Gayrimenkul Zirvesi'ne Aziz Torun’un araştırması damga vurdu
Gayrimenkul Zirvesi’nin 13.sü bugün Four Seasons The Bosphorus’da gerçekleştirildi. GYODER Zirvesi'ne Aziz Torun’un açıkladığı sektör araştırması damgasını vurdu
Gayrimenkul sektörünün önde gelen derneği GYODER, Türkiye gayrimenkul sektörünün gündemini belirleyen en önemli platform olan Gayrimenkul Zirvesi'nin 13'cüsünü “Zirve Burası” konsepti ile 10 Aralık 2013 tarihinde Four Seasons The Bosphorus'da gerçekleştirdi. Zirvenin açılış konuşmasını gerçekleştiren GYODER Başkanı Aziz Torun, "Gayrimenkul, Türkiye'nin en önemli zenginliği" diye söze başlarken, sektörün Türkiye ve dünya ekonomisi için taşıdığı anlama da değindi. GYODER Başkanı Torun, tarihte ekonomilerin zor zamanlarında her zaman yol açan sektörün gayrimenkul olduğunu vurguladı. Gayrimkenkulün değerlendirilmesi için artık sürecin uygun olduğunu belirten Torun, sözlerine şöyle devam etti: "Gayrimenkul, Türkiye için önemli bir zenginlik. Bugüne kadar değerlendirilmedi fakat artık süreç buna uygun. Türkiye'de artık siyasi istikrar var. Herkes madenini, zenginliğini ve elindeki birikimini satar. Türkiye'nin gayrimenkul varlığı da bizim en önemli zenginliğimiz. Bunu ihraç ederek döviz geliri sağlamalıyız. Marka şehirler ve makro projeler geliştirmeliyiz. ABD'nin marka değeri 18 trilyon dolar, Çin'in 6 trilyon dolar, Türkiye'nin ise 688 milyar dolar. Biz dünyada ekonomik büyüklük olarak 18. sıradayız. Marka şehirlerle biz de değerimizi yükseltmeliyiz."
GYODER Başkanı Torun, gayrimenkul araştırma sonuçlarını değerlendirdi
GYODER Zirvesi, gayrimenkul sektörünü bir araya getiren önemli bir zirve. Sektör üzerine birçok araştırma, çalıştırma yapılıyor. Biz de bu çerçevede İstanbul gayrimenkul araştırması yaptık. Araştırmaya 5 bin kişi katıldı. Bunlar 35 ile 55 yaş arası, 4 bin lira üzeri hane geliri olan ve ağırlıklı olarak erkek denek grubu. Çünkü bunlar gayrimenkul almaya en uygun profil.
Aziz Torun yapmış olduğu araştırmanın sonuçlarını şu sözlerle açıkladı
“Gayrimenkul, Türkiye'nin lokomotif sektörüdür ve Türk ekonomisinin önünde büyüyor. Araştırmaya katılan deneklerin yüzde 75'iev sahibi, yüzde 56'sı ikinci evini almak istiyor ve hazırlık yapıyor. Bu insanlar sektöre güven duyuyor ama bunun devam ettirilmesi gerekiyor. Konut alımında ulaşım, sosyal çevre, otopark ve sosyal donatı alanmları insanların dikkat ettikleri konuların ilk sıralarını oluşturuyor. Biz dernek olarak bu konuda tüketicileri uyarmak ve aldanmalarını önlemek için kitapçıklar hazırladık ve dağıttık.“
Depreme de önem verildiğini vurgulayan Torun, “Depreme de önem veriliyor fakat insanlar deprem önemlerini olmazsa olmaz gördükleri için 8. sıraya yerleştiriyorlar. Çünkü denekler depreme dayanıklı bina yapılmasının zaten gerekli olduğunu, bunun ayrıca para ödemeleri gereken bir şey olmadığını düşünüyor" diye konuştu.
Mütekabiliyet konusuna da değinen Torun, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın açıklamalarına göre 10 ayda 21 bin konut satıldığını dile getirdi. Torun, son 10 aylık dönemde yapılan satışlarla yabancıların payının yüzde 2'den yüzde 6'ya çıktığını ifade etti. Sözlerine yabancıya konut satışıyla devam eden Torun, “GYODER, yabancıya gayrimenkul satışını destekliyor. Bütün sivil toplum kuruluşları ve dernekler de desteklemeli. Hiçbir insan, sektör hiçbir şey rakipsiz değildir, bunu bilmeli bu gerçekle hareket etmeliyiz“ dedi.
Yapılan araştırmaya göre deneklerin yüzde 65'inin yabancıya gayrimenkul satışına iyi gözle bakmadıklarını, vatan toprağının satıldığını düşündüklerini söyleyen Aziz Torun, bu algının yanlış olduğunu ve değiştirilmesi gerektiğini belirtirterek, “Bina alanları, arsa payları çok küçük. Arsa alanları 30 hektarın üzerine çıkamıyor ve aldıkları arazilerin üzerine iki yıl içinde proje geliştirmek zorundalar. Bu konuda da insanların algısı düzeltilmeli” şeklinde konuştu.
Raporun tamamını görmek için tıklayın
Hüseyin Belibağlı-Ayşe Özlem Kuruca/Emlaktasondakika
Yorum Yaz