Erol Kaya: Çevrenin tahribatına izin vermeyeceğiz!
ICCI 2012 - 18. Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı kapsamında “İklim Değişikliği ve Enerji Sektörü” başlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı özel oturumu düzenlendi.
ICCI 2012 - 18. Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı kapsamında “İklim Değişikliği ve Enerji Sektörü” başlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı özel oturumu düzenlendi. Oturum başkanlığını Recydia Genel Müdürü Dr. Oğuz Can'ın yaptığı oturuma A. Yasemin Örücü (Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı), Dr. Davit Robinson (Oxford Institute for Energy Studies), Dr. Adonai Herrera-Martinez (EBRD) ve Johanna Yates (Offshore Wind - Scottish Experience) katıldı
Oturumda davetli konuşmacı olarak katılan TBMM Çevre Komisyonu Başkanı Erol Kaya konuşmasında enerji verimliliği strateji belgesinin yayınlandığını hatırlatarak, 2012 sonrasında karbon piyasasının oluşturulmasında aktif rol oynaması, karbon piyasasına hazırlık yapılması açısından önemli olduğunu belirtti.
Erol Kaya enerji ve çevrenin birbirleriyle paralel, kimi zaman çatışan, karşı karşıya gelen, ama her açıdan hayata öneme sahip iki konu olduğunu sözlerine ekleyerek, “Türkiye'nin bu alanlarda bazı hedefler belirlemiş olması özellikle yeşil büyüme kriterleri doğrultusunda hazırlanan iklim değişikliği, enerji, sanayi, ulaştırma, atık ve iklim değişikliği gibi sekiz başlıktan oluşturmuştur” dedi. Kaya şöyle devam etti:
“Gerek yenilenebilir enerji kaynaklarının 2023 yılındaki toplam enerji içindeki payının yüzde 30'a çıkarılması, mevcut yatırımların rehabilitasyonu, yenilenebilir enerji kaynaklarının ısınma ve aydınlatma gibi alanlarda kullanımı ve yaygınlaştırılması, iklim duyarlı ve enerji verimli binaların oluşturulması hedeflerimizin başında geliyor.
Kamu kurumu ihalelerde çevreci bir bakış ile yeşil ihalelere geçilmesi de gündemde olan önemli bir konu. Mevcut binalardaki 2017 yılına kadar yeni yapılacak binalarda da 2011 ocak tarihinden itibaren enerji kimliği zorunluluğu da önemli bir gelişmedir.”
Dün HES'lere karşı olanlar çıkanlar bugün RES'lere karşı
Erol Kaya ayrıca STK'ların bir kısmı yeni nesil dahi olsa termik santrallerin yapımına karşı çıkarak, yenilenebilir enerjinin yenilenmesini isterken aynı bölgedeki bazı STK'lar ise doğayı tahrip edeceğini iddiası ile rüzgar santrallerine karşı çıktıklarını söyledi. “Dün HES'lere karşı çıkanlar bugün RES'lere karşı çıkıyorlar” diyen Kaya, hem TBMM, hem de hükümet olarak çevrenin korunması ile kalkınmanın bir arada yürütülebileceğine inandıklarını kaydetti. Çevrenin korunması ile kalkınma arasındaki hassas ilişkinin tesis edilmesinin önemine vurgu yapan Kaya, “Kalkınma için çevrenin fütursuzca tahribine razı olmayacağız, hayatın olağan akışından kopup bir çevre fetişizm ile gelişmenin, büyümenin gerçekçi olmadığını biliyoruz. Gelecek nesiller için bu hassas konuda hep birlikte düşünmeli, tartışmalı ve ortak bir noktada buluşmalıyız” dedi.
