İMSAD 2015 yılına kadar yüzde 12’lik büyüme hedefliyor!
İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Bilmaç, 2015 yılına kadar yüzde 12'lik bir büyüme hedefi belirlediklerini ifade ederek, 2013 yılından sektör olarak umutlu olduklarını söyledi.
İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Bilmaç, 2015 yılına kadar yüzde 12'lik bir büyüme hedefi belirlediklerini ifade ederek, 2013 yılından sektör olarak umutlu olduklarını söyledi.
İMSAD'ın ''Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantısı''nın ilk bölümü olan, ''Türk inşaat sektörünün 2013 yılı öncelikleri ve hedefleri'' başlıklı toplantıda konuşan Bilmaç, aralık ayından bu yana yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
Bilmaç, 2012 yılında yaşanan gelişmelere değinerek, şunları ifade etti:
''Çeşitli fırsatlarla ülkemizde ekonomik büyümede lokomotif sektör olan ve istihdam yaratan inşaat sektörünün son dönemdeki görünümünün olumlu olmadığına ve bir ivme kaybı yaşandığına yılın sonlarına doğru dikkati çekmiştik. 2012 yılı ilk 9 ayı sonunda Gayrisafi Yurtiçi Hasıla'daki (GSYİH) yüzde 2,6 büyümeye karşın inşaat sektörü büyümesi yüzde 1,0 ile kısıtlı kaldı. Henüz son çeyrek verileri açıklanmamış olsa da yılı yüzde 0-1 arasında, büyüme diyemeyeceğimiz ve en önemlisi beklentimiz olan yüzde 5-7 büyümeye gore çok farklı bir durumda tamamladık. Diğer taraftan 2012 yılı büyüme açısından alt sektörlerimiz arasında çok farklılıkların görüldüğü bir yıldı.''
İnşaat malzemesi sanayisindeki 35'ten fazla alt sektörde belirli sektörlerdeki büyümenin hedeflere uygun gerçekleştiğini, bazı sektörlerde ise daralmanın söz konusu olduğuna işaret eden Bilmaç, ''Yılın genelinde beklendiği ölçüde gerçekleşmeyen özel sektör yatırımları zayıf büyümenin bize göre önemli bir nedeniydi. Bunun yanında kentsel dönüşüm projesinin hazırlık aşamasında olmasını, tadilatları erteleten beklenti ortamını, ihracatta yaşanan zorlukları ve riskleri de unutmamak gerekiyor'' dedi.
Sektörün en güçlü yanlarından biri olan istihdama katkının, yılın son çeyreğinde yüzde 7,4'e yükseldiğinin de altını çizen Bilmaç, şöyle devam etti:
''Enerji maliyetlerinin yüksekliği, politik riskler, ihracat pazarlarında daralma, yeni strateji ve yasaların uygulamaya dönüşü beklentisinin yarattığı yatırımların ertelenmesi ve her zaman olduğu gibi haksız rekabet konuları 2012'nin başlıca sorunları olarak belirginleşti. İnşaat malzemelerine baktığımızda her şeye rağmen bugün bölgemizde üretim üssü pozisyonumuzu sürdürüyoruz. Ülkemizde pek çok kaliteli ürünü yeterli kapasitede Avrupa ve dünya standardında üretim kabiliyetimiz bulunuyor. 2012 yılında inşaat malzemesi üretiminin toplam ihracattaki payı yüzde 12-14 mertebesinde gerçekleşti.''
İhracatın ithalatı karşılama oranının ise yüzde 250 ortalamayla gerçekleştiğine işaret eden Bilmaç, bazı aylarda bu oranın, yüzde 300'e çıktığını söyledi.
Bilmaç, inşaat malzemesi sanayisinin 2012 yılında toplam ihracatının yüzde 45 gibi bir oranını Orta Doğu Bölgesi'ne gerçekleştirdiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:
''Ortadoğu, ihracat açısından bizim sektörümüz için son derece stratejik bir bölge olma değeri taşıyor. Irak yine ihracat pazarları arasında birinci sırada yer alıyor. Ancak diğer bir yandan inşaat malzemesi ihracatı açısından Çin bir tehdit gibi gözüküyor. Türkiye'nin inşaat malzemesi ihracat sıralamasında Çin 58'inci sırada ancak buna karşın Türkiye'nin inşaat malzemesi ithalatında Çin birinci sırada yer alıyor. Son yıllarda başlattığımız ihracatta sektörel rakamları konsolide ettiğimizde inşaat malzemeleri sektörümüzün 2012 yılını 20 milyar dolara çok yakın gerçekleşen toplam ihracatla lider tamamladığını görüyoruz.''
Türkiye'nin, dünyada ilk beş ülke arasında yer aldığı Türk inşaat malzemesi sanayisinde 2015 yılına kadar ortalama yüzde 12'lik bir büyüme hedeflediklerini belirten Bilmaç, ''2013 için beklentilerimiz pozitif. 2013 yılında her ne kadar iç talebe dayalı bir büyüme hedeflense de sektörümüzde ihracatta da ivmelenmenin devam edeceğini tahmin ediyoruz'' dedi.
