Efsane başkanlar Adana’da belediyeciliği anlattı
Ken Livingstone ve David Miller Adana’da "Dünya kenti nasıl olunur, nasıl yönetilir?" konulu toplantıya katıldı
Londra'nın ilk Mayor'u, İngiltere siyasetinin önemli ismi, efsane Belediye Başkanı Ken Livingstone ile Toronto'nun 62 ve 63. Mayor'u, vizyoner Belediye Başkanı David Miller Adana'da "Dünya kenti nasıl olunur, nasıl yönetilir?" konulu toplantıda, belediye başkanlıkları sırasında başarılarının sırlarının püf noktalarını aktardı. Çukurova Genç İşadamları Derneği'nin (Çukurova GİAD), organizasyonuyla Adana'da belediye başkan adaylarının da katıldığı toplantıda konuşan Miller ve Livingstone, kentin geleceğinin değiştirilmeyecek uzun vadeli planlarla garanti altına alınabileceğini, başkanlar değişse de kenti etkilemeyecek planların hayata geçirilmesi gerektiğini bildirdiler. Daha önce, dünyanın en önemli 2 ekonomistinden biri olan Nouriel Roubini, Almanya eski Başbakanı Gerhard Schröder'i konuk eden Çukurova GİAD'ın Bilgi Güçtür toplantıları, bu kez, Londra'nın ilk Mayor'u, efsanevi Belediye Başkanı Ken Livingstone ve Toronto'nun 62 ve 63. dönem Mayor'u David Miller'in katılımıyla gerçekleşti. HiltonSa Otel'de çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleşen toplantının açış konuşmasını yapan Çukurova GİAD Başkanı Ömer Faruk Sakarya, kente katkı sağlamak, Adana'nın dünya kenti olması amacıyla gündem ile örtüşen programlar yaptıklarını söyledi.
30 Mart'taki yerel seçimlerde Adana'nın belediye başkanı ile meclis üyeleri ile yeni bir dönemin başlayacağını belirten Başkan Sakarya, sıcak seçim gündemi içerisinde Çukurova GİAD'ın sivil toplum örgütü olarak kamuyu bilgilendirmek ve yönlendirmek amacıyla efsane belediye başkanlarının katılımıyla toplantıyı düzenlediklerini söyledi. Adana'nın bazı nedenlerle uzun dönemdir istenen performansı göstermediğini bildiren Sakarya, şöyle dedi:
“Dudaklarda değil akıllarda dünya kenti Adana”
"Adanalılar artık bu durumun son bulmasını istiyorlar. Biz artık (eski görkemli Adana) lafını hiçbir zaman kullanmak istemiyoruz. Biz her zaman (görkemli, dünya kenti, dünyanın en yaşanabilir kenti Adana) söylemlerini kullanmak istiyoruz. Bildiğiniz gibi Çukurova GİAD olarak biz sürekli dünya kenti Adana hayalimizden bahsediyoruz. Hayaller önemlidir. Hayalimiz ne kadar canlı ve hayalimize ne kadar kendimizi bağlarsak, o hayale o kadar sapmaksızın o yolda yürürüz" dedi.
Adana'nın kentin geleceğine de ışık tutacak hayallerini, fikirlerini, projelerini geçen yıl düzenledikleri Hayalimdeki Adana Fikir ve Proje Yarışması ile sorduklarını da hatırlatan Sakarya, "Biz Adanalıların kentlerinde görmek istedikleri, kentlerinde yaşamak istedikleri güzel ve özel ne olabilir, bir dünya kenti olarak Adana'yı Adanalılar nasıl hayal eder diye düşündük ve Hayalimdeki Adana Fikir ve Proje Yarışması yaptık. Gördük ki Adanalı pek çok şey istiyor ve bu istediklerinin de gerçekten şu anda hemen hepsi Adana'da maalesef yok. Adanalı başka şehirlere gitmek istemiyor. Başka şehirlerde bir takım aktivitelere katılmak istemiyor, Adanalılar bunların kentinde olmasını istiyor. Biz dünya kenti Adana'yı hayal ettik ama dünya kenti olmak için tüm kent olarak ortak birliktelik sağlayarak sağlam yürümemiz gerekiyor. Dünya kenti olmaktan bahsetmekle dünya kenti olunmaz. Ben şuna inanıyorum. Adana'nın dünya kenti olması süreci de AB süreci gibi bir süreçtir. Kentimize kazandırılacak her şey çocuklarımız için de kazançtır. Eksiklikleri sorunları gideren vatandaşını çok mutlu eden Adana istiyoruz. Dudaklarda değil, akıllarda, vizyonlarda gelecek planlarında dünya kenti Adana olsun istiyoruz."
