Ev alımında lokasyon öne çıktı, tercihte kadın onayı önemli
Ev alırken tüketicilerin ilk dikkat ettikleri şey şüphesiz konutun lokasyonu
Ev alırken tüketicilerin ilk dikkat ettikleri şey şüphesiz konutun lokasyonu. Tüketicilerin hayat standartları, iş ve sosyal çevreleri ve tabi bütçeleri konutun lokasyonunu belirlemede etken oluyor. Depreme karşı yapıların sağlamlığı da 1999 depreminden sonra tüketicilerin en duyarlı oldukları konuların başında geliyor. Markalı projelerin özellikle rağbet görmesinin arkasında bu güven endişesi yatıyor. Projenin mimari özellikleri ve sahip oldukları konsept de tüketicinin aynı lokasyonda markalı projeler arsındaki seçimini belirliyor. Tüketiciler ev alırken kararı genelde karı-koca birlikte veriyorlar ama kadının onaylamadığı evi erkeğin alma şansı yok denecek kadar azken erkeğin onaylamadığı evi kadın beğenmişse kocasına aldırabiliyor.
Beylikdüzü pahalandı
İstanbul'da 2012'nin ilk çeyreğinde alıcılar tarafından ilgi gören yerlerle ilgili bilgi veren Arthur&Miller Real Estate Kurumsal İletişim ve Franchise Koordinatörü Gül Toksoy, şöyle konuştu: "Avrupa Yakası'nda en çok Beylikdüzü ve Esenyurt bölgesi geçen yıl olduğu gibi bu yıl da öne çıkıyor. Hem yatırımcılar, o bölgelerde proje yapmak için çabalıyor, hem de alıcılar dairelere bakıyor. Bölgede son 2 yıl içerisinde hem satılık hem de kiralık fiyatlarında yükseliş gözlemliyoruz. Metrobüsün bölgeye kadar uzanması özellikle Beylikdüzü'nü iyice ön plana çıkardı. Anadolu yakasında ise Dragos Maltepe sahil ile E5 arasını, Kurtköy ve Sancaktepe'yi söyleyebiliriz. Bu gelişmelerde, ulaşımdaki gelişmeler ile birlikte büyük inşaat firmalarının bu bölgelerde konsept projeler geliştirmelerinin de etkili olduğu söylenebilir.
Avrupa Yakasında Esenyurt, Beylikdüzü, Bahçeşehir, Kemerburgaz, Göktürk, Zekeriyaköy; Anadolu Yakasında Ataşehir, Ümraniye, Kartal-Maltepe, Kurtköy, Sancaktepe en çok tercih edilen yerler."
Mutlu olacakları evi alsınlar
Toksoy, şöyle devam etti: "Yatırımcılar için rayici oturmamış bölgeler uygunken ki buna yukarıda saydığımız bölgeleri dahil edebiliriz, oturumcular için bölgenin mevcut ulaşım şartları öncelikli olarak önem kazanıyor. Biz Arthur&Miller Real Estate olarak, mevcut ihtiyaçları doğrultusunda bölgelerini belirlemiş olarak gelen oturumculara ihtiyaç ve bütçelerine uygun optimumum çözümü üretirken, yatırımcılara, beklentileri ve yatırım alışkanlıklarına uygun hizmet sunuyoruz. Herkesin ihtiyacına göre daire bulmak önemli olan. Alıcılar sırf ucuz diye, işine yakın diye, mutlu olamayacağı bir evde oturmamalı."
2011'de beklentilerin üzerinde büyüyen Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden olan inşaat sektörü yüzde 22'lik bir büyüme gerçekleştirdiğini belirten Gül Toksoy, "İnşaat sektörüne paralel olarak gayrimenkul de 2011'i hareketli geçirdi. 2012 yılının ilk çeyreğinde ise aynı hareketliliği sektör hissedemedi. Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgenin siyasi konjonktürünün yatırımcıları tedbirli davranmaya yönlendirdiğini, bununla birlikte kullanıcı mal sahiplerinin (owneroccupiers) satın alma ve kiralamalar ile sektörü ayakta tuttuğunu söyleyebiliriz. 2013-2014 yıllarında ise sektörde ekonomiye paralel olarak yeniden istikrarlı bir büyüme sürecine geçileceği öngörülüyor. Ancak bu yılla ilgili öngörüler, genellikle mayıs ayından itibaren, inşaat şirketlerinin başlattığı kampanyalarla birlikte işlerin açılması. Bayilerimize gelen müşteri sayılarında bizler de artışlar görüyoruz" dedi.