''Kentsel dönüşümün topyekun bir seferberlik gibi ele alınmasını önemsiyoruz''
Bilmaç, 2013 yılı için açıklanan yüzde 4'lük genel ekonomik büyüme hedefinin ancak inşaat sektörünün bunun iki katı büyümesiyle mümkün olacağını dile getirerek, 2013 yılını kazanmak için önemsedikleri konuları ise şöyle anlattı:
''İnşaat sektörümüzün lokomotif rolünü etkinleştirecek kentsel dönüşümün olumlu ilk uygulamalarının hayata geçirilmesini ve bunun topyekun bir seferberlik gibi ele alınmasını önemsiyoruz. Diğer taraftan sektörde yoğun yaşadığımız haksız rekabetin önüne geçilmesi için adımlar atılması şart. Haklı rekabetin yaşanmadığı bir ortamda sağlıklı, sürdürülebilir bir büyümeden söz edemiyoruz. İnşaat malzemelerine baktığımızda bugün ülkemiz bölgesinde üretim üssüyüz, ihracatta iddialıyız, pek çok kaliteli ürünü yeterli kapasitede Avrupa ve dünya standardında üretmemize rağmen halen belgesiz, standarda uygun olmayan malzemelerle mücadele etmek zorundayız. İnanıyoruz ki önümüzdeki dönemde her iki konuda da atılacak olumlu adımlarla 2013 yılı sektörümüz için çok daha iyi geçecek.''
İMSAD Başkanı Bilmaç, bugünlerde özellikle Avrupa'yı çok yakından takip ettiklerini ifade ederek, Türkiye'nin gelişmekte olan bir ülke olarak, üst yapı ve altyapı ihtiyacının devam ettiğini söyledi.
Türkiye'deki kişi başı demir-çelik kullanımının Amerika'nın da Avrupa'nın da üzerinde olduğuna vurgu yapan Bilmaç, şunları kaydetti:
''Çünkü bu ülkelerde yapılaşma tamamlandı ama ülkemizde henüz devam ediyor. Görünen o ki 2013 yılında şu anda bahsedilen ağırlıklı olarak altyapı projeleri olmak üzere yapılan çalışmalar var. Hep konu edilen bir konut stoku fazlası var. Aslında bu stok beklentileri 2013 yılında biraz aşağıya çekiyor. Çünkü 2013 yılı başında inşası devam etmekte olan konutlar ile birlikte yaklaşık 800 bin konut stokunun oluşacağından bahsediliyor. Türkiye'deki verilere göre yılda yaklaşık 400 bin konut satışı söz konusu. Demek ki oluşan bu stokun eritilmesi bir vakit alacak. Gerek kentsel dönüşüm ve gerekse altyapı alanında hükümetin yatırım programında olan havalimanı köprüler gibi büyük projelerin 2013 yılında sektöre bir ivme getireceğini düşünüyoruz.''
''6,5 milyon konutun yeşil bina kriteri taşıması fırsatı önümüzde duruyor''
Sürdürülebilirliğin önemine dikkati çeken Bilmaç, 20 bine yakın sektör oyuncusuna ulaşan bir yapı olan İMSAD olarak sürdürülebilirlik kavramını yaptıkları toplantılarla, yayınlarla her fırsatta kamuoyu ile paylaştıklarını, yaklaşık 5 yıl önce başlattıkları EUbuild projelerinin sonuncusunu sürdürülebilirliğin önemli boyutu enerji verimliliğine ayırdıklarını söyledi.
EUbuild Enerji Verimliliği projesinin AB çatısı altında bir marka haline geldiğine işaret eden Bilmaç, ''Biz İMSAD olarak binalarda sağlanacak verimlilikle 12-15 milyar dolar bir tasarruf vadediyoruz. Bundan birkaç gün önce İstanbul'da İMSAD'ın da destekçisi olduğu 2. Uluslararası Yeşil Binalar Zirvesi'nde yeşil binaların gelişimi ve bunun yanında bu binalarda malzeme için oluşan talep de çok yönlü ele alındı. Yeşil Binalarda Malzeme oturumuna katılan değerli sanayiciler talep oluştukça çevre dostu ürün sayısında artış olacağını ifade ettiler. Gerçekten de kentsel dönüşümle dönüştürüleceği ifade edilen 6,5 milyon konutun aynı zamanda yeşil bina kriteri taşıması gibi bir fırsat da önümüzde duruyor'' diye konuştu.
İMSAD Ekonomi Danışmanı Prof. Dr. Kerem Alkin de, Türkiye'de ve dünyada gündemde olan ekonomik gelişmelere değinerek, FED'in takındığı son tutuma ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
FED'in önümüzdeki dönemde izleyeceği politikaya göre, global anlamda farklı senaryolar olabileceğine işaret eden Alkin, Avro Bölgesi'nin son dönemde toparlanmış görünümüne ilişkin katılımcıları bilgilendirdi.
Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bülent Uğur Ecevit ise inşaat sektörünün Türkiye ve dünyadaki gelişimine değinerek sektörün önemini vurguladı. Bakanlığın inşaat sektörü için yaptığı çalışmalardan da söz eden Ecevit, ihracat hedefi için sektöre olan güvenini dile getirdi.
Toplantının ardından basına kapalı gerçekleştirilen olağan seçime geçildi.
Eda Topcu/AA
Yorum Yaz