IFC için Ağaoğlu Şirketler Grubu'nun binasında toplantı yapıldı
Avrupa Ekonomi Basını Birliği’nin (EBP) Genel Kurulu İstanbul'da gerçekleştirildi
Genel Kurul'un ardından İstanbul Finans Merkezi'nin (IFC) desteğiyle düzenlenen gala yemeğinde "Avrupa Yılın Yöneticisi Ödülü" takdim edildi. EBP Genel Başkanı Gabriele Capolino, kuruluşundan bu yana Avrupa'da birlik ruhunu destekleyen EBP'nin Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğinden ve ekonomik entegrasyonundan yana olduklarını söyledi. Türkiye'nin ekonomik başarılarını öven Capolino, İstanbul Finans Merkezi çalışmalarını da Avrupa ile Türkiye arasındaki ilişkileri daha da geliştirecek ve derinleştirecek bir proje olarak gördüklerini ve desteklediklerini kaydetti. İstanbul Grand Trabya Oteli'nde düzenlenen toplantıda, Capolino'nun kürsüye EBP toplantısının onur konuğu olarak davet ettiği Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye ekonomisini, Avrupa'nın hala tam olarak sıyrılamadığı son krizden koruyan stratejinin ayrıntılarını anlattı. Türkiye'nin AB üyelik hedefine sıkı sıkıya bağlı olduğunun ve yeni fasılların açılmasını beklediğinin altını çizen Babacan, “Bazen yayınlanan raporlara kızıyoruz, eleştirilere tepki gösteriyoruz ama bu eleştirilerden faydalanıyoruz” dedi.
Avrupa Ekonomi Basını Birliği'nin İstanbul'da gerçekleşen toplantısının katılımcılarına, İstanbul Finans Merkezi çalışmalarıyla ilgili, projenin altyapı çalışmalarını üstelenen Ağaoğlu Şirketler Grubu'nun binasında brifing verildi. Avrupalı ekonomi gazetecileri, brifing sonrasında İstanbul Finans Merkezi'nin Ataşehir'deki inşaat alanına da giderek burada incelemelerde bulundu ve inşaat çalışmalarını izledi.
"Ekonomide güven kilit unsur"
Başbakan Yardımcısı Babacan, konuşmasında Avrupa Birliği'ni son 100 yılın en önemli barış projesi olarak tanımladı. Birliğin demokrasi, insan hakları, emek ve sermayenin serbest dolaşımı prensipleri üzerine kurulduğunu ancak çekirdeğin ekonomi olduğunu anlatan Babacan, yaşanan son krizde denetim ve yaptırım süreçlerinin öneminin ortaya çıktığını anlattı. Türkiye ekonomisinin ise krize finansal ve ekonomik reformlarını yapmış olarak girdiğini, bu sayede krizden etkilenilmediğini söyleyen Babacan, ekonomi politikalarında güvenin anahtar önemde olduğunu vurguladı ve “Yapısal sorunlar ancak uzun vadeli hedefler ve güçlü bir liderlikle aşılır. Tüketici, finansal yapı, yatırımcılar geleceğe güvenmezse ne yaparsanız yapın ekonomik başarı yakalayamazsınız” dedi.
"Evet, gelişiyoruz ama..."
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan Türkiye'nin AB üyeliği hedefine verdiği önemi vurgulayarak insan hakları, demokrasi ve enerji gibi yeni fasılların açılmasının beklendiğini söyledi. Babacan, Avrupa basınının temsilcilerine şöyle seslendi: “Ülkem büyük bir değişim geçirdi. Özgürlükleri, insan haklarını, hukuk sistemini geliştirmek için birçok reform yaptık. Bir ülkenin geldiği noktayı belirlemek için bir kriter, norm gereklidir. Evet gelişiyoruz ama yeterince iyi miyiz? AB projesi bizim için bu noktada kendimizi ölçebilmemiz için çok önemli. Bazen kızıyoruz yayınlanan raporlara, bazen reaksiyon gösteriyoruz eleştirilere ama faydalanıyoruz, eksiklikleri gösteriyor. Eğer raporlarda hata varsa, düzeltilmesini istiyoruz. Ne zaman üye oluruz bilmiyoruz ama Türkiye, AB yolunda. İleriye bakıyoruz ve ilerliyoruz.”
“Büyüme ama nasıl?”
Dünya ekonomik krizinde en kötünün geride kaldığını, bugün gelişmekte olan ülkelerin gücünün arttığını anlatan Babacan, hızlı büyümek isteyen şirketlerin önümüzdeki dönemde daha fazla gelişmekte olan ülkelere yatırım yapacağını öngördü. Türkiye'nin tüketimle değil ihracatla büyüme stratejisini uyguladığını ve bunda da başarılı sonuçlar almaya başladığını, ihracat ve cari açık rakamlarını vererek ortaya koyan Ali Babacan, Türkiye büyümesinin kamu değil özel sektör kaynaklı olduğunu, üçüncü havalimanı, otoyol gibi yeni projelerin de özel sektörce üstlenildiğini ifade etti.
Babacan artık gelinen noktada büyümenin sürdürülebilirliğinin tartışılması gerektiğini söyledi. Babacan şöyle konuştu: “Büyüme ama nasıl? Artık büyümeye kantitatif değil kalitatif olarak da bakmalıyız. Büyümenin finansal sürdürülebilirliği, çevresel sürdürülebilirliği, sosyal ve altyapısal sürdürülebilirliği konuşulmalı.”
“İstanbul dünya şirketlerine üs"
"İstanbul'un şirketler için çok önemli bir üs haline geldiğine" dikkat çeken Babacan, "Çok uluslu birçok firma sadece Türkiye'ye yönelik bölgesel hedeflerle iş yapıyor. Örneğin, Microsoft ve Intel'in Türkiye'deki ofisleri 70'den fazla ülkeyi kapsıyor. Coca Cola Türkiye'den 93 ülkeyi koordine ediyor. Bütün bunlarda bugün aramızda olan Sayın Hamdi Topçu'nun yönetim kurulu başkanlığını yaptığı Türk Hava Yolları'nın çok önemli bir katkısı var. THY bugün 105 ülkeye uçuyor. Keza, çok önemli büyüme fırsatları sunan Afrika ile siyasi ve ekonomik ilişkilerimizi son dönemde ciddi biçimde geliştirdik" diye konuştu. EBP gala yemeği Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın konuşmasının ardından verilen “Avrupa Yılın Yöneticisi” ödül töreni ile sona erdi.
Dünya
- Etiketler:
- IFC
Yorum Yaz