42 Maslak'a Chapman Taylor imzası!
Chapman Taylor, 16 uluslararası ofisi bulunan, global bir organizasyondur. Dünyanın çeşitli yerlerinde ödül kazanmış projelerin tasarımını yaptık. Bunlardan bazıları lokasyon ve fonksiyonları, bazıları da tasarımda yer almış isimler açısından özel bir önem taşır
Chapman Taylor, 16 uluslararası ofisi bulunan, global bir organizasyondur. Dünyanın çeşitli yerlerinde ödül kazanmış projelerin tasarımını yaptık. Bunlardan bazıları lokasyon ve fonksiyonları, bazıları da tasarımda yer almış isimler açısından özel bir önem taşır
İstanbul'un merkezinde inşaatı devam eden en iddialı karma projelerden birisine imza atmaya hazırlanan Bay İnşaat, doğal ve konforlu yaşamın niş hayat biçimi ile paralel olabileceği projesi ile Maslak bölgesine yeni bir bakış açısı getiriyor Bay İnşaat-42 Maslak projesinde, "Yaşam başlı başına bir sanattır" felsefesinden yola çıkarak, Türkiye'nin ilk temelinden itibaren sanat konseptiyle inşa edilen projesini tasarladı. Bay İnşaat-42 Maslak projesi ile birlikte geliştirilen yeni konsep ise "Artful Living" adını taşıyor. Bu projede dünya ölçeğinde ödüllü bir mimarlık şirketi olan Chapman Taylor 'ın imzası var. Chapman Taylor, Dünyanın 14 ülkesinde ofisleri olan, 400 üzerinde mimar çalıştıran bir mimarlık bürosu, ödüllü mimarlık şirketini daha yakından tanımak için, Chapman Taylor Mimari Grup Genel Koordinatörü Chris Lanksbury ile bir söyleşi yaptık.
Chapman Taylor'dan bahseder misiniz?
Chapman Taylor, 16 uluslararası ofisi bulunan, global bir organizasyondur. Dünyanın çeşitli yerlerinde ödül kazanmış projelerinin tasarımını yaptık. Bunlardan bazıları lokasyon ve fonksiyonları, bazıları da tasarımda yer almış isimler açısından özel bir önem taşır. Bütün tasarımlarımız, ele aldığımız konunun özünü büyük bir titizlikle yansıtmaya odaklanmıştır. Tasarımın bulunduğu yer ile olan entegrasyonu, şirket olarak felsefemizin ayrılmaz bir parçasıdır. Yapı sektörünün çok çeşitli segmentlerinde faaliyet gösteriyoruz. Bu yüzden de çok farklı türden yapılara ilişkin sahip olduğumuz bilginin ve derinlemesine kavrayışın, tek bir alanda çok farklı aktiviteler içeren 42 Maslak tasarımının başarısında önemli bir rol oynadığına inanıyoruz.
Farklı sektörlerle bağlantılı belli başlı projelerimizin bazıları şunlar:
Master planlama
Londra'nın belli başlı yapıları üzerinde uzun yıllar çalıştık ve İngiltere'de Liverpool limanının en kapsamlı master planını üstlenecek özgüveni de bu çalışmalarımızdan kazandık. Liverpool Waters, İngiltere'nin en büyük planlama uygulamasıdır. Proje, artık kullanılmayan, bir zamanlar dünyanın en büyük limanı olan 60 hektarlık tarihi rıhtımın rejenerasyonunu içeriyordu. Tarihsel olarak büyük bir önem taşıyordu, çünkü Dünya Kültür Mirası olarak belirlenmiş bir bölgenin hemen yanı başında yer alıyordu. Mekan için belirlenen uzun vadeli vizyon, Liverpool kentinin yeniden canlandırılmasını sağlayacak, birinci sınıf, üstün kaliteli, karma kullanımlı bir rıhtım tasarımını gerçekleştirmekti.
