Merkez Bankası faiz indirdi, sektör oyuncuları ne dedi?
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faiz indirim kararına
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 7,5 düzeyinde sabit tutarken, marjinal fonlama oranını yüzde 8,75'ten yüzde 8,50'ye indirdi.
TCMB'nin faiz indirimini İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel, ERA Gayrimenkul Koordinatörü Mustafa Baygan'ın ve Dağ Mühendislik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Doğan Dağ, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Nail Olpak, Türk ve yabancı ekonomistler değerlendirdi.
İşte o görüşler;
ERA Gayrimenkul Türkiye Koordinatörü Mustafa Baygan:
Merkez Bankası, 15 Temmuz sonrasında dahi 25 baz puanlık bir indirimi yapabilme gücünü kendisinde buldu. Bu demektir ki; ülke ekonomisi derecelendirme kuruluşlarının pek de iyimser olmayan yorum ve sonuçlarına rağmen üretmeye ve hızla eski günlerine hatta daha iyi günlere doğru gidiyor.
FED'in eylül ayında muhtemel ve çok küçük bir değerdeki artış ihtimaline karşın bizim ekonomimiz dış sermaye çekmeye devam ediyor. Dünya genelinde bol miktardaki sermayenin gidebileceği bir yer bulamıyor. Böylece bizim gibi gelişmekte olan ülkeler sermayeyi bir paratoner gibi çekmeye devam ediyor. İç siyasetimizin el ele olmaya devam etmesi ve kısır gündemler ile meşgul olmaması MB'nın da işini bir miktar kolaylaştırıyor. Bugüne kadar MB gerekeni yaptı. Bu arada düşen faiz oranlarının, tüketicinin ilgisini konuta doğru yönlendireceği ihtimali gayrimenkul sektörü temsilcileri olarak bizleri ayrıca sevindiriyor.
İstanbul Tüccarlar Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı İlker Önel:
Merkez Bankası'nın ağustos ayı son Para Politikası Kurulu'nda faiz üst bandında 25 baz puan indirime gitmesi, piyasalara olan güveninin ve desteğinin göstergesi olarak yorumlanabilir. Ağustos ayı başında zorunlu karşılık oranlarında da 50 baz puanlık indirim, özellikle bankaların elini rahatlatmış bunun sonucunda reel faizlerde aşağı yönlü indirimler olmuştu.
Finansman maliyetlerinin şirketlerde % 60 kadar yükselmesi, özellikle bizim gibi orta ölçekli işletmeler için önemli bir maliyet kaleminde azalma yaratıyor. Buna bağlı olarak hem istihdam hem de karlılığımıza olumlu yansıması oluyor.
Gelişen ülke pazarlarında sıfır ya da negatif faizlerin konuşulduğu bir ortamda ülkemizin faiz oranları piyasa koşullarına göre hala yüksekliğini korumaktadır.
Bu kadar sıkıntılara rağmen yabancı yatırımcıların tekrar ülkemize geliyor olması önümüzdeki dönemde ülkemizin daha emin adımlarla yürüyeceğinin bir sonucudur. Aynı zamanda küresel ekonomideki sıkıntılara baktığımızda ülkemizin makroekonomik verileri gelişen ekonomiler arasında yadsınamaz kadar olumlu görünmektedir.
Dağ Mühendislik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Doğan Dağ:
İnşaat sektörünü canlandırmak için Emlak Konut tarafından başlatılan kampanyalarla, bankaların faiz indirimleri ve hükümetimizin destekleriyle hem yatırımcılarının hem de konut alıcılarının yüzü gülüyor. Merkez Bankası'nın faiz indirim kararı da hem sektör hem de konut almak isteyenlerce bekleniyordu.
Merkez Bankası'nın faizin çıkabileceği en yüksek seviye olan marjinal fonlama faizini beklentiler dahilinde 25 baz puan indirdi ve yüzde 8,75 seviyesinden yüzde 8,50'ye çekti. Merkez Bankası borçlanma faizini ise yüzde 7,25'te sabit tuttu. Merkezi Bankası'nın faiz oranlarını aşağıya çekmesi ekonomimize ve sektöre olan güveni artıracaktır. Bu karar sadece konut satışlarını değil, konut üretiminden doğrudan etkilenen, gayrimenkul sektörünün paydaşı olduğu 250'ye yakın sektörü de olumlu etkileyecektir.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi:
Türkiye'deki yatırımların önünün açılması ve yeni yatırımlar noktasında faiz indiriminin son derece önemli olduğunu belirterek, "Yeni yatırımın önündeki en büyük engel yüksek faiz ve kredinin vadesinin az olmasıdır." dedi.
Dünyada eksi faiz ile dönen 15 trilyon dolar büyüklüğünde bir para varken, Türkiye'nin yüksek faiz vermesi düşünülemez. Türkiye'deki yatırımların önünün açılması ve yeni yatırımların olması için faiz indirimi son derece önemli. Yeni yatırımın önündeki en büyük engel yüksek faiz ve kredinin vadesinin az olmasıdır. Dolayısıyla hem kredi maliyeti düşmeli hem de vadesi uzamalı ki yatırımlar konusunda daha fazla yol alınsın.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Nail Olpak:
Merkez Bankasının faiz indirimi dış piyasaya mesaj anlamında çok önemli. Bankanın, sürece duyarsız kalmadığını gösteriyor. Üst bandı indirmek önemli ama bu bankacılık sisteminde ne kadar rahatlamaya karşılık geliyor ve bankalar bunu kendi imkanları çerçevesinde marjlarından fedakarlık sağlayarak piyasaya ne kadar yansıtıyorlar, bence önemli kısmı bu.
İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz:
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), piyasanın beklentileri doğrultusunda adım atmayı sürdürüyor. Bankalar neyi bekliyor?
Tarihi büyüklükteki darbe girişiminin ardından, Fitch'in Türkiye'nin 'yatırım yapılabilir ülke' notunu teyit etmesi çok önemliydi. Bu gelişmeden sonra TCMB çok önemli bir adım atarak koridorun üst bandında 25 baz puanlık bir indirim daha yaptı. Bu yıl üst üste yapılan altı indirim ile üst bantta yapılan indirimlerin toplamı 225 baz puana ulaştı. Sonuçta da borç verme faizi yüzde 8,50 seviyesine gelmiş oldu.Bu belki arzu ettiğimiz seviyenin üzerinde ancak adım adım piyasayı canlandıracak rakamlara ulaşacağımıza olan inancım tam. Çünkü iş dünyası olarak bizim Türkiye'ye inancımız tam.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay:
Bursa iş dünyası olarak bizler de kentimizi bölgemizde, ülkemizi ise dünyada en büyük ekonomiler arasında konumlandırmayı hedefliyoruz. Yaşadığımız süreçten hızlı ve daha güçlü bir şekilde çıