'17 Ağustos depreminden bugüne çok yol katettik'
17 Ağustos'un inşaat sektörüne acı bir ders verdiğini söyleyen Süleyman Çetinsaya, “O günden bugüne çok yol katettik. Ancak daha çok yolumuz var” dedi
1999 Marmara depreminin ardından Türkiye'de yapılaşma anlamında birçok değişiklik yapıldığının altını çizen Artaş İnşaat ve Avrupa Konutları Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya; "Ülkemizin maalesef ki dört bir yanı sağlıksız ve çarpık yapılarla dolu. Kapıda bekleyen deprem gerçeği de göz önüne alınarak; başta riskli yapılar olmak üzere geniş kapsamlı dönüşüm projeleriyle şehirlerimizin yenilenmesi gerekiyor" diye konuştu. Çetinsaya, "Buna ek olarak sağlıksız yapıların yanında, Türkiye genelinde yıllık 600 bin civarında da bir konut talebinden söz edebiliriz. İstanbul depremi bize oldukça acı ve büyük bir ders olmuştu. Sektör o günden bugüne büyük yol katetti ancak daha alacağımız çok yol var" şeklinde konuştu.
Ciddi önlemler alındı
Benzeri bir doğal afete İstanbul'un hâlâ hazır olmadığının altını çizen Süleyman Çetinsaya, "Bu noktada başta devletimiz olmak üzere, inşaat sektörünün üzerine büyük görev düşüyor. 1999 depremi sonrasında ciddi önlemler alınıp, denetlemeler artırıldı. Son 10 yıllık dönemde İstanbul'daki çarpık yapılaşmanın dönüşümünde ciddi mesafe alındı" diye konuştu.
Vatandaşa da iş düşüyor
Hükümetin bugüne dek aldığı önlemlerin hem şehrin yenilenmesinde, hem de inşaat sektörünün gelişiminde büyük önem taşıdığını söyleyen Çetinsaya, "Bu kapsamda deprem sonrasında inşa edilen tüm yapıların denetlenmesi, yapı malzeme kontrollerinin düzenli şekilde takibi nitelikli konut üretiminde de Türkiye'yi öne taşıdı. Burada müteahhitlerle birlikte hak sahibi olan vatandaşlarımızın da kentsel dönüşüm hususunda olumlu tutum sergilemesi büyük önem arz ediyor" dedi.
Nitelikli yapılar üretilmeli
Kentsel dönüşüm çalışmalarıyla niteliksiz yapıların bir an önce kaliteli ve estetik yapılarla yenilenmesinin amaçlandığını söyleyen Çetinsaya, "Buradaki en önemli nokta; yeni geliştirilen yapıların bugünü kurtarma kaygısıyla değil de; gelecekteki Türkiye'yi ve şehirlerin karakteristiğini yansıtan, sürdürülebilir kalite anlayışına hakim nitelikli yapılardan oluşması" diye konuştu.
Yorum Yaz