İNTES: Fransa ile restleşme sektörü etkilemez
İNTES Başkanı Şükrü Koçoğlu, inşaat sektöründe 2011 yılının değerlendirilmesi ve 2012 yılı hedeflerini paylaşmak için Ankara Swiss Otel’de bir basın toplantısı düzenledi.
Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Koçoğlu, Fransa'ya karşı alınan yaptırım kararlarına ilişkin, "Başbakan Erdoğan'ın tavrını kesinlikle destekliyorum. Keşke daha fazlasını yapsa. Bizim de dolaylı olarak Fransızlarla işimiz var. Olursa olur olmazsa olmaz dünyada tek bunlar değil. Dünyada daha başkalarıyla da çalışılabilir" dedi. Fransızların yurtdışında beraber iş yapmak için Türklere ihtiyacı olduğunu söyleyen Koçoğlu, özel sektörün ticari ilişkilerini kendi aralarında kurduğu için politik restleşmenin inşaat sektörüne herhangi bir zararı olacağını düşünmediklerini söyledi.
İNTES Başkanı Şükrü Koçoğlu, inşaat sektöründe 2011 yılının değerlendirilmesi ve 2012 yılı hedeflerini paylaşmak için Ankara Swiss Otel'de bir basın toplantısı düzenledi.
İnşaat sektörünün üçüncü çeyrekte Türkiye ekonomisinin büyüme rakamlarını da geride bırakarak yüzde 10.6 büyüdüğünü söyleyen Koçoğlu, söz konusu dönemde GSMH içinde inşaat sektörünün payının yüzde 5.7 olduğunu ifade etti.
İnşaat sektörünün yüksek büyüme performansında özel sektör inşaat yatırımlarının payının çok yüksek olduğunu söyleyen Koçoğlu, bu dönemde özel sektör sabit sermaye yatırımlarının yüzde 17.2, kamu sektörü sabit sermaye yatırımlarının ise yüzde 6.2 oranında arttığını dile getirdi.
Öte yandan, inşaat sektörü 2011 yılında 1 milyon 888 bin kişiye istihdam sağladı. 2010 Eylül ayına göre yaklaşık 368 bin kişi daha istihdam edildi.
TÜRK MÜTEAHHİTLER, 2011'DE YURTDIŞINDA 18.4 MİLYAR DOLARLIK PROJE ÜSTLENDİ
Türk inşaat sektörünün yurtdışı performansına da değinen Koçoğlu, Türk müteahhitlerin 5 kıtada 94 ülkede 6 bin 385 proje üstlendiğini ve yaklaşık 206 milyar dolarlık iş hacminin bulunduğunu söyledi. Türk müteahhitlerin 2011 yılında üstlendikleri 96 projenin toplam değerinin ise 22 Kasım tarihi itibari ile 18.4 milyar dolar seviyesine ulaştığını ifade eden Koçoğlu, "Bu 2011 hedefimiz değil ama maalesef Kuzey Afrika'dan dolayı bu rakamlar fazla ilerleyemedi. En büyük müteahhitlik firmaları sıralamasında Çin'den sonra ikinciyiz" dedi.
Müteahhitlerin Irak'ta 12 milyar dolarlık projeleri bulunduğunu söyleyen Koçoğlu, "Irak'ta 12 milyar dolarlık projemiz var ama Başbakan Maliki imzalamıyor. Türkiye'nin Irak politikasından dolayı bekleme aşamasında. Yani her an imzalanır diye bekliyoruz" dedi.
Koçoğlu, Bahreyn hükümetinin de yaklaşık 7 milyar dolarlık bir konut projesi için düğmeye bastığını ve 45 bin konuttan oluşan bu dev proje için davet edilen firmalar arasında Türk inşaat firmalarının da bulunduğunu söyledi.
"FRANSA, LİBYA PAZARINDA DAHA ZOR YOL ALMAMIZI SAĞLAYACAK"
Fransızların Libya'da dominant bir rol oynadığını söyleyen Koçoğlu, "Oradaki müteahhitlik hizmetleri de fazlasıyla sulanıyorlar. Bu bizler için o pazarda daha zor yol almamızı da sağlayacak" dedi.