Recydia Genel Müdürü Dr. Oğuz Can ise konuşmasında Afrika'dan gelen kum fırtınası, Elazığ'da yaşanan fırtına, aşırı yağışlar, rejim değişiklikleri artık Türkiye'yi de etkilediğini söyledi. Elektrik konusunun enerji sektörü içinde en önemli parametrelerden biri olduğunu hatırlatan Can, “Dünyada yedi milyar civarında insan yaşıyor. 2035 yılında bu sayı dokuz milyara çıkacak. 1.6 milyar insanın elektriği hala yok. Bu insanlar da 2040 yılında elektriğe ulaşacak. Dünya giderek elektrikleniyor, tüketim artıyor bu açıdan da elektrik piyasasının mekanizmalarının düşük karbon çalışmalarına yönelmesi için nasıl bir sinyal alması gerekir? Türkiye açısından da teşvik mekanizmaları, yenilenebilir enerji ve düşük karbon enerjilerine doğru akışı sağlıyor. Ama bu tür paylaşımların da giderek artırılması veya yatırımlar üzerindeki hükümet önlemlerinin artırılması gerekiyor, İngiltere örneğinde olduğu gibi” dedi.
Yenilebilir enerjiye ETKB'dan destek
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan A. Yasemin Örücü de Türkiye'nin 2010 yılı emisyonu yüzde dokuz artışla 402 milyon tona ulaştığını, bu rakamın 1990'daki 187 milyon ton değerindeki yıllık ortalama yüzde 3.7 artış olduğunu anlattı. Kuraklık olan 2007 yılında elektrik sektörü sera gazı emisyonlarında yüzde 17.65 artış gösterdiğini sözlerine ekleyen Örücü, “Kriz etkisi olmayan yıllarda ortalama yüzde yedi artış göstermiştir. Kurulu güç bir önceki raporlara yılına göre yüzde 11 artış göstermiş, sektör emisyonları ise yüzde 9.6 oranında artmıştır. Yenilenebilir kaynaklarda üretimi yüzde otuz artırmak için yatırımları yüzde 60 artırmak gerekiyor. Ancak uzun vadede çevre ve kaynak kullanımı konusunda avantajlı yenilenebilir enerji olarak gözükmektedir. Enerji verimliği uygulamaları için ETKB tarafından verilen teşvik miktarını 2015 yılına kadar yüzde yüz artırmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
Elektrik petrolün yerini alacak
Oxford Institute for Energy Studies kuruluşundan Dr. Davit Robinson konuşmasında İngiltere'de yatırım kararlarını hükümetin kontrol ettiğini, yeni politikaların iklim değişikliği kriterlerine göre belirlendiğini ve bu politikaların belirlenmesinde Avrupa Birliği'nin lider rolü oynadığını söyledi. İngiltere'nin 100 - 200 milyar Sterlinlik yatırımlar yaptığını, elektrik enerjisinin petrolün ve doğalgazın yerini alabileceğini ifade eden Robinson, İngiltere'nin mevcut tüm tesislerini kapatarak onun yerine sıfır emisyonlu tesisler açacağını aktardı.
EBRD İklim Değişimi Baş Müdürü Dr. Adonai Herrera-Martinez konuşmasında Türkiye'de GSMH'da çok hızlı bir büyüme olduğunu, buna bağlı olarak enerji talebinin de arttığını hatırlattı. Herrera-Martinez rekabeti artırarak emisyonları düşürmek için Türkiye'de çalışmalar yaptıklarını söyleyerek, yüzde 14 oranında bir karon emisyonu azaltmayı başardıklarını anlattı. Bu sayede yılda 3 milyar dolar seviyesinde de tasarruf edildiğini ifade eden Herrera-Martinez, “Endüstri ve inşaat zaten enerjinin yüzde 70'ini alıyor, bu alanda tasarruf yapılabilir. Ülkede çok büyük bir potansiyel var. Rotor Rüzgar Çiftliği, Türkiye'de ilk yaptığımız 135 MW kapasiteli bir çiftlik. Ayrıca iki tane benzer çiftlik üzerinde çalışıyoruz. Bu sayede gaz ve elektrik tüketimi azalabilir. Bunlarda emisyon azaltmak mümkün” dedi.
Yorum Yaz