
İhracatı 90 milyon dolar
Özel sektörün büyük konut projelerinde tünel kalıp sistemi kullanımının yaygınlaşması da çelik hasır kullanımını artıran etkenlerden biri olarak görülüyor. Tünel kalıp sistemi, depreme dayanıklı bina inşaatı sağlamasının yanında maliyetleri de çok düşürüyor. Aynı zamanda binanın tamamlanma süresini de büyük ölçüde aşağı çekmesi nedeniyle de tercih ediliyor. Yurtdışında da özellikle Türk müteahhitlerin çalıştığı İran, Irak, Türkmenistan, Libya gibi ülkelerde büyük çaplı toplu konut inşaatlarında tünel kalıp sistemi kullanılıyor. Bu ülkelerin ağırlıklı olarak deprem bölgelerinde yer aldığını hatırlatan yetkililer, Türk müteahhitlerden tünel kalıp sisteminin avantajlarını gören yurtdışındaki yerel müteahhitlerin de bu sisteme yönelmeye başladığını belirtiyor. Bu anlamda ihracatında da artış yakalayan çelik hasır sektörü resmi olmayan rakamlara göre yaklaşık 90 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiriyor. Sektörün yurtdışı pazarları arasında Rusya, Türk cumhuriyetleri, Ortadoğu ve Afrika ülkeleri önem kazanırken, ihracat rakamlarında bu yıl da çift haneli büyüme bekleniyor. Firmaların artan talepleri karşılamak amacıyla geçen yıl kapasite artırımına yönelik yatırımlarına hız vermesi de bu öngörüyü desteklerken, sektör yetkilileri, söz konusu yatırımların meyvelerini bu yıl almaya başlayacaklarının altını çiziyor.
Enerji maliyetleri kârı düşürüyor
Sektörün sorunları noktasında ise en önde enerji maliyetlerinin yüksekliği geliyor. Türkiye'de pahalı enerjinin kullanıldığını ve tüketilen enerjiden alınan vergilerin çok fazla olduğunu anlatan sektör aktörleri, faaliyet alanlarının doğrudan enerjiye bağlı olması sebebiyle kâr marjlarının düştüğünü bildiriyor. Firma sahipleri, yatırımlara yeterli devlet teşvikinin sağlanamaması, Ar-Ge bilincinin yetersizliği ve işçilik maliyetlerinin rakip ülkelere kıyasla yüksek olmasının sektöre olumsuz yansıdığını vurguluyor. Ayrıca AB'nin üçüncül ülkelerle imzaladığı serbest ticaret anlaşmalarının Türkiye'yi kapsamaması diğer sorunlar olarak sıralanıyor.
Bir diğer sorunun ise Türkiye çelik hasır sektöründe faaliyet gösteren çoğu firmanın değişen teknolojiyi takip etmemesi olarak belirten uzmanlar, bu konuda gerek makine gerekse personel olarak eğitime ve yatırıma önem verilmesi gerektiğinin şart olduğu görüşünde birleşiyor. Aynı zamanda ulusal ve uluslararası standart belgelerinin alınması gerektiğine vurgu yapan sektör temsilcileri, çelik hasır ve çit hasırında özellikle çap ölçülerine dikkat edilmesinin önem taşıdığına dikkat çekiyor. Ölçülerin göze çarpmaması nedeniyle son kullanıcıların aldatılmasının kolay olduğunu aktaran yetkililer, aynı zamanda özellikle hasırda son kullanıcının mutlaka çekme ve akma kuvveti test belgesini talep etmesini de öneriyor.
Kobiden
Yorum Yaz