'İstanbul'da daha 30 yıllık gayrimenkul işi var'
Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat, "İş Dünyası Söyleşileri" kapsamında değerlendirmelerde bulundu.
Geçen yıl referandumdan sonraki dönemde gayrimenkul fiyatlarında yaşanan düşüşü fark eden yatırımcıların gayrimenkul alımına yönelmesiyle satışlarda bir hareketlilik başladığını dile getiren Polat, son çeyrekten itibaren hızlanan gayrimenkul talebinin daha da artacağını düşündüğünü söyledi.
Bunun fiyatlara da etki edeceğini belirten Polat, "Aslında şu dönemlerde gayrimenkul yatırımı yapanlar bence doğru karar vermiş olur. Çünkü fiyatlar artacak. Gayrimenkul, bazı durgunluk dönemlerinden sonra dövizden, altından çok daha hızlı artıyor. Bunu bilen yatırımcı gayrimenkule döndü ve satışlarda hız başladı. Biz şu andaki gidişattan memnunuz." diye konuştu.
"Konutbank tarzı bir yaklaşım gerekli"
Şu anda konut kredisi faizlerinin çok yüksek olduğunu vurgulayan Polat, orta gelir grubundakilerin gayrimenkul yatırımına girmesi için enflasyon ve faiz oranlarının düşmesi gerektiğini dile getirdi.
Polat, "Ben Cumhurbaşkanımıza katılıyorum. Bu faizleri aşağı indirmenin yolunu illa bulmamız lazım. Bu hayatın her alanın olduğu gibi, konut sektörünü de etkiliyor. Eğer faizler düşük olsa satışların daha da artacağına eminim." dedi.
Konutbank'ın bu anlamda bir alternatif olup olmayacağına yönelik soruya Polat, "Konutbank tarzı bir yaklaşım gerekli. Çünkü Türkiye'nin yüzde 70'inin kentsel dönüşüme, değişime uğraması şart olduğu için, bununla ilgili bir finans kurumunu olmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Bunun faizleri aşağı çekmeye de etkisi olabilir. İnşallah böyle bir şey yapılabilir." yanıtını verdi.
Gayrimenkul sertifikası uygulamasının önemli bir enstrüman olduğunu aktaran Polat, "Çünkü konut alamayanlar belki hisse alarak bunu değerlendirebilir. Onun da daha aktif hale getirebileceğini düşünüyorum. Bunun halka daha iyi duyurulması lazım. Biz de bunun üzerinde çalışıyoruz. Eğer tatmin olursak, yapacağımız projelerde, hatta Piyalepaşa'da bile bunu uygulayabiliriz. Çünkü eğer bu olursa, konut sektörüne ciddi bir kaynak girmiş olur." diye konuştu.
Yabancıya vatandaşlık hakkı için 1 milyon dolarlık konut alım şartının 300 bin dolara indirilecek olmasına da değinen Polat, Avrupa'da 300 bin dolara vatandaşlık veren ülkeler bulunduğunu dile getirdi.
Polat, dolayısıyla Türkiye'de yüksek olduğunu düşündüğü bu rakamın biraz daha aşağı çekildiği takdirde satışların artacağını kaydederek, "Bence 300 bin dolar doğru bir rakam." ifadelerini kullandı.
"Biz sadece elimizle değil, bütün gövdemizle taşın altındayız" diyen Polat, bankaların da kredi kullandırma noktasında imkanlarını sonuna kadar zorladığına inandığını, ancak faizlerin işi bozduğunu söyledi.
"Kentsel dönüşümde başka bir reform lazım"
Kentsel dönüşüm projelerinde birçok engelle karşılaşıldığını ve yavaş yol alındığını aktaran Polat, şöyle devam etti:
"Devletin burada daha etkin, daha aktif olması ve hızlı hareket etmesi lazım. Yoksa büyük zaman kaybı oluyor, büyük maliyetler çıkıyor. Mesela binlerce insanla anlaşıyorsunuz ama birkaç kişi, özellikle de bazı kötü niyetli avukatlar çıkıyor, işi engelleyip daha fazla para almanın peşinde oluyor. Böylece binlerce insanın hakkını bekletiyorlar. Orada devletin kötü niyetli olanlara karşı gelip gücünü kullanması lazım. Yani kentsel dönüşümde başka bir reform lazım.
