Cushman&Wakefield, yabancı yatırımcıyı çekmek için yol haritası belirledi
Cushman&Wakefield, Ortodoğulu yatırım uzmanları ile Türk gayrimenkul patronlarını bir araya getirdi
Dünyanın en büyük gayrimenkul yatırım danışmanlığı şirketlerinden biri olan Cushman&Wakefield, Ortodoğulu yatırım uzmanları ile Türk gayrimenkul patronlarını bir araya getirdi. Sabah kahvaltısında bir araya gelen gayrimenkul sektörünün önde gelenleri, yabancı yatırımcıyı çekmek için yol haritası belirledi. Soyak, Tahincioglu Holding, Varyap, Ege Yapı, Emlak Konut, GAP İnşaat, Fer Yapı, Naseej, Akasya Yapı, Alarko Holding ve Extensa, başta olmak üzere sektörün önde gelen gayrimenkul geliştiricileri, artık kronikleşen sorunlardan biri olan “Körfez bölgesinden yatırımcı nasıl çekilir” sorusunu masaya yatırdı. Cushman&Wakefield`in düzenlediği sabah kahvaltısında, devlet-özel sektör işbirliklerinin en önemli örneklerini gerçekleştiren Emlak Konut, Bahreyn merkezli gayrimenkul yatırımcısı Naseej Properties, GISP (Gayrimenkul için Strateji Platformu) ve ABD'li NAREIM (National Association of Real Estate Investment Managers) gibi önemli sektörel platformlar ve akademisyenler de bir araya geldi. Kahvaltıda C&W Orta Doğu'dan sorumlu Yatırım ve Sermaye Piyasaları Bölüm Başkanı Yahya Abdulla, katılımcıları bölge yatırımcılarının yatırım stratejileri, getiri beklentileri, coğrafi ve gayrimenkul tercihleri konusunda bilgilendirdi.
İstanbul ve Doha parlayan iki yıldız
Abdulla sunumunda, Körfez ve Arap yatırımcılarının özellikle ofis, konut, perakende ve otel sektörlerine ilgi duyduğunun ve Londra öncelikli olmak üzere Avrupa'nın gelişmiş pazarlarına yatırım yaptıklarının altını çizdi. Abdulla sözlerine şöyle devam etti; “Periyodik olarak bölgenin önemli yatırımcıları ile yapılan görüşmelerde İstanbul ve Doha'nın yükselen iki pazar olarak parladığı ortaya çıktı. Türkiye, özellikle coğrafi ve kültürel yakınlığı, büyüyen ekonomisi, demografik yapısı, doğu ve batı arasında köprü görevi gören pozisyonu ile bölge yatırımcılarının radarında bulunuyor. Tüm bu avantajlarının yanı sıra gelişmiş Avrupa pazarlarına yönelmiş yatırımları Türkiye'ye çekmek için şeffaflığın artırılması gerekiyor.”
Bölgede ülkenin ve pazarın tanıtımının yapılması için özellikle Körfez ve Arap ülkelerinde yer alan yatırımcılar ile sektörü buluşturmaya gayret eden Cushman&Wakefield'in analizine göre; gayrimenkul geliştiricileri, yabancı yatırımcının beklentisini doğru anlamak ve yönetmek zorunda.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Cushman & Wakefield Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Sur, Türkiye'nin gayrimenkul sektörü ile çektiği yabancı doğrudan yatırımın önemli olduğunu ancak bu yatırımın muhakkak artırılması gerektiğini belirterek; “2005'ten bu yana Türkiye'nin çektiği doğrudan yabancı yatırım oranı 140 milyar Dolar. Bunun 30 milyar Dolar'ı gayrimenkul sektörüne yapılan yatırımdır. Bu 30 milyar Dolar'ın da 15 milyar Dolar'ı alışveriş merkezlerine yapılan yatırımlardır. Bu oran, müthiş bir gelişmedir ancak New York, Tokyo, Londra gibi dünya şehirlerinin doğrudan çektiği sermayeye bakıldığında alınacak daha çok yol olduğu ortadadır” diye konuştu. Geçmişe göre daha fazla yatırım çekmek için önemli olanın, ülkeyi ve marka kentleri, güvenli liman haline çekmek, ekonomik ve politik istikrar sağlamak olduğunun altını çizen Sur, İstanbul'un 21'inci yüz yıl kenti ve marka şehir olabilmesi için 3'üncü Köprü, 3'üncü Havaalanı, Kanal İstanbul gibi mega projelerin hızla tamamlanması gerektiğini de vurguladı.
Yorum Yaz