Fiyatlar son 2 yılda arttı
İstanbul'daki konut fiyatları ile ilgili bilgi veren Gül Toksoy, "İstanbul genelinde geçtiğimiz 2 yılda belirli oranlarda artışlar oldu. Global kriz boyunca sabit kalan hatta gerileyen satış ve kiralama rakamları dengeye oturdu da diyebiliriz. Beylikdüzü'nde ise yüzde 20'ye varan ciddi fiyat artışları oldu. Metrobüs ile ulaşımın ciddi oranda rahatlayacağı bölge bize ulaşım avantajının konut fiyatlarındaki etkisini bir kez daha gösterdi. AVM'ler bulundukları bölgede şüphesiz konutlar açısından bir cazibe yaratıyor. Fakat konut fiyatlarım öncelikli etkileyen faktör ulaşımdır yani lokasyondur. AVM'ler yapılırken de zaten ulaşımı kolay, merkezi yerler tercih ediliyor. AVM sayısı çok fazla olan bölgelerde bir çok AVM ya kapandı yada "pasaj-çarşı" havasına girdi. Genelde bakıldığında kullanım alam büyük olan AVM'lerin şansının daha fazla olduğunu görüyoruz. Başka bir deyişle büyük balık küçüğünü yutuyor. Yeni açılan bir AVM ciddi oranda bölgedekilerden daha büyükse eskilerin pastasının büyük bölümünü alıyor" diye konuştu.
Kütahya'da ağır hasarlı işyerlerine kredi desteği!
Vali Yardımcısı Mustafa İngenç, 5,9'luk depremde, köy ve beldelerde dahil olmak üzere Simav'da işyeri ve ahırları ağır hasar gören hak sahiplerine devletin kredi desteğinde bulunacağını söyledi.
Simav'da gerçekleştirilen Deprem Bilgilendirme Toplantısı'nda konuşan Kütahya Vali Yardımcısı Mustafa İngenç, "İlçe merkezindeki işyerleri ağır hasar gören vatandaşlara ilçe merkezinde 50 bin, köy ve beldelerde 15 bin TL kredi verilecek. Yararlanmak isteyen vatandaşlar, belediyelerden alacakları inşaat ruhsatları ve varsa işyerinin tapusu ile birlikte Kütahya İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü'ne (AFAD) müracaatta bulunabilecek" dedi.
Güçlendirme kredisi Ağır hasarlı konut sahiplerinin kredi kapsamının dışında tutulduğuna vurgu yapan İngenç, "Devlet ağır hasarlı konut sahiplerine TOKİ vasıtasıyla ev yaparak teslim ediyor. Onlar yasalar kapsamında söz konusu kredinin dışında tutuluyor" diye konuştu.
Simav ve bölgedeki yerleşim birimlerindeki orta hasarlı hak sahiplerine 15 bin TL güçlendirme kredisi verileceğini de hatırlatan İngenç, "Güçlendirme kredisinden yararlanmak isteyen vatandaşlarımız yasal süreçte güçlendirme projesi ve belediyelerden alacakları ruhsat ile birlikte AFAD Kütahya İl Müdürlüğü'ne başvurması gerekiyor" diye konuştu.
Konutların inşası başlıyor
5,9'luk depremin ardından Simav, Pazarlar, Şaphane ve Hisarcık ilçelerinin afete bölgesi ilan edildiğine dikkat çeken İngenç, "Kanun kapsamına alınan bu yörelerimizdeki köy ve kasabalarda mülkleri ağır hasar gören hak sahibi vatandaşlarımızın konutlarını İl Özel İdaresi yapacak. Konut alanlarının zemin etüdü çalışmaları devam ediyor. Bu haktan yararlanmak istemeyenlerin en geç 24 Mayıs'a kadar taleplerini AFAD Kütahya İl Müdürlüğüne bildirmeleri gerekiyor" dedi. İngenç, köy ve kasabalarda ağır hasar gören konutların yıkımının yakında başlayacağım da sözlerine ekledi.
Uygun ödeme seçenekleri
İnşaat sektörünün hızla büyümesinin ve proje arzlarının, beraberinde rekabeti de getirdiğini anlatan Gül Toksoy, şunları söyledi: "Rakip projeler arasından sıyrılabilmek, fark yaratabilmek için inşaat firmaları iki konuya yoğunlaşıyorlar. İlki, farklı, daha önce yapılmamış konseptlerde projeler üretmek. Amaç her zevke ve ihtiyaca uygun konut sunabilmek. İkincisi, ödeme seçeneklerini çeşitlendirmek. Amaç her gelir grubuna uyabilecek ödeme çözümleri en sunmak."
Mert Temizkan/Hürriyet
Yorum Yaz