Dünyanın dörtyolu
Daha sonra kürsüye gelen Dünya Bankası eski danışmanı da olan, WWF Kanada Başkanı ve CEO'su, dünyanın en önemli metropollerinin üyesi olduğu C40 Cities Climate Leadership Group üyesi olan David Miller, Adana'nın erken sanayileşme tarihi ve ticari rotası olduğunu belirterek, "Bir ulaştırma ağı sağlayabilir, ekonomik değerlerle birleştirebilirseniz başarılı olacaksınız, dünyanın dört yolu olacaksınız" dedi. Bir kentin ekonomik ve sosyal anlamda başarılı olması için çeşitli prensiplere sahip olması gerektiğini vurgulayan Miller, bunlardan birinin globallik, diğerininse proaktiflik olduğunu kaydetti. Toronto'daki göçmenlerin sağladığı ekonomik katkıları globalliğe örnek gösteren Miller, proaktifliğe örnek olarak da kentte yaşayan insanlar ve akademisyenlerin gündemi oluşturduğunu, hükümete ne istediklerini söylediklerini dile getirdi. Toronto'nun en yaşanabilir kentler sıralamasında 8 yıldır ilk 5'de yer almasının, cazibe merkezi haline gelmesinin mimarı olan Miller, vatandaşların da yönetimlerde aktif rol oynamasının önemine dikkat çekti, herkesin toplum ve kent için elinden geleni yapması gerektiğini söyledi.
Miller, belediyecilik hizmetleri sırasında özellikle trafik, sağlık, iklim değişikliği konularında endişeler yaşadıklarını ve bu yönde hizmetler ürettiklerini, küresel ısınmanın da etkileri çerçevesinde özellikle çevreci yaklaşımlara duyarlı çalışmalara yöneldiklerini bildirdi.
Yolsuzluğa karşı şeffaflık ve ombdusman
Şehir yönetiminde karşılaştığı bir yolsuzluğu hatırlatan Miller, şehrin yönetimini şeffaflaştırarak yolsuzluğu önleyebildiklerini ifade etti. Görevli denetçileri daha fazla kontrol etmek için ombdusmanlar görevlendirdiklerini söyleyen Miller, "Kentte büyük yolsuzluk skandalı vardı. Bu olumsuz tabloyu kaldırabilmek ve şeffaf yönetim sergilemek zorundaydım. Bu çok önemli adımdı. İnsanlar hükümete güvenmek zorundaydı. Daha şeffaf ve daha güvenilir olmak için çalıştık" diye konuştu.
