Kredi alırken dask hariç, sigorta şartı yok
Sikayetvar.com yetkilileri, konut kredisinde DASK haricinde yasal sigorta zorunluluğu olmadığını açıkladı
Tüketicilerin yoğun olarak şikayet ettiği kredi sigortalarını hukukçularla değerlendiren Sikayetvar.com yetkilileri, konut kredisindeki DASK(deprem sigortası) haricinde yasal zorunluluk olmadığını açıkladılar.
Vatandaşların kredi alırken bankaların kendilerine şart koştuğu sigortalardan yoğun olarak şikayetçi olması üzerine harekete geçip konuyu inceleyen Tüketici Platformu Sikayetvar.com yetkilileri, ilginç tespitlerde bulundular. Konuya ilişkin değerlendirme yapan Avukat Yiğit Kaçar, konut kredisi alırken şart koşulan zorunlu deprem sigortasının (DASK) yasal zorunluluğunu olduğunu, fakat diğer sigortaların kanunen bir zorunluluk olmadığını vurgulayarak "Bankaların şart koşmasının yanlış olduğunu" ifade etti.
Bankalardan kredi alırken hayat sigortasının yapılmasının zorunlu olup olmadığı öğrenen pek çok vatandaşın buna ilişkin şikayet yazarken, bazılarınn ise bankalardan ödedikleri sigorta priminin iadesi için başvurduklarını ifade ediyorlar. Bazıları ise yapılan sigortanın izinleri dışında yapıldığını ileri sürerek sorunlarını şöyle dile getiriyorlar:
"Kredi alırken ‘Dosya masrafı' kapsamında zorunlu ödediğimiz ‘Kredi Hayat Sigortası' primlerinin sebebini öğrenmek istiyorum. Hukuki olarak kredi tutarı kadar sigorta bedeli belirlendiğine göre, ödenen kısmın da sigorta tarafından karşılanacağına göre, banka aynı kredi bedelini hem bizden hem de sigortadan tahsil etmiş olmuyor mu? Hukuki yollardan hakkımızı savunacağız."
"BANKA KENDİNİ GARANTİYE ALIYOR"
Vatandaşların bu konu hakkında şikayetlerini değerlendiren Avukat Yiğit Kaçar, bankalardan kredi alımlarında kanuni zorunluluğun sadece DASK olarak bilinen zorunlu deprem sigortası için geçerli olduğunun altını çizdi. Bankaların ihtiyaç kredileri için zorunlu tuttuğu hayat sigortalarının yasal bir dayanağının olmadığını ileri süren Kaçar, şunları söyledi:
"Hayat sigortası yapılmasında hiçbir engel yok. Kredi çekmek zorunlu değil fakat; hayat sigortası yaptırmayı bankalar zorunlu tutuyor. Burada güçlü olan taraf banka, siz de bu krediyi her şartta ödemek zorunda kalıyorsunuz. Sigorta yaptırmak istemeyen kredi çekmeyebilir. Banka hayat sigortası ile kendini güvenceye alıyor. Çünkü kredi çeken vefat ettiğinde murisleri ile uğraşarak borç tahsil etmek istemiyor. Sigorta şirketleri de kazanıyor. Çünkü her kredi verilene sigorta yaptırılıyor. Kredi kullananlardan çok az kişi vefat edebiliyor ve geri kalan kesim sigorta primlerini ödüyor."
Vatandaşların ilettiği "Haberim olmadan banka sigorta yapmış ne yapmam gerekiyor" sorusunu da değerlendiren Avukat Kaçar, şöyle devam etti:
"Kredi alanlar neyin altına imza attıklarını bilmeyebilirler. Bankalar sözleşmeyi yasal dayanağa uygun olarak hazırlıyorlar. Müşterilerin imzasını almadan bankalar sözleşme yapamaz. İmzaladıkları sözleşme içerisinde sigorta metni geçiyordur. Bu sözleşmeyi imzalamak okudum bilgi sahibiyim demektir. Bu nedenle haberim olmadan sigorta yapılmış demek gibi bir şansları yok. Vatandaşlar sözleşmeleri uzun ve detaylı olduğu gerekçesi ile okumuyor. Bankalar sigorta ile kredi çekmek zorunda olan vatandaşlara güçlerini gösteriyor."
Kendilerinden habersiz bir sigorta yapıldığından emin olmayan tüketicilerin başvurusunun yasal takip açısından sakıncalı olduğunu hatırlatan Kaçar, "Tüketiciler bu iddialarından emin olmaları gerekiyor. Eğer asılsız çıkarsa banka bunları mahkemeye verebilir ve tüketici mahkemesini kaybedip vekalet ücreti ödemek zorunda kalabilirler. Kendilerinden habersiz hayat sigortası yapıldığını öne süren vatandaşlar banka sözleşmesini inceleyebilir, ihtarname çekerek sözleşmenin bir örneğini isteyebilir. Bunlardan emin olduktan sonra bankayı mahkemeye verebilirler" dedi.
Kaçar ayrıca kredi sözleşmelerinin bir ve bir yıl üzeri yıllar için geçerli olduğunu hatırlatarak sigorta şirketlerinin kredi sözleşmesi bitene kadar sigorta sözleşmesini Yargıtay kararına göre yenileyebildiğini kaydetti.
Yorum Yaz