Hatta kentsel dönüşümün bir kısmını tamamıyla devletin yapması lazım. Mesela 100 dönüm bir arazide, 100 bin metrekarede gecekondu var. Devletin, kendi gücünü kullanarak, buranın yüzde 20'sinde 6-7 katlı binalar yapması ve oradaki insanları cüz'i borçlanmayla finanse etmesi lazım. Kalan yüzde 80'lik bölümde de park alanı ve yeşil alan yapabilir. Aksi takdirde, şu andaki modelle gidildiğinde, 100 dönümde 100 bin metrekarede oturan varsa, oraya bir yatırımcı girdiğinde, bir 100 bin metrekare de ona lazım ki bu işi çevirebilsin."
Adnan Polat, Türkiye ve İstanbul'un deprem hattında olması nedeniyle kentsel dönüşümün kaçınılmaz olduğuna işaret ederek, bu projelerin devlet ve özel sektör iş birliğiyle yapılmaya devam etmesi gerektiğini söyledi.
Polat, şöyle devam etti:
"Esasında İstanbul'da arazi çok, yeter ki araziyi üretebilelim. Ama bunu sadece özel sektör değil, hükümet, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, büyükşehir belediyesi ve ilçe belediyeler birlikte yapabilir. Kentsel dönüşüm esasında bu ülke için çok doğru bir proje. Ama kentsel dönüşüm dediğinizde sadece ev yapmıyorsunuz. Mesela belediyeler açısından bakıldığında elektriğinden suyuna, doğal gazından kanalizasyonuna, metrosundan yoluna kadar o kadar çok maliyet geliyor ki... Her şeyin 10 numara gitmesi halinde İstanbul'da önümüzdeki 30 sene daha yapılacak iş var.
Fakat bizim Piyalepaşa projesini düşünün, neredeyse 15 senedir uğraşıyoruz ve daha 2020'nin sonunda bitecek. Yani 17-18 seneyi bulacak. Bu çok uzun bir süre. Bu kadar uzun bir süreçte bu işleri yapmayı kimsenin gözü yemiyor. Bu işin süresini nasıl kısaltacağımıza kafa yormamız lazım. İstanbul'un yüzde 72'sinin kentsel dönüşüme girmesi gerektiği belirtiliyor. Yani 15 milyonluk şehrin 10,5 milyonunun oturduğu yer yeni baştan yapılacak. Bu çok muazzam bir şey. Onun için İstanbul'da yeterince iş var ama devletin yolu açması lazım."
"Piyalepaşa'da birinci bölüm konutları yaz sonunda teslim edilecek"
Beyoğlu'nda yürüttükleri ve "özel sektörün en büyük kentsel dönüşüm projesi" olarak nitelediği Piyalepaşa projesinin konutla ilgili birinci bölümünün yaz sonunda teslim edileceğini aktaran Polat, şunları kaydetti:
"İstanbul'un göbeğinde böyle büyük bir kentsel dönüşüm projesini yapmak kolay olmuyor ama epey yol aldık, çok az bir kısım kaldı. Şu anda talepten memnunuz. Çok uğraştık ama oranın mülkiyetle ilgili bir sorunu kalmadı. Şu ana kadar bin 200'den fazla hak sahibiyle anlaştık. Arazinin bir ucunda kalan 27 binanın da hak sahipleriyle uzlaşarak bu sene içinde işlemlerin biteceğini tahmin ediyoruz. Projenin konutla ilgili ikinci kısmını da gelecek sene nisanda teslim edeceğiz."
Adnan Polat, ardından bu proje kapsamındaki iş hanı ve otelden oluşan ticari alanlara başlayacaklarını, bunu da 2020'de tamamen bitirmek istediklerini ifade ederek, "Orada üstü açık bir alışveriş sokağımız var. Onu da 2019'un ekim ayında açmayı planlıyoruz. Oraya da ilgi çok iyi. Hem gastronomi hem de tekstille ilgili firmalarla görüştük. Burada 140 dükkanımız olacak ve şu anda herkes dükkanının yerini ayırttı. Sözleşmelere başladık. Tahmin ediyorum bu senenin sonuna kadar oranın tamamının sözleşmelerini bitireceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Göztepe'de de bir kentsel dönüşüm projesini bitirdiklerini, ayrıca İkitelli'de 40 katlı bir kule inşa ettiklerini anlatan Polat, üzerinde çalıştıkları bazı kentsel dönüşüm projeleri de bulunduğunu ifade etti.
İstanbul dışında proje geliştirmeyi düşündükleri bir il olup olmadığına yönelik soru üzerine Polat, "İstanbul kendi başına bir ülke gibi ve bize yetiyor." dedi.
Polat, bu yıl gayrimenkule harcayacakları para miktarının 1 milyar liranın üzerinde olacağı bilgisini verdi.
Yorum Yaz