CE belgesiz binaya denetimler yetersiz kalıyor!
2009 yılında yapılarda kullanılması zorunlu kılınan CE belgeli ürünlere yönelik denetimler yetersiz kalıyor. Emlak sektörü temsilcileri ise, standartlara uymayanların teşhir edilmesini istediler
Bugün 17 Ağustos depreminin 13'üncü yıldönümünde, kâğıt üzerinde kalan uygulamalar depremlerden yeteri kadar ders alınamadığını gösteriyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 2009 yılında yayınladığı 'Yapı Malzemeleri Yönetmeliği'yle yapı malzemelerinde CE belgeli ürünlerin kullanılmasını zorunlu hale getirmiş olmasına rağmen denetim mekanizmaları tam olarak işlevselliğini kazanamadı. Yalıtım uzmanlarının iddiasına göre, maliyetleri düşürmek isteyen bazı müteahhitler merdiven altı üretim yapan şirketlerden edindiği malzemelerle binaları inşa ediyor.
BAKANLIK TEŞHİR ETSİN
17 Ağustos depremini, Japonya örneğinde olduğu gibi çok daha hafif hasarla atlatabileceğimizi söyleyen Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Demir, "Depremden aldığımız dersle, yapı malzemelerinde CE belgeli ürün kullanılması zorunlu hale geldi" dedi.
Bu standartı getirmenin yanında denetim mekanizmalarının da düzgün çalışması gerektiğini vurgulayan Demir şöyle konuştu: "Standardı getirmek her ne kadar doğru ve gerekli bir adım olsa da kontrol mekanizması çalışmadığı sürece kağıt üzerinde kalmaya mahkumdur. Yapı denetimi etkin bir şekilde uygulanmalı, belediyeler ve Bayındırlık Bakanlığı da standart dışı inşaatlara göz yummamalı, hem cezalandırmalı hem de teşhir etmelidir."
Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Karahan ise, binaların zarar görmesindeki en büyük etkenin korozyon olduğunu belirterek, "Doğru ürünle, doğru şekilde yapılan su yalıtımı, binalarımızı kullanım ömrü boyunca korur. Bugün bir yapının kullanım ömrü yaklaşık 50 yıl. Su yalıtımı yapılmayan 10 yıllık bir binanın, deprem olduğunda ayakta kalmasını sağlayacak taşıyıcı sistem yüzde 66 oranında zarar görmüş oluyor."
Sercan Akıncı/ Yeni Şafak
Yorum Yaz