2012'nin ilk çeyreğinde en çok iş ilanları inşaat, sağlık ve eğitimde oldu!

2012 yılının ilk çeyreğinde en çok eleman arayan sektörler ise yapı-inşaat, sağlık-tıp ve eğitim oldu. Bu bilgileri veren Yenibiris.com Genel Koordinatörü Burçak Pak Yılmaz.

 

İşverenlerin çoğunun daha önceki finans krizlerinden dersini çok iyi aldığını ve 2012 planlarını yaparken ekonomik durgunluk ve kriz ihtimalinin aksine büyümeye odaklı hareket ettiklerini de söylüyor Burçak Pak Yılmaz.

 

Yılmaz'a istihdam piyasasındaki trendleri, deneyimsiz iş gücünün en fazla ilgi gösterdiği sektörleri, iş talebi ve arzı arasındaki farklılıkları sorduk. İşte cevapları:

 

2012 yılının ilk çeyreğinde en çok eleman arayan sektörler yapı-inşaat, sağlık-tıp ve eğitim oldu. Bu yılın ilk çeyrek rakamlarından elde edilen istatistiklere göre en çok aranan ilk üç pozisyon sırasıyla satış temsilcisi, muhasebe elemanı ve sekreter oldu.

 

Türkiye'de işveren daha önceki finansal krizlerden dersini çok iyi aldı. Şirketler iç ve dış piyasaları dikkatle takip ederken, diğer yandan ihtiyaç duyduğu çalışanları bünyesine katmaya devam ediyor. Şirketler ekonomik durum nasıl olursa olsun, şirketin hayatta kalabilmesi ve rekabette söz sahibi olması için nitelikli çalışanlara belki her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduğunun farkındalar.

 

Son yıllarda iş hayatında sayısı giderek artan 1980 - 1999 arası doğan ve Y Kuşağı olarak adlandırılan neslin hayata bakışı, iş hayatından beklentisi, yönetim ve yönetilme anlayışı diğer nesillere göre oldukça farklı. Y Kuşağı, bir şirkette işe başlama ve devam etme kararı verirken en önemli kriterleri öğrenme ve gelişim fırsatları oluyor. Çalışma koşulları, ücret, yan haklar ile şirketin kurumsallığı da bu kriteri takip eden karar etkenleri arasında yer alıyor.

 

Yine son yıllarda internetle ilgili pozisyonlar daha fazla öne çıkmaya başlafı. İnternet kullanımının gün geçtikçe artması, genç mezunların ilgisini bu yöne doğru çekti. Gittikçe büyüyen bu sektör, yeni dijital ajansların kurulmasına, reklam ve halkla ilişkiler ajanslarının kendi içlerinde bu alana odaklı departmanlar kurmasına neden oldu. Bu çerçevede sosyal medya uzmanlığı da son yıllarda ortaya ve gençlerin yöneldiği pozisyonlardan biri. İnsan kaynakları danışmanları bilişim sektörünün her dalının hızlı bir yükselişe geçtiğini özellikle belirtiyor. Yeni mezunlar da bu alana karşı yoğun ilgi duyuyorlar. Bunun yanı sıra her dönem yayınlanan mühendislik pozisyonu, yeni mezunlar tarafından ön planda olacak meslekler arasında yer alıyor.

 

2012 yılında şirketlerin insan kaynakları departmanlarının başlıca gündem maddeleri arasında performans yönetimi, doğru adayı doğru işe alma, başarılı çalışanları elde tutma, verimlilik gibi konular, özellikle KOBİ'lerle ilgili olarak da teknolojik altyapı uygulamaları öne çıkıyor. Birleşme ve satınalmaların yaşandığı şirketlerde yeni organizasyon yapısıyla ilgili çalışmalar da gündemde olan konular arasında. 

 

İş dünyası, hangi meslekten ve sektörden olursa olsun adaylarda uzmanlık, konusuna hakimiyet, İngilizce bilgisi, dünyayı ve teknolojik gelişmeleri yakından takip etme ve fark yaratabilme gibi birtakım özellikler arıyor. Gençlere, üniversite hayatı boyunca kendilerini bu konularda da geliştirmelerini ve mutlaka en az bir iş deneyimi edinmelerini öneriyoruz. Meslek dalı veya bölümün yanı sıra, kişinin edinmek istediği mesleğin hangi alanında uzmanlaşacağı önemli. Örneğin bilgi teknolojileri alanında uzmanlaşmak isteyen bir gencin, okul yıllarında alanını seçmesi ve kendisini o yönde geliştirmesi gerekiyor. Tüm sektörler için geçerli olan bir başka konu da, okurken sektörü takip etmek gerektiği. Bir başka deyişle, gençlerin daha okul yıllarında hangi yeniliklerin olduğu, hangi alanların öne çıktığı ve nerelerde istihdam ihtiyacının oluşacağı gibi konulardan haberdar olmaları büyük önem taşıyor.   

 

İşverenin dikkatini çekmek için adayların öncelikle yapması gerekenlerin başında güçlü özelliklerini ön plana çıkaran, başvurduğu pozisyona uygun bir özgeçmiş hazırlamak geliyor. Özgeçmişlerin bütün gerekli ayrıntıları içermesi gerekli. İşverenlerin özgeçmişten çok dikkat ettikleri alan iş deneyimleri. Başvurulan pozisyon ile ilgili deneyim bilgilerinin açık bir şekilde ifade edilmesini öneriyoruz. Deneyimi olmayan öğrenci ve yeni mezunlar lisans eğitimlerini, katıldıkları kurs/sertifika programlarını, daha önceki stajlarını ve varsa yarı zamanlı, tam zamanlı, dönemsel çalışmalarını, STK veya üniversite kulüplerinde edindikleri deneyimlerini yazmalılar. İşverenlerin dikkat ettiği önemli bir nokta, özgeçmişle iş görüşmesi sırasında işe alım uzmanına anlatılanların da birbiriyle tutarlı olmasıdır. Özgeçmişle birlikte etkili bir önyazının yollanması da faydalı. Önyazı, kişilerin kendilerini nasıl ifade ettiklerinin göstergesi. Önyazıda, özgeçmişteki bilgiler değil, adayın o işe neden uygun olduğunu düşündüğünü yazması gerekiyor.

 

Çekici işveren markası, yüksek nitelikli adayları kendine çeken, seçici işveren markası ise şirkete uygun, kurum kültürüne uygun nitelikteki adayları kendine çekebilen markalar olarak algılanıyor. İşveren markası, çekici olmaktan ziyade seçici olabilmeli ki doğru adayları istihdam edebilsin ve elinde tutabilsin ve onlardan tam verim alabilsin.

 

 

"Bir tarafta binlerce üniversite mezunu işsiz genç, diğer tarafta 'eleman bulamıyoruz' diyen işverenler. Bütün sektörler nitelikli eleman sıkıntısı yaşıyor. Eğitim sisteminin iş dünyasının gereklerine uygun düzenlenmesi gereğinin yanı sıra, özel sektörün de üniversite ve meslek okulu düzeyinde desteğini artırması gerekli. Bunun yanı sıra günümüz rekabet koşullarında eleman yetiştirmeyi vakit ve enerji kaybı olarak gören şirketlerin bu konuda elini taşın altına sokması gerektiğine inanıyorum. Tabii genç arkadaşlarımızın da seçtiği uzmanlık alanında kendini geliştirmesi, stajlar yapması, işi öğrenmek ve deneyim kazanmak için maksimum çabayı göstermesi gerektiği kanısındayım."