Konutta net brüt farkının sıfırlanması tüketicinin lehine
Ünlü Mimar Murat Kader, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın düzenlemeye gittiği net/brüt metrekare farkını yorumladı
Yurtiçinde ve dışında önemli projelere imza atan ünlü Mimar Murat Kader, geçtiğimiz hafta içinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılanarak net/brüt metrekare farkını ortadan kaldıran yönetmelik hakkında açıklama yaptı. Nihai aşamada uygulamanın tüketicinin lehine olduğunu belirten Kader, sorunların zaman içinde yaşanarak ortaya çıkaracağını kaydetti.
Emlaktasondakika.com'a özel olarak yaptığı açıklamada Kader, mimar gözüyle değinilmesi gereken konuları ele aldı. Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği'ndeki değişikliklerin bundan sonraki uygulamalar için son kullanıcı, mimarlık ofisleri ve inşaat şirketleri adına oldukça dikkat çekici olduğunun altını çizen Kader'in açıklamasının tam metni şöyle:
“Uygulama için hızlıca sistem geliştirilmesi gerekecek”
16. Maddedeki değişiklikler net alan, brüt alan ayrımı; sektörün tüm aktörleri gibi vatandaşların, inşaat şirketlerinin ve mimarlık ofislerini ilgilendiriyor. Tapu dairelerinin, belediyelerin ve teknik elemanların hızlı bir uygulama sistemi geliştirmesi gerekecek. Çünkü bu değişikliğe göre ortak kullanım alanları ve bazı donatılar artık gayrimenkul satış şartnamelerine eklenmeyecek, ilgili kat planları satış sözleşmelerinde ayrı bir ek olarak sunulacak ve bağımsız birimin metrekaresi ile brüt alanlar ayrı ayrı belirtilecek. Bu madde ile net alan ve brüt alan kavramlarına (Yönetmeliğin 41., 42., 43., 44., 45., 46. ve 47. bentleri ile) açıklık getirilmesi ile en başta son kullanıcının lehine bir düzenleme.Tabi konuyu çok yönlü düşünmek ve diğer aktörlerin de uygulamada karşılaşabileceği sorunları zaman içerisinde gözlemlemek gerek.
“Dönüşümlerde vatandaş bilgilendirilmeli”
Özellikle yönetmeliğin kentsel dönüşüm uygulamaları ile ilişkisi iyi kurulursa, uygulamalarda vatandaşın doğru bilgiye ulaşması dönüşüm sürecine ve uzlaşmalara hız kazandırabilir. Kentsel dönüşümün en temel amacı dönüşüme konu olan kentsel alanda yaşayan halkın yaşam kalitesinin ve oturacakları yapıların kalitesinin arttırılmasıdır, dönüşümün amacı "aynı kent parçasında daha yoğun bir nüfusun iskan edilmesi" olamaz. Fakat uygulanan pek çok örnekte (özellikle yerinde dönüşümde) görüyoruz ki emsal artışı olmaması halinde dönüşüm sonrasında bağımsız birimlerin alanları düşürülüyor ve vatandaş bu konuda yeterince ön bilgiye ulaşamıyor. Müteahhit-mimar ve mimar-son kullanıcı arasındaki dinamikler bu noktada önemli.
Tasarımlarda mimarlara daha çok iş düşüyor
Dönüşüm konusu haricinde değerlendirildiğinde de yönetmelikteki bu değişiklik fiili kullanım alanını ön plana çıkardığından, özellikle mimari çözümlemede tasarımcının son kullanıcıya daha yakın bir duruş sergilemesine imkan sağlayabilir. Bu, mimarların çok daha fazla parametreyi göz önünde bulundurmasını gerektirecek, ortak alanlar ve net kullanım alanları dahil tasarım kriterleri çok boyutlu düşünülecektir. Özetle bu uygulamanın mimari çözümlemeye yansımasında en çok da mimarlık ofislerine iş düşer ve inşaat şirketlerinin projeler üzerindeki etkileri azalabilir izlenimi oluşuyor.
Herkes ortak paydada buluşabilmeli
Diğer yandan konunun müteahhitler, mimarlar, kamu idareleri ve gayrimenkul değerleme ve finansal kredi kuruluşları ile ilgili dernekler tarafından da incelenmesi ve ortak görüşlerinin alınması önemli.
Kısaca söz konusu yönetmelik değişikliği sektörde şeffaflığı arttıracak, dönüşüm uygulamalarının önünü açacak, nüfus yoğunluğu donatı ve emsal katsayılarının doğru hesaplanmasını zorunlu kılacak, mimarın projelerdeki konumunu güçlendirecek ve konut sahibi olmak isteyen vatandaş için çok olumlu olacak diye düşünüyorum.
Yorum Yaz