Karma Kullanım
Çalışmalarımızın büyük bir bölümü yapıların, geleneksel kent örgüsü içine yerleştirilmesini içerir. Estonya'nın tarihi Talin kentinde yer alan Admiralty Basin, üzerinde çalışmaktan büyük keyif aldığımız bir proje. Son derece aktif bir limanın ve eski kentin hemen yanında yer alan bu kompleks, alışveriş merkezi, eğlence tesisleri, ofisler, konut birimleri ve oteli bir arada barındırıyor. Tarihi kente ve bir zamanlar dünyanın en yüksek yapısı olan St. Olaf Kilisesi'ne bakan manzara koridorları, kentin bu yepyeni ve alabildiğine canlı bölümünü planlarken öncelik verdiğimiz en önemli özellikti.
Perakende sektörü
Moskova'daki Galactica Parkı'nı ise, Admiralty Basin projesinin taban tabana zıttı olarak tanımlayabiliriz. Kentin güney girişinde yer alan bu proje, yeni alışveriş ve eğlence merkezini, aktivite alanı, oteller ve ofisleri, 1 milyon metrekarelik bir alana yayılmış tek bir binada bir araya getiriyor. MKAD çevre yolu üzerinde, çok güçlü marka kimliğiyle Galactica Parkı dramatik etkiye sahip bir yapı olacak.
Ofisler
Baş mimar olarak çalıştığımız Manchester yakınlarındaki MediaCityUK kompleksinin açılışı geçtiğimiz günlerde İngiltere Kraliçesi tarafından yapıldı. Dünyanın en büyük medya markalarından biri olma iddiasıyla yola çıkan bu proje Avrupa'nın en büyük özel sektöre ait yapı projesi olma özelliğine sahip. Yaklaşık 150 bin metrekarelik, BBC ofisleri, iki konut kulesi, ileri teknolojiyle donatılmış TV stüdyoları ve bir Metrolink istasyonunun bulunduğu projenin ilk etabının inşası 2010 ve 2011 yıllarında gerçekleştirildi. Bugün MediaCityUK, dünyanın ilk BREEAM "Sürdürülebilir Toplum" statüsünü kazanmış yapı projesi olma özelliğine sahip. Manchester kanalına bitişik, bir zamanların harabe halindeki sanayi bölgesinin geçirdiği bu inanılmaz değişime tanık olmak herkes için gerçekten olağanüstü bir deneyim.
Konut
Deniz kıyısında yer alan bir başka büyük proje de, Hindistan'da, Nariman Point'te henüz yapılaşmanın bulunmadığı tek noktada yer alıyor. Dünyada gayrimenkul fiyatlarının en yüksek olduğu yerlerden birisi olan Nariman Point, ülkenin en büyük iş merkezi. Burada gerçekleştirdiğimiz tasarım, çatı bahçeleri ve yüksek kulenin çevresini saran eco-skin kaplama ile ekolojik bir çözüm sunuyor. Kule, mümkün olan en geniş deniz manzarasını ve canlı kent siluetini görecek şekilde konumlandırıldı.
Konaklama
Dünyanın en gürültülü ve en renkli yerlerinden birini geride bırakıp, en sakin bölgelerinden birine gidiyoruz: Ürdün'deki Crystal City tatil köyü, ölü Deniz'de, dağların doruklarından getirdiği tatlı suyu, ölü Deniz'in tuzlu suyuna taşıyan Wadi Ma-in nehrinin ağzında kurulu. Burası, deniz ve dağ manzarasını gören, huzur dolu bir belde. Bütün bu projeler gerek lokasyon, gerekse programları açısından çok büyük çeşitlilik gösteriyor. Hepsi de tamamen farklı tarihlere ve kültürlere sahip yerlerde bulunuyorlar. Bunların tasarımlarında yer almak, yaptığımız işin büyüleyici bir yanı. Bu projelerin birçok özelliği, tüm dünyada gerçekleştirdiğimiz işler arasında çok önemli bir yere sahip olan 42 Maslak projesinin yaratılmasında kendine özgü bir rol oynadı.
Chapman Taylor'ın estetiksel/sanatsal yaklaşımından bahseder misiniz?