Libya'nın AB bankalarında 67 milyar dolar, dünyada ise toplam 170 milyar dolar paraları bulunduğunu ama bu paranın Libya'ya verilmediğini söyleyen Koçoğlu, "AB'deki parayla özellikle Fransa gidip Libya'da kendi parasını vermeyecek. O 67 milyar doları 1 TL'lik işi 10 TL'ye yaparak hem aşırı kar edecekler hem de o paralarını vermiş gibi görünecekler" diye konuştu.
Koçoğlu, şuanda Libya'da karşılıklı muhataplıklarda zorluk çektiklerini ifade ederek, "Hemen gidip Libya'da iş yapma şansımız şuan az görünüyor. Silahlar hala Libyalıların elinde. Bu şartlarda iş yapmak zor. Buna rağmen Başbakanımızın ricasıyla orada bazı camiler, okul ve karakolların onarımları ve bazı güvenlik yapılarının yapılmasını rica ettiler. Orada iş yapan üyelerimiz hiçbir ücret almadan iş yapmaya ‘evet' dedi" diye konuştu.
Koçoğlu, Libya'da savaş çıktığı zaman Türk müteahhitlerin orada yaklaşık 17.5 milyar dolar civarında bir proje portföyü bulunduğunu söyledi.
"BANKALAR YATIRIM KREDİSİ LİMİTLERİNİ ARTIRMALI"
AB'de yaşanan krize dikkat çeken Koçoğlu, "Maliye Bakanı da söyledi. ‘Türkiye'nin bankacılık yapısı sağlam hiçbir endişeniz olmasın, çok kısa vadeli dışında orta ve uzun vadeden korkmayın' dedi. Bende ona katılıyorum. Zaten öyle olmazsa önümüzü göremeyiz. Önümüzü göremezsek de karamsarlık insanı toprağa gömer" dedi.
Türk bankalarının AB bankalarından daha sağlam olduğunu, karşılık oranlarının AB bankalarına göre 2 misli 2.5 misli daha fazla olduğunu ifade eden Koçoğlu Türk bankalarına bir de öneride bulundu. Koçoğlu, "Türk bankaları özellikle 2012 için küresel finans krizi daha rahat aşabilmemiz için bankaların yatırım kredi limitlerini bir adım daha artırması lazım. 2008'in sonunda 2009'un başında olduğu gibi kapıyı kapatmak yerine daha fazla kredi vermeli. Bunu yaparken de belki devletin bankalara bir şekilde teşvik vermesi lazım" diye konuştu.
Öte yandan kentsel dönüşüm konusuna da değinen Koçoğlu "Kentsel dönüşüm yapacağız diye tarihimizi kesinlikle yıkamamız lazım. Kentsel dönüşüm yapacağız diye sosyal yaşamı da çok daha dengesiz hale getirmemiz gerekir" dedi.
"DEPREM OLSUN DİYE DUA EDELİM"
Koçoğlu, depremlerle yaşanılması gerektiğinin öğrenilmesini ifade ederek, "Deprem olmasın inşallah ama bunu daha evvelde söyledim. Deprem olacak. Yani aslında belki deprem olsun diye dua edelim. Olmasın diye dua etmenin hiçbir anlamı yok. Bu bilince varırsak ona göre tedbirimizi alırız. Hem hazırlıklı oluruz hem de yapıları ona göre yaparız. Dolayısıyla olmasın diye dua etmenin hiçbir anlamı yok. Allah böyle yaratmış bu evreni. Dünya bu gazını ara sıra atacak. Tabi depremlerde olacak. Biz tedbirimizi almak zorundayız" şeklinde konuştu
"HES'LERİ İNŞA EDEN CANAVAR MI?"
Hidroelektrik Santrallerin (HES) yapımına ilişkin gösterilen tepkiler hakkında da konuşan Koçoğlu, "Bunlar yapılmaya başlanınca hemen çevreciler çıkıyor. Hepimiz çevreciyiz. Ben çevre düşmanı değilim. Tam tersine kendimi gerçekten çevreci olarak düşünüyorum" dedi.
