maritbet girişmaritbet
Erdoğan Bayraktar, Çevre ve Madencilik Sempozyumu’nda konuştu!

Erdoğan Bayraktar, Çevre ve Madencilik Sempozyumu’nda konuştu!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Trabzon’da gerçekleştirilen Çevre ve Madencilik Sempozyumu’nda konuştu

 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Türkiye Çevre Koruma Vakfı tarafından Trabzon'da 3 günlük Çevre ve Madencilik Sempozyumu gerçekleştirildi.

Sempozyumun kapanışına katılan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, sektör temsilcilerine seslenerek; çevreyi koruyarak kalkınma prensiplerini şiar edinmeleri gerektiğini söyledi. Madencilik sektörünün ekonomik kalkınmayı başlatan öncü bir alan olduğunu kaydeden Bayraktar, ÇED kararlarında madenciliğin yüzde 55 ile birinci sırada olduğunu belirterek,  "Madenciliğin Gayri Safi Milli Hasılada oranı ABD'de yüzde 4.2, Kanada'da yüzde 7,5 Türkiye'de yüzde 1,5 gibi düşük bir seviyededir. Bu durum sahip olduğumuz yer altı seviyesi ile kıyaslandığında iç açıcı bir seviyede olmadığımızın göstergesidir" ifadelerini kullandı.

İTHAL KÖMÜR İSTEMİYORUZ

Türkiye'nin kömür madeni konusunda zengin olduğunu hatırlatan Bayraktar, "Bu kadar çok kömür varken enerji üretimi için yurtdışından kömür getirilmesini istemiyoruz. Tassislerde bir sıkıntı var. Kırmadan dökmeden duyarlılık ve talepler devam ederse arkası ve faydası gelecektir. Arsaları arazileri madenleri usulsüz kullanılmamalı. Daha dikkatli gerektiği gibi kullanılması lazım. Bu duyarlılık da oldu" diye konuştu. Sektörü ilgilendiren bir uyarıda bulunmak istediğini söyleyen Bayraktar şöyle devam etti: "Kırma-eleme tesisleri, artık kapalı ortama alınacaktır. 1 Ocak 2013 tarihine kadar bu işlemler bitirilmelidir. Toz çıkaran ünitelerini kapalı ortama almayan müesseseler kapatılacaktır. Bu konuda; çevre duyarlılığımızın gereğini, tavizsiz bir şekilde yerine getireceğimizden de kimsenin şüphesi olmamalıdır.

ÖNCÜ SEKTÖR MADENCİLİK

Bakan Bayraktar, sempozyumu Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü"nün öncülüğünde, madencilik ile ilgili uygulamaların güçlendirilmesi ve geliştirilmesi için gerçekleştirdiklerini kaydetti. Üniversiteler sivil toplum kuruluşları, oda ve birlikler, enstitüler, belediyeler ve özel sektör temsilcileri ile bilgi alışverişinde bulunmak ve madencilik alanındaki yenilikleri mütalaa etmek için bir araya geldiklerini ifade eden Bayraktar, madenciliğin en yüksek katma değer ve istihdam oluşturma kapasitesine sahip sektör olduğunu belirtti. Madenciliğin ülkelerin kalkınmasında stratejik öneme sahip olduğunu vurgulayan Bayraktar, "Madencilik; bir yandan oluşturduğu yüksek katma değer ile, toplumların refah düzeyini doğrudan etkilemektedir. Diğer yandan; sağladığı ham madde, ihtiyaç duyduğu mal ve hizmetler ile de sanayi ve hizmet sektörlerinin gelişmesini temin etmektedir. Gelişmiş sanayi ülkelerinin hemen hepsinde; madencilik sektörü, ekonomik kalkınmayı başlatan, öncü sektör görevini üstlenmektedir" diye konuştu.

KATKI VE DENETİM SÜRECEK

Günümüzde madenciliğin, Gayrisafi Milli Hasıla'daki payının ABD'de yüzde 4,2, Kanada'da yüzde 7,5, Avustralya'da yüzde 8,7 olduğunu ifade eden Bayraktar şöyle devam etti; "Ülkemizde bu oran yüzde 1,5 gibi son derece düşük bir seviyededir. Bu durum, sahip olduğumuz yer altı servetiyle kıyaslandığında, üretimimizin iç açıcı olmadığını göstermektedir.  Bu nedenle, maden kaynaklarımızın sürdürülebilir kalkınma doğrultusunda değerlendirilmesi; önem arz etmektedir. Madenlerin, bulundukları alanda çıkarılma zorunluluğu olduğundan madencilik faaliyetleri; jeolojik yapıyı, yer altı ve yer üstü suyunu, toprak ve bitki örtüsünü doğrudan etkilemektedir. Toz, gürültü, vibrasyon, atık vb. faktörler ile de, çevreye yönelik, dolaylı etkiler oluşturmaktadır. Bakanlık olarak, madenciliğe her türlü desteği ve kolaylığı sağlıyoruz. Ama; bunun yanı sıra, çevre duyarlılığımız açısından da, sektörü gerektiği gibi denetleyeceğiz. Politikalarımızın ana unsuru; kirlenmeyi engelleyerek, çevrenin korunmasını sağlayacak tedbirleri, önceden almaktır"