İyi bir tasarım, yaptığımız her işte en önemli önceliğimizdir. Gerçekten yaratıcı tasarımların yalnızca görüntüden ve hissetmeden ibaret olmadığına, çok çeşitli kriterlerin bir bileşimine dayandığına inanırız. Yarattığımız ortamlar geçmişi, bugünü ve geleceği, insanların düş güçlerini, öncelikleri, ihtiyaçlarını, kültürlerini ve beğenilerini yansıtır. İnsanlar, kendilerini çağdaş bireyler olarak hissederler, ama tarihlerine karşı da duyarlıdırlar. Bugün tasarımını yaptığımız ve yarattığımız iş, onları yarın kullanacak olan insanlara değer ve yaşam katacaktır. İyi tasarımlanmış mekanlar insanlara esin verir, rahatlatır ve modaya teslim olmaksızın yaşam katar. Amacımız, ayrıntının (malzemelerin, dokuların, renklerin, üslup ve konstrüksiyonun) esas olduğu, zamanın dışında bir mimari yaratmaktır. Bütün bu öğeleri ekonomik ve çevre açısından sürdürülebilir bir tasarım içinde barındırma yeteneği, tasarımlarımızın yaratıcı ve başarılı olmasını sağlayan temel özelliktir.
Chapman Taylor sanatı projeleriyle nasıl bağdaştırıyor?
Biz, düşgücünü harekete geçiren ortamlar tasarımlamayı amaçlıyoruz. Sanat bu nedenle projelerimizde çok önemli bir rol oynuyor. İngiltere Bristol'deki karma kullanımlı bir kentsel yenileme projesi olan, çok sayıda ödül sahibi Cabot Circus, dramatik bir forma sahip, deniz kabuğu şeklindeki cam çatısı ile ünlüdür. Bu çatı, mekanın özgüllüğü, zaman, teknoloji ve algı gibi kavramlarla çok yönlü bir ilişkiyi yansıtan multimedya sanatçısı Nayan Kalkarni ile birlikte geliştirilmiş bir tasarımdı. Çatının dizaynı, çatıyı yapıdan özgürleştirerek mekana dramatizm katıyor. Ankara'daki Gordion alışveriş merkezi de çok özel bir tasarıma sahip, öyküsünü yerel tarihten ve mimari gelenekten alıyor. Tavanı süsleyen kırmızı şeritler, 4. yüzyıl ortalarında Büyük İskender'in Gordiyon düğümünü bir kılıç darbesiyle çözerek Asya'nın hükümdarı olmasını anlatan yerel söylenceye göndermede bulunuyor. Ana alışveriş mekanında, Hanny Raessens'in son derece çarpıcı bir eseri de yer alıyor. Spiceal Street, İngiltere'de Birmingham'ın tam merkezinde yer alan yaşam dolu bir uğrak yeri. Kısmen kapalı, kısmen açık olan mekan, üç ayrı yapı biriminden oluşuyor. Bunlar, yapının üzerinde asılı duran güçlü bir mimari öğe özelliğine sahip, kurdele benzeri çatı ile görsel olarak birbirine bağlanıyor. Burada yeşil bir duvar, kamuya açık bir sanat galerisi, granit taşından, üzerinde yerel şairler Simon Turner ile Steve Camden'in şiirlerinin yazılı olduğu bir "su duvarı" da yer alıyor.
Chapman Taylor çok çeşitli ülkelerde projeler hayata geçiriyor. Bu ülkelerin yerel kültürleriyle ilgileniyor musunuz?
Bu kültürler Chapman Taylor'ın projelerine yansıyor mu?
