Diyarbakır'da 3. Yapı ve Denetim Sempozyumu başladı!
İnşaat Mühendisleri Odası tarafından düzenlenen 3. Yapı ve Denetim Sempozyumu başladı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yapı İşleri Genel Müdürü Kasım Kayıhan, "Temel hedefimiz doğal afetlere hazırlıklı bir Türkiye için kentsel dönüşüm uygulamaları yapmaktır" dedi.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tiyatro salonunda düzenlenen "3. Yapı ve Denetim Sempozyumu" başladı.
İki gün sürecek sempozyumda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yapı İşleri Genel Müdürü Kayıhan, dünya nüfusunun yarısının kentlerde yaşadığını belirterek, Türkiye'de bu oranın yaklaşık yüzde 70'lere ulaştığını söyledi.
Kayıhan, Türkiye'nin hızla kentleştiğine değinerek, bunun bir yandan plansız kentleşmeye neden olduğunu bir yandan da doğal kaynakların ölçüsüz kullanımına ve çevre kirliliğine yol açtığını ifade etti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2011 yılında bu sorunların ortadan kaldırılması amacıyla kurulduğuna dikkati çeken Kayıhan, şöyle konuştu:
"Bakanlık olarak amacımız şehirlerimizin yaşam kalitesini yükseltmek, yaşanabilir çevre ve marka kentler oluşturmaktır. Doğal afetlere hazırlıklı bir Türkiye için kentsel dönüşüm uygulamaları yapmak temel hedefimiz. Toplumda yaşayan bireylerin en önemli haklarından birisi de barınma hakkıdır. Bu hak Anayasada koruma altına alınmıştır. 1999 Kocaeli ve Düzce depremleri sağlıklı kentleşme ve yapılaşmaya bakışta bir milat oldu. Bu konu ile kanun hükmünde kararname hazırlanarak Yapı Denetleme Kuruluşu oluşturuldu. Sadece denetçinin değil, müteahhitin, şantiye şefinin ve ustanın da sorumluluk bilinci hedeflenmektedir. Bu uygulamalardaki hedefimiz, denetim kavramına farkındalık getirmektir."
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Baydemir de bölgede 30 yıl süren çatışma ortamından kaynaklı Diyarbakır'ın çok ciddi kentsel yaralar oluştuğunu vurgulayarak, son 10 yılda bilimsel ve katılımcı bir perspektifle kentin 30 yıllık gelişim aksının planlandığını dile getirdi.
Son 30 yılda kırsal habitatın boşaltılmasıyla kentin varoşlarının herhangi bir mühendislik hizmeti almayan yapıları bünyesinde barındırdığını anlatan Baydemir, Ulaşım Master Planı ve İmar Master Planı'nın eş zamanlı başlatılmasıyla 2030 yılına kadar Diyarbakır nüfusunun geçireceği bütün evrelerin ihtiyacını karşılayabilecek planlanmış arazi stoku oluşturulduğunu söyledi.
"Diyarbakır'da yapı güvenliğini zorunlu kılan en az 14 mahalle bulunuyor" diyen Baydemir, 14 yerleşim biriminin de çatışma ortamıyla büyüyen ve çarpık yerleşim yeri haline gelen yerlerden ibaret olduğunu kaydetti.
Baydemir, ilçe belediyelerinin de katılımıyla "Yeniköy Sosyal Konutları" adı altında model bir proje hazırladıklarına değinerek, şöyle dedi:
"Bu küçük ama felsefesi büyük bir proje. Dar gelirli, hiçbir geliri olmayan vatandaşa çok düşük bir bedelle konuta erişim hakkı verdik. Bu konutlar Diyarbakır standartlarına göre her türlü imkana sahip. Kentsel dönüşüm ama yerinden dönüşüm. Sağlıksız yapıyı yıkmak, yerine aynı yapıyı vermek. Katılımcı perspektifle, yarışma sonucuyla elde edilen Dicle Vadisi Projesinin orta bölümünün konut rezerv alanı ilan edildi. Sağlıklı bir yapı sürecinin olabilmesi için yerel planlama ile merkezi planlama arasında eş güdümün olması zorunludur."
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Yönetim Kurulu Başkanı Taner Yüzgeç ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığının, son 3 yılda bin 873 inşaat mühendisinin soruşturulmasını istediğini bildirerek, son 3 yılda sistemde yer alan yüzde 20'ye yakın inşaat mühendisinin meslek kurallarına aykırı davrandığının iddia edildiğini söyledi.
Sempozyumda BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ile İMO Diyarbakır Şube Başkanı Turan Kapan ve İMO Ankara Şube Başkanı Selim Tulumtaş da birer konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erhan Karaesmen, yapı denetiminin tarihsel gelişimine ilişkin sunumunu gerçekleştirdi.
Aziz Aslan, Levent Harman/AA
Yorum Yaz