TÜM İZİNLER ÇED İÇİNE ALINDI

Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de çevre politikasının uygulanmasını sağlayacak en önemli argümanın Çevresel Etki Değerlendirmesi olduğunu belirten Bayraktar, çalışmalarını bu çerçevede sürdürdüklerini belirtti. ÇED kararlarında madencilik sektörünün yüzde 55 ile birinci sırada olduğubu ifade eden Bayraktar, "Tüm sektörlerde olduğu gibi madencilik sektöründe de para kazanmak, değer üretmek elbette önemli; ama aynı zamanda çevreyi ve insanı korumak; ondan daha önemlidir. Çeşitli vesileler ile dile getirdiğiniz sorunlarınızın çoğunu çözdük ve çözülmesi noktasında sizlere destek olduk. Madencilik sektörünün, sorunlarının çözümü noktasında; Bakanlığımızca şunlar yapıldı:

Sektörle ilgili gerekli mevzuat güncellemeleri, sektör temsilcilerinin görüşleri alınarak yapıldı. Sondaj ve krom atıkları ile ilgili sorunlar, Çevre Yönetimi kanalıyla, bir genelge yayımlanarak çözüldü. Taşra teşkilatı ile uygulamada birlikteliği sağlamak için, eğitim çalışmaları yürütüldü. Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu tarafından yürütülen,  madencilik ilgili tüm izinlerin ÇED içine alınması planlamasına destek olundu.

SEKTÖR TEMSİLCİLERİ TRABZON'DA

Trabzon'daki Zorlu Otel'de gerçekleştirilen Çevre ve Madencilik Sempozyuma madencilik, çevre sektöründe faaliyet gösteren birçok firmanın temsilcisi katılarak sektörün ihtiyaçlarını, sorunları ve çözüm önerilerini masaya yatırdı. Türkiye Madencilik Sektörü Başkanar Konseyi Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Kasaboğlu konuşması sonrasında Bakan Bayraktar'a sektöre verdiği destek ve anlayışı dolayısıyla teşekkür ederek bir plaket takdim etti. Toplantıya sempozyumun sponsorlarından olan Koza Altın A.Ş'yi Genel Müdürü İsmet Sivrioğlu ile Genel Müdür Yardımcıları Hayri Öğüt ile Serhan Unurhan temsil etti.

Erdoğan Bayraktar'ın açıklamaları şöyle;

Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız ve Türkiye Çevre Koruma Vakfı tarafından düzenlenen “Çevre ve Madencilik Sempozyumu”na hoş geldiniz, diyor; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

 “Çevre ve Madencilik Sempozyumu”nu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak; “Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü”nün öncülüğünde, madencilik ile ilgili uygulamaların güçlendirilmesi ve geliştirilmesi için düzenlemiş bulunmaktayız.

Bu sempozyumda; Üniversiteler, Sivil Toplum Kuruluşları, Oda ve Birlikler, Enstitüler, Belediyeler ve özel sektör temsilcileri ile, bilgi alışverişinde bulunmak ve madencilik alanındaki yenilikleri mütalaa etmek için bir araya geldik.

Madencilik, sektörler arasında; en yüksek katma değer ve istihdam oluşturma kapasitesine sahip olan sektördür. Ayrıca madencilik, ülkelerin kalkınmasında stratejik öneme sahiptir.

Madencilik; bir yandan oluşturduğu yüksek katma değer ile, toplumların refah düzeyini doğrudan etkilemektedir. Diğer yandan; sağladığı ham madde, ihtiyaç duyduğu mal ve hizmetler ile de, sanayi ve hizmet sektörlerinin gelişmesini temin etmektedir.

Gelişmiş sanayi ülkelerinin hemen hepsinde; madencilik sektörü, ekonomik kalkınmayı başlatan, “öncü sektör” görevini üstlenmektedir.

Günümüzde madenciliğin, “Gayrisafi Millî Hasıla”daki payı; ABD'de % 4,2; Kanada'da % 7,5; Avustralya'da % 8,7'dir. Ülkemizde ise bu oran; % 1,5 gibi, son derece düşük bir seviyededir. Bu durum, sahip olduğumuz yer altı servetiyle kıyaslandığında, üretimimizin iç açıcı olmadığını göstermektedir.  Bu nedenle, maden kaynaklarımızın sürdürülebilir kalkınma doğrultusunda değerlendirilmesi; önem arz etmektedir.