Kentte yaşayanlara (Daha fazla vergi ödeyin ve yeni vergileri destekleyin. Biz de size 30 yıldır yapılmayan yatırımlarla şehri daha da güzelleştireceğiz) diye seslendiğini bildiren Miller, konutlara yeni emlak vergileri konulurken, işyeri binaları inşasından alınan vergilerin düşürülerek, büro binalarının inşaatını teşvik ederek, istihdam sağladıklarını , bunun yanı sıra başkanlığı süresince önemli gelişmeler kaydettiklerini aktardı. Miller, eskiden sadece 3 katlı binalar yapılan Toronto'nun, vergi stratejisindeki değişikliklerden sonra inşaat alanında cazibe merkezi haline geldiğinin altını çizdi. İstihdam ve ulaştırma arasındaki verimlilik bağlantısına da dikkat çeken Miller, belediyelerin arazilerini nasıl verimli kullanacağı hakkında planlarının çok zaman öncesinden yapılmış olması gerektiğini söyledi. Toronto'da insanlara yaşamak istedikleri bölgeleri sorduklarını aktaran Miller, insanların nasıl bir binada yaşadığından ziyade ulaşım şartlarını önemsediklerini bildirdi. Miller, insanların toplu taşıma araçlarını kullanmaya teşvik edilmesi gerektiğini dile getirdi.
Yönetimde başarının şifreleri
Londra'nın ilk Mayor'u, İngiltere siyasetinin önemli ismi olan, şehirlerin geleceği konusunda görüşlerine önem verilen Ken Livingstone ise, Adana'nın her açıdan önemli bir potansiyel taşıdığına dikkat çekti. Belediye hizmeti verilirken başarılı olmanın şifrelerini açıklayan Livingstone, Adana'nın sahip olduğu göl nedeniyle global turizm için stratejik öneminin olduğunu vurguladı, kentin gelişmesi için belediye başkanlığının en az 25 yıl vadeli planlar yapması ve 2-3 yılda bir konsensüs kurulması gerektiğini söyledi. Livingstone, böylece kentin 25 yıl içerisinde nasıl olacağının planlanmış ve belediye başkanı değişse dahi şehir planlarının bozulmadan istikrarla ilerleyebileceğini kaydetti. Bugün stratejik anlamda güçlü olan ülkelerin, gayrı safi milli hasılalarının büyük bir kısmını yeni yatırımlara harcadığını vurgulayan Ken Livingstone, uzun vadeli stratejilere sadık kalınması halinde sonradan görevi devralan yöneticilerin daha istikrarlı çalışabileceğini bildirdi. Çocuk ve gençlerin eğitilmesinin yerel yönetimlerce desteklenmesi gerektiğine de değinen Livingstone, yetenekli insanların Adana'ya çekilmesi ve sonraki nesillerin bu yetenek ve bilgilerden faydalanması gerektiğinin altını çizdi. Livingstone, "Bakın burası çok ideal bir bölge, ideal bir şehir. O kadar büyük potansiyel taşıyor ki çok sayıda insan iyi vakit geçirebilir burada. Ekonominize çeşitlilik kazandırın, yatırım yapın. 100 yılın ortasına kadar en muhteşem şehirlerden biri olabilirsiniz" ifadelerini kullandı.
Londra'da belediye başkanlığı görevine geldiğinde, kentin yıllarca yatırım eksikliğiyle boğuştuğunu söyleyen Ken Livingstone, 20-25 yıllık planlar yaparak kentin başta ulaşım olmak üzere ticari ve sosyal birçok problemlerinin çözüldüğünü kaydetti. Dünyadaki iklim değişikliği ve enerjinin verimli kullanılmasına da değinen Livingstone, karbon emisyonunun 2050 yılına kadar yüzde 80-90 düşmesi halinde bunun yatırım olarak geri döneceğini ifade etti. Livingstone, Londra'da otomobil yerine bisiklet kullanılması, tasarruflu ampuller ve binalardaki ısı yalıtım sistemleri ile sağlanan tasarrufun, kente istihdam ve yatırım olarak geri döndüğüne dikkat çekti.
Konuşmaların ardından Miller ve Livingstone, katılımcıların sorularını cevaplandırdı. Çukurova GİAD Başkanı Ömer Faruk Sakarya, günün anısına Miller ve Livingstone'a, Adanalı sanatçı Mesut Dikel'in özel taş üzerine işlenmiş, üzerinde Türk motifleri desenleri bulunan birer çalışmasını hediye etti.
Yorum Yaz