Kuzu Grup, Spradon Vadi'den 300 milyon TL ciro bekliyor!

Adını, Bahçeşehir'in Ispartakule yerleşim bölgesinin antik dönemdeki adı Spradon'dan alan proje; 1037 konut, bir adet ticari üniteden oluşacak. 28 ve 30 katlı iki kulenin yanı sıra 5 tane de 9 ve 12 katlı blokların bulunacağı projenin son teslim tarihi Ocak 2014 olacak. 

 

 

Huzuru evlerinde arayanların özellikle ügisini çekecek birçok rahatlığın ve sosyal imkânın sunulduğu Spradon Vadi'de yaşayanlar kendilerini bir ressamın fırçasından çıkmış tabloda yaşar gibi hissedecekler. 

 

 

Projede her daire için konut erişimli bir kapalı otopark ve Spradon Vadi misafirleri için de 300 araçlık bir açık otopark yer alacak. Uygun fiyatlı ve kolay ödeme seçenekleriyle birinci sınıf malzemeler kullanılacak olan dairelerde kapalı mutfak sistemi olacak. Şık ve rahat tasarımlı dairelerde tüm Spradon projelerinde olduğu gibi Vanucci markalı mutfak ve banyo dolapları, Siemens marka ocak, finn ve davlumbaz ve bulaşık makinesi, Artemis marka duş teknesi, Alurad havlupan, Hans Grohe armatürler, Duravit lavabo ve Vitra marka klozetler kullanılacak. 

 

Her Spradon'lu yüzde 80'i yeşil tasarlanan Vadi'de ormanda yürüyüşe çıkıyormuş gibi hissedeceği yeşil yürüyüş alanları ve doğal atmosferi tamamlayan şelalelerle muhteşem ve farklı bir dünyanın tadını çıkartırken, açık, kapalı yüzme havuzları, güneşlenme terasları ve her daim zinde olmak için faydalanabileceği Fitness Center, Sauna görevlisi yüın 365 günü hafta içi, hafta sonu, resmi ve bayram tatilleri de dâhil olmak üzere 7 gün 24 saat kesintisiz sağlık hizmeti sunacak. Sağlık Evi'nde her türlü pansuman, küçük cerrahi müdahale, acil yardım uygulamalan, her türlü enjeksiyon, seram takılması, sünnet, yara tedavisi, aşılar, yanık tedavisi, gebelik testi, gebe izlem, bebek ve çocuk izlem, hemoglobin ölçümü (gebe izlemde kullanılmak üzere), evde hasta bakım hizmetleri, kulak lavajı (yıkama), kulak delme, sondalar, kataterler, tansiyon ölçümü ve şeker ölçümü gibi sağlık hizmetleri verilecek. 

 

 

 

Yıllardır Türk ekonomisinin lokomotifi olan sektörümüzün daha alacağı çok yol var. Bir inşaatın başlaması ile, yüzlerce yan sektör ve tedarikçi, binlerce insan üretime katılır. Sektörümüzün en dinamik yam da, teknolojisi ne kadar gelişirse gelişsin mutlak işgücüne ihtiyaç duymasıdır. Yani ekonomiler için büyük bir istihdam kaynağıdır. Ve genel kam aksine inşaat sektörü sadece küçük ya da gelişmekte olan ekonomilerin değil gelişmiş ekonomilerin de önemli taşlarından biridir. Bu bağlamda, sektörümüzüm gelecekte de aynı güç ve performansla devam etmesi kaçınılmazdır. İnşaat sektörünü analiz edebilmek için çok geniş bir çerçeveden bakmak gerekir. Mesela kimilerince konut arzı fazlası dile getirilip, olumsuz bir tablo çizilmektedir. Oysa, son dönemde gerçekleşen mütekabiliyet ve kentsel dönüşüm, konut bazında sektörü dinamik tutmaya devam edecektir. Alt yapı da sektörümüzün işidir. Yurt içinde her koldan çalışmalar devam ederken, edinilen tecrübelerin, sonuçlandırılan başarılı çalışmaların açtığı bir alan daha var ki bu da yurt dışı taahhüt işleri. Sizin de bildiğiniz gibi gerek Kuzu Grup olarak biz, gerekse pek çok meslektaşımız yerel oyuncu olmanın ötesine geçerek uluslararası arenada projeler üstlenmeye başladı. 

 

 

Projelerde farklılaşma derken, mimari formlarla oynamanın, insanlara sanki aslında hiç ulaşamayacakları lüksler vaad etmenin farlılaşma olduğuna inanmıyorum. Mimariniz işlevsel olmadığı sürece sadece görsel ayrılık ya da aykırılık yaratır o da bir yere kadar sürer zaten. Bir de konut statü değil en temel haklardan biridir ve herkes en iyisini hakeder. O nedenle bizim için sıradan olan sağlıklı ve kaliteli malzeme kullanmanın da farklılaşma sağlamayacağım ve sağlamaması gerektiğini düşünüyorum. Aslında projeleri sürükleyen ve farlılaştıran iki ana öge vardır; lokasyon ve insan odaklı olması. Biz mesela Vadi projemizde sağlık hizmeti kararı aldık. Amaç farklılaşma mıydı? Hayır. Tamamen insan odaklı bir çalışmaydı. Ama ilk olmasıyla da kendiliğinden bir farklılaşma sağlamış oldu. Lokasyon noktasında da bu güne kadar gerçekleştirdiğimiz tüm projeler, alt yapı sorunu olmayan, bilinen ve kabul görmüş bölgelerde olduğu için lokasyon sıkıntımız olmadı. 

 

 

Beyaz yakalılar, çalışan eşler ödeme planları da dikkate alındığında rahatlıkla bizim hedef kitlemize uyuyor. Özellikle Spradon Vadi projemizi oluştururken, gelir seviyesinden çok, insanların ihtiyaç duyduklan, 'işte benim yaşam alanım bu' diyecekleri bir çalışma yapıldı. Gereksiz ve atıl alanlardan kaçınıldı. 

Sonuçta ortaya kolay ulaşüabüir rakamlarla alınabilecek, kaliteli konutlar çıktı. 

 

 

Projeden 300 milyon TL bir ciro bekliyoruz. 

 

 

Sadece inşaat yatıran bedelimiz 250 milyon TL, 25 milyon TL gibi bir tutann da üst yapı harcamalarına gideceğim ön görmekteyiz. 

 

 

Geçmişten gelen çizgimizi bozmadan gelişmeye devam ediyoruz. Ve edeceğiz. Ön çahşmalan ve hazırlıklan devarii ' eden projeleri dillendirmeyi pek sevmiyoruz. Çünkü, söylediğimiz her sözün arkasında durmayı ve bunu hayata geçirmeyi ilke edinmişiz. Gününden önce konuşmak sıkıntı verebilir, bize de bize inananlara da. Sadece şunu söyleyebilirim. Grubumuz bu güne kadar 50 bin konut yaptı.