Madenlerin, bulundukları alanda çıkarılma zorunluluğu olduğundan dolayı; madencilik faaliyetleri; jeolojik yapıyı, yer altı ve yer üstü suyunu, toprak ve bitki örtüsünü doğrudan etkilemektedir. Toz, gürültü, vibrasyon, atık vb. faktörler ile de, çevreye yönelik, dolaylı etkiler oluşturmaktadır.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak, madencilik sektörümüze her türlü desteği ve kolaylığı sağlıyoruz. Ama; bunun yanı sıra, çevre duyarlılığımız açısından da, sektörü gerektiği gibi denetleyeceğiz.

Çünkü; çevre politikalarımızın ana unsuru; kirlenmeyi engelleyerek, çevrenin korunmasını sağlayacak tedbirleri, önceden almaktır.

Tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de, çevre politikasının uygulanmasını sağlayacak en önemli argüman, “Çevresel Etki Değerlendirmesi”dir. Yürüttüğümüz çalışmalar, bu değerlendirme çerçevesinde yapılmaktadır.

Bildiğiniz gibi,  madencilik sektörü; çevrenin en önemli aktörlerinden biridir. ÇED kararlarına baktığımızda; madencilik sektörü %55 ile birinci sıradadır. Tüm sektörlerde olduğu gibi madencilik sektöründe de para kazanmak, değer üretmek elbette önemli; ama aynı zamanda çevreyi ve insanı korumak; ondan daha önemlidir.

Çeşitli vesileler ile dile getirdiğiniz sorunlarınızın çoğunu; çözdük ve çözülmesi noktasında sizlere destek olduk. Çevre için, şeffaf bir yaklaşım benimsedik ve daima sektöre açık olduk.

Madencilik sektörünün, sorunlarının çözümü noktasında; Bakanlığımızca şunlar yapıldı:

Sektörle ilgili gerekli mevzuat güncellemeleri, sektör temsilcilerinin görüşleri alınarak yapıldı.

Sondaj ve krom atıkları ile ilgili sorunlar, Çevre Yönetimi kanalıyla, bir genelge yayımlanarak çözüldü.

Zeytin ağaçları ile ilgili sıkıntılar vardı. Bir tane bile olsa zeytin ağacı, maden işletmecisi için engeldi. Bakanlığımızın desteği ile yapılan yönetmelik değişikliği sayesinde, bu sorun da çözüldü.

Taşra teşkilatı ile uygulamada birlikteliği sağlamak için, eğitim çalışmaları yürütüldü.

Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu tarafından yürütülen, madencilik ilgili tüm izinlerin ÇED içine alınması planlamasına destek olundu.

Bu uygulama, madencilik sektörü açısından bir devrim niteliğinde görülmektedir.

Dünya hızla gelişirken, çevre sorunları da zamanla, tüm insanlığı tehdit eder hâle gelmiştir. Çevreyle barışık bir kalkınma anlayışının gerekliliği ortadadır.

Bakanlık olarak, madencilik sektörü açısından da, bu anlayışı benimsiyoruz. Çevre ve insan sağlığı için gereken önlemleri almakta, tereddüt etmedik ve etmeyeceğiz.

Bu noktada da sektörü ilgilendiren bir uyarıda bulunmak istiyorum:

Kırma-eleme tesisleri, artık kapalı ortama alınacaktır. 1 Ocak 2013 tarihine kadar bu işlemler bitirilmelidir. Toz çıkaran ünitelerini kapalı ortama almayan müesseseler kapatılacaktır.

Bu konuda; çevre duyarlılığımızın gereğini, tavizsiz bir şekilde yerine getireceğimizden de kimsenin şüphesi olmamalıdır.

Bu sempozyumda, madencilik sektörü ve çevre konuları üzerinde duruldu.  Sorunlara yönelik çözüm önerileri konuşuldu.

Çalışmalarımızın; sorunları tespiti ve ortaklaşa çözümler üretilmesi hususunda; madencilik sektörümüze ve ülkemize; beklediğimiz faydaları sağlaması dileğiyle, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Yorum Yaz

Benzer Haberler

Erdoğan Bayraktar: Gelişmiş sanayi ülkelerinde ekonomik kalkınmayı sağlayan sektör madenciliktir!
  • 16.11.2012 15:32

Erdoğan Bayraktar: Gelişmiş sanayi ülkelerinde ekonomik kalkınmayı sağlayan sektör madenciliktir!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, maden kaynaklarının sürdürülebilir ...

Erdoğan Bayraktar, Çevre ve Madencilik Sempozyumu’nda konuştu!
  • 16.11.2012 11:30

Erdoğan Bayraktar, Çevre ve Madencilik Sempozyumu’nda konuştu!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Trabzon’da gerçekleştirilen Çevre ...

Erdoğan Bayraktar, Çevre ve Madencilik Sempozyumu’nda konuşacak!
  • 15.11.2012 15:17

Erdoğan Bayraktar, Çevre ve Madencilik Sempozyumu’nda konuşacak!

Erdoğan Bayraktar, 16 Kasım'da Çevre ve Madencilik Sempozyumu'nda konuşacak ...