Kentsel değil binasal dönüşümdür
Mimarlık dünyasında 30 yıldan beri projeler üreten Mimar Erkurtoğlu, kentsel dönüşümün aslında binasal dönüşüm olduğunu kaydetti
İstanbul'daki kentsel dönüşüm çalışmaları iyice hareketlenirken inşaat sektörü farklı bir yüze büründü. Özellikle kentin değerli akslarındaki yorgun ve depreme dayanıksız konutların malikleri, Afet Yasası'nın getirdiği kanuni haklardan yararlanarak binalarını yeniden inşa ediyor. Bağdat Caddesi'ndeki binalar için projeler geliştiren Mimar Ahmet Erkurtoğlu, son iki yıl içinde bu yolla yenilenen 60'tan fazla binanın çizimini gerçekleştirdi.
Kentsel dönüşümü binasal yenilenme olarak yorumlayan AE Mimarlık'ın kurucusu Mimar Ahmet Erkurtoğlu, Bağdat Caddesi başta olmak üzere birçok konut sahibinin birleşerek binalarını yenilemek üzere harekete geçtiğini kaydetti. Bağdat Caddesi'nin değerinin yüksek olmasının binaları da değerli kılmadığına değinen Erkurtoğlu, “Malikler değerli bir lokasyonda yer alan gayrimenkullerini daha da kıymetlendirmek için binalarını yeniliyorlar. Her projenin maliyeti en az 3 milyon dolar. Satış fiyatları için bundan daha fazla rakamlardan söz edebiliriz” diye konuştu.
Ofisinin daha çok Kadıköy'de projeler geliştirdiğini belirten Erkurtoğlu, arsaların en fazla 5 dönüme kadar çıktığını ifade etti. Apartman şeklindeki uygulamalardan söz ederek Birgen İnşaat'ı örnek veren Erkurtoğlu, son iki yılda bufirmaya 18 proje çizdiğini kaydetti. Erkurtoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Şu anda 5-6 farklı projenin çizimi aynı anda yürüyor. Devamı da gelecek. Sadece bu firma yirmi binada 100 bin metrekarelik bir inşaat alanını yenilemiş olacak” dedi.
Yapılan işlem binaların yenilenmesinden ibaret
Her binanın ortalama 30 konuttan oluştuğuna dikkat çeken Erkurtoğlu, “Bu tür inşaatlar tam olarak kentsel dönüşüme karşılık gelmiyor. Çünkü kentsel dönüşümde yeniden bir yapılanma vardır. Otoparka, yeşil alanlara ve sosyal donatı alanlarına yer ayrılır. Ama bizim bu işlerimizde yollar bile aynı. Dolayısıyla buna binasal dönüşüm demek daha doğru olur. Kentsel dönüşüm alanı olarak sadece Fikirtepe'yi gösterebilirim. Çünkü burada yeni bir yapılanma mevcut. Yollar, alanlar, otoparklar... Ama diğer projeler için aynı şeyleri söyleyemeceğim" şeklinde konuştu.
Sektörde bürokrasinin çok fazla olduğunu ve mimari yönetmeliklerin birbirine karıştığını söyleyen Erkurtoğlu, “Ruhsatlar çok zor alınıyor. Yönetmelikler yoruma açık hazırlandığı için kimse riske girmiyor ve imza atmıyor. İşler ve incelemeler çok uzuyor. Kurumlar kendi üzerlerine vazife olmayan evrakları talep ediyor ve bir haftada çıkması gereken onaylamalar aylarca sürüncemede kalıyor” diyerek sözlerini noktaladı.
Yorum Yaz