İngiltere dışında projeler yapmaya başlamadan önce de, İngiltere'nin çeşitli bölgelerine özgü yerel farklılıkların çalışmalarımıza yansıması, işimizin en önemli özelliklerinden birini oluşturuyordu. Dolayısıyla dünyanın farklı yerlerinde yaptığımız projelerde de, yerel kültürlerden etkilenmemiz mimariye olan yaklaşımımızın doğal bir sonucuydu. Çeşitli ülkelerde bir bölgenin kendine özgü özelliklerini daha iyi anlayabilmemize yardımcı olan yerel tasarımcıların görev yaptığı yerel mimari bürolar açmamızın bir nedeni de budur. Farklılıklar işimize, yalnızca görsel öğeler üzerinden değil, projenin boyutları, planlanması, rengi ve konstrüksiyonu üzerinden de yansıyor. Örneğin İtalya'da Bolzano'daki Bilim ve Teknoloji Parkı'na, ya da İspanya'da Saragoza'daki Plaza Imperial'e baktığınızda, yalnızca ülkeye değil, aynı ülke içindeki farklı bölgelere özgü farklılıkları da görebilirsiniz. Bu farklılıklar dünyanın her yerinde kendini gösteriyor. Ancak mimarlar olarak bizlerin, bir projeyi üstlendiğimizde, uluslararası deneyimimizi de yaptığımız işe yansıtmamız gerekiyor. Başka bir deyişle biz, "yerel" olan ile "uluslararası" olanı uyum içinde bir araya getirme konusunda uzmanlık kazandık.
Osmanlı mimarisini inceleme fırsatını buldunuz mu?
İstanbul'un hangi yapıları sizi en çok etkiledi?
İstanbul, inanılmaz bir mimari üslup çeşitliliği gösteren, büyüleyici bir şehir. Bunun nedeni tabii ki çok uzun bir tarihe sahip olması ve çok çeşitli kültürlere ev sahipliği yapmış olması, öğrenciyken bir kültür gezisi sırasında İstanbul'a gelmiş, camilere ve diğer tarihi yapılara hayran kalmıştım. Daha sonra birçok kez İstanbul'a geldim ve gördüm ki, bu görkemli yapıların yanı sıra kenti benzersiz kılan başka özellikler de var. Bunları şöyle sıralayabilirim:
Kentsel çevrenin hayat dolu çeşitliliği, gürültüler ve trafiğin yarattığı kaos. İnanılmaz coğrafi formlar. Derin kazı yerleri, dik yamaçlar üzerine kurulmuş binalar. İnanılmaz güzellikte yemekler ve devasa büyüklükte bir nüfus. Hem iyi, hem de kötü, sonsuz çeşitlilikte farklılıklar gösteren öğeler, İstanbul'a dünyanın belli başlı kentlerinden biri ve mutlaka gidilip görülmesi gereken bir yer olma özelliği kazandırıyor.
42 Maslak tasarımı hangi sanatsal etkiler altında doğdu?
42 Maslak'ın bulunduğu yere ilk gittiğimizde, dik yamaçlar ve çevresi nedeniyle manzara iç karartıcıydı. Ayrıca arazi sahibi karma kullanım ve çok çeşitli aktivitelerin bir arada olması konusunda son derece iddialıydı. Aslına bakarsanız ilk master plan, mekan, özellikler ve müşterinin iddialı vizyonu nedeniyle çok kısa sürede hazırlanmak zorunda kaldı. Ancak o ilk günlerden sonra proje büyük ölçüde gelişim gösterdi, iyileştirmeler yapıldı, ama yine de ilk konsepte bağlı kalındı. Konsept, çok çeşitli öğeleri bir araya getiren, farklı görsel deneyimleri ve tasarım fikirlerini barındıran bir mekan üretmek üzere açık ve kesin çizgilerle belirlenmiş bir planlama ilkesine dayanıyor. Mimari, son derece estetik malzemeler, detaylar ve renklerden oluşan, kesinlikle modern bir görünüme sahip olacak. Her biri farklı şekilde kendini dile getiren ışık, peyzaj ve sanatın mükemmel bir entegrasyonunu sunacağız. Kübik çizgilere sahip, dinamik bir görsel yapı olarak beliren ve mümkün olan en geniş kent panoraması sunacak şekilde konumlandırılmış iki kule, tabii ki, hakim formları oluşturacak. Kentte yer alan çok sayıda yeni, büyük proje arasında karma kullanımlı yapı ihtiyaçlarına kendine özgü bir çözüm getiren 42 Maslak'ın özel bir yere sahip olacağına inanıyoruz. Bu, zamana direnen, bir anlamda yeni bir kentsel sanat yapıtı olma özelliğine sahip, doğal bir canlılığı yansıtan bir yapı olacak.
Yorum Yaz