Karadeniz'de HES'lere karşı kurulan derneklerin hepsinin İstanbullu olduğunu ifade eden Koçoğlu, "Dernekler İstanbullu. Avukatlar İstanbul'da bütün yönetim İstanbul'da. Yerel köylülerin hepsi imza verdiler. Açıkça söyleyeyim ya güdümlüler ya da maddi bir menfaat peşindeler. Bunu da net olarak söylüyorum kaçamak söylemiyorum. Maddi menfaat ellerine ulaşırsa bunlarda seslerini kesiyorlar" dedi.
Koçoğlu, HES'lerin yapımını protesto edenlerin yerel değil, uzaktaki menfaat grupları tarafından desteklendiğini ifade ederek, yerelde destekleyen varsa da bunların HES'lerin faydalarını bilmediğinden protesto ettiğini ve bu kişilerin de eğitilmesi gerektiğini söyledi. Koçoğlu şunları kaydetti.
"Yanlış algılamanın önüne geçilmesi gerekiyor. Doğayı kim tahrip ediyor kim tahrip etmiyor bunlar biraz daha açık olmalı. Basına hep tek yanlı yansıyor. Yani o bir taraftan çevreci, ben de yapıyorsam canavarım. Böyle bir şey olamaz. Buna hayır diyen çevreci, yapan canavar. Şuanda ortalıkta yansıyan bu. Doğayı kirletmeyen enerji üretiyosan sen çevrecisin."
YAPI DENETİM TASLAĞI EKSİK
1988 yılında yapıda denetime ilişkin kapsamlı bir çalışma yaparak bunu kitap haline getirdiklerini söyleyen Koçoğlu, şuanda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Yapıda Denetim Taslağı hazırladığını söyledi. Koçoğlu, "Taslak henüz elimize gelmedi. Taslakta yine denetim firmasını biz seçiyoruz müteahhit seçiyor. Devletin inşaatlarının dışında özel sektörün yaptığı işlerde müteahhitler denetçisini kendi seçiyor. Bunun mutlaka bir mekanizma yoluyla değiştirilmesi lazım. Denetçiyi müteahhit seçmesin. Beni kontrol edecek olanı ben seçmeyeyim. Ama hazırlanan taslakta bu yok. Yapıda denetim sigortasız da olmaz" dedi.
"YURTİÇİNDE MÜTEAHHİT HIRSIZ, UĞURSUZ GİBİ ALGILANIYOR"
Yurtdışında müteahhitliğin çok itibarı bulunduğunu, ama yurt içinde müteahhit deyince genelde "hırsız, uğursuz" gibi algılandığını söyleyen Koçoğlu, "Halbuki öyle değil. Tabi öyle insanlar da var ama her sektörde öyle insanlar var" dedi.
1 Ocak 2012'nin inşaat sektörü açısından bir dönüm olacağını söyleyen Koçoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın, yılbaşında itibaren her müteahhide bir sicil numarası vereceğini ve kara liste uygulaması başlatacağını söyledi. Müteahhitlerin sicil numarası üzerinden ülkenin neresinde iş yaptığını, ne yaptığını, işin işleyiş şeklini merkezden takip edebileceğini ifade etti.
YETKİ BELGESİNİ İNTES VERECEK
Mesleki Yeterlilik Kurumu'ndan yetki almış ve yetki belgesi verecek tek kurumun İNTES olduğunu söyleyen Koçoğlu, inşaat sektöründe çalışacak işçi, usta, operatör kim varsa, diploma seviyesinin bir altına kadar olan tüm kategorilerde tüm aktörlerin belgesini kendilerinin vereceğini dile getirdi.
Koçoğlu, 1 Ocak 2012'den itibaren yetki belgesi olmayan kimsenin inşaatlarda çalışamayacağını ve çalıştıran yöneticilere 2 bin TL'den 6 bin TL'ye kadar ceza verileceğini de sözlerine ekledi.
