"KONUTTA BALON RİSKİ YOK"
Türkiye’de konutta balon oluştu mu oluşmadı mı? Konut piyasasında projelerin büyük bir hızla artması nedeniyle sıkça sorulan bu soruya Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği Başkanı Işık Gökkaya’dan yanıt geldi.
Yaklaşık 15 milyar dolar iş hacmine sahip, büyük konut üreticilerinin yer aldığı 250 üyeli Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Yönetim Kurulu üyeleri, konut piyasasındaki gelişmeleri bir sohbet toplantısında paylaştı.
Başkan Işık Gökkaya, fiyat artışının enflasyonun altında kaldığını söyledi.
Türkiye'de proje fazlalığının olmadığını, konut ihtiyacının büyük olduğunu belirten Gökkaya, tasarruflar yetersiz olduğu için de büyümenin sürmesi gerektiğini belirtti. Türkiye'de balon oluşmadığını rakamlarla anlatan Gökkaya, “Konut sektörünün gayrisafi milli hasıla içindeki payı yüzde 5.8. Takipteki kredi oranı ise yüzde 1. Gidilecek çok yol var” dedi. “Türkiye'de yüzde 80 potansiyel orta ve dar gelirli grubunda” diyen Gökkaya, “Kira öder gibi sistemler olması lazım. Uzun vadeli kiralama gibi yöntemler gerekir” diye konuştu.
Yönetim Kurulu Üyesi Emre Çamlıbel ise GYODER'in geliştirdiği endeks hakkında bilgi verdi. Markalı 20 bin konutu kapsayan Konut Fiyat Endeksi'ne göre konut finansmanının yüzde 7.3 arttığını, konut stokunun ise hiç arz olmasa 20 ay içinde erimiş olacağını belirten Çamlıbel, “Bu rakamlar manipülasyonları önlemiş oluyor” dedi. Eylül ayı endeksinin önümüzdeki hafta açıklanacağını söyleyen Çamlıbel, “Artış yüzde 6.5” dedi.
Uğur Dumankaya ise konut sektöründe satıcının dikte ettiği yıllardan alıcının dikte ettiği yıllara geçildiğini söyledi. Dumankaya şöyle konuştu: “Artık müşteri çıtayı yükseğe koyuyor. Eskiden lüks olarak düşünülen şeyler artık eksiklik olarak görülüyor. Örneğin havuzsuz konut artık imkansız. Teslim sonrası için şirketler kuruluyor. Site yönetim firmaları var. Kâr marjları yüzde 20'lere geriledi. Düşen kâr marjları rekabeti arttırdı.”
Sektör temsilcilerinin dikkat çektiği konular şöyle sıralandı:
İstanbul'da 268 inşaat var. Maslak'ta 2012'de 220 bin metrekare ofis arzı olacak. Ticari ve konut yerlerinin tespit edilmesi gerek. Makro bakış olmalı. Bina bazında değil bölgesel bazda düzenlemelere acil ihtiyaç var.
Depremde 50 bin konut yerle bir olacak. Bu konutların yenilenmesi için acil önlemler alınmalı.
TOKİ'nin ev yapmak yerine artık denetleyici-düzenleyici kurul olması gerek.
Radikal
Yorum Yaz