"3. BOĞAZ KÖPRÜSÜ İHALESİNE GİRECEK OLAN FRANSIZ FİRMA ONUN ÜZERİNE BİR BARDAK SU İÇECEK"
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Koçoğlu, bir gazetecinin Fransa Meclisi tarafından sözde Ermeni soykırımının inkarını cezalandıran teklifin kabul edilmesine ilişkin inşaat sektörünün tavrının ne olacağını sorması üzerine, "Şahsi düşüncem, Başbakan'ın tavrını kesinlikle destekliyorum. Keşke daha fazlasını yapsa. Bizim de dolaylı olarak Fransızlarla işimiz var. Olursa olur olmazsa olmaz dünyada tek bunlar değil. Dünyada daha başkalarıyla da çalışılabilir. Kompleksi bir adamın o ülkeyi yönetmesi oradaki ticareti yapan veya müteahhidin bir suçu yok tabiî ki. Onu onunla da bütünleştirmek doğru değil. Bu kompleksli adam umarım gidecek seçimi kaybedecek. Belki Başbakanımızın karizması da kıskanılıyor. Bence Başbakanı kıskanacağına güzel karısını kıskansın. Bu adamdan kaynaklanıyor neticesinde. Belki Başbakan'ın vizyonunun çok artması, ciddi bir lider olmasını da hazmedemiyorlar" dedi.
Politik zıtlaşmanın sektöre yansımasının "Hiçbir zararının olacağını düşünmediğini söyleyen Koçoğlu, "Firmalar bazında benimde dolaylı olarak orada işim var. Hiçte umurumda değil" dedi.
Fransa ile iş yapan Türk müteahhit firmasının bulunmadığını söyleyen Koçoğlu, ama Fransızların İstanbul'da yapılması planlanan 3. boğaz köprüsünde bir Fransız firmanın adının geçtiğini söyledi. Koçoğlu, "Onlar havasını alacak su içecek onun üstüne" dedi.
Fransızların yurtdışında beraber iş yapmak için Türklere ihtiyacı olduğunu söyleyen Koçoğlu, "Ortadoğu'da Kuzey Afrika'daki işler için onların bize ihtiyacı var. Talep onlardan geldi. Önceden bizim teknolojik olarak Fransızlara ihtiyacımız vardı. Şimdi o pek kalmadı" diye konuştu.
"LİBYALI İÇİN ÖNCE CAN, SONRA CANAN"
Koçoğlu bir gazetecinin müteahhitlerin Libya'daki hak edişlerine ilişkin sorusuna ise, "Libya'da devam eden 17.5 milyar dolarlık iş var. 1.5 milyar dolarlık iş yapılmış hak edişe bağlanmış, bağlanmamış da dahil buna. Teminat mektupları konusunda hükümetimiz çok önemli bir irade gösterdi. Tazmini durdurdu. Tazmini yönünde bir endişemiz yok. Gerçekten orada iş yapan arkadaşlarımız hakikaten özverili. Farkındaysanız kimse sesini çıkarmıyor. Niye, Libya pazarı açılacak yeniden para kazanılacak. Daha önce para kazanıldı. Bu anlayışı da gösteriyoruz" yanıtını verdi.
Koçoğlu, "Alacakların tahsili konusunda bir sorun yaşanacağını düşünüyor musunuz?" sorusuna ise, "Tabi önce can sonra canan. Adamların parası yok. Geçen ay çalışanlarının maaşlarını ödeyememişlerdi. Şimdi maaşını ödeyemiyorsa ben kimden alacağım parayı. Yok adamların parası, 170 milyar dolar dışarıda parası var kimsede vermiyor" şeklinde cevap verdi.
"KONUT FİYATLARI DÜŞMEZ DESEM HAFİF YALAN SÖYLEMİŞ OLURUM"
Koçoğlu, 2012 yılında konut fiyatlarının düşeceğine dair de sinyal verdi. Koçoğlu, "Konut fiyatları düşer mi?" şeklindeki bir soruya, "Şimdi düşer desem o zaman tüketici bekleyecek. Bu sefer yapımcı zorlanacak. Yapımcı çarkı çeviremeyecek. Düşmez desem hafif yalan söylemiş olacağım. Dolayısıyla ne söyleyeceğimi bilemiyorum" yanıtını verdi.
ANKA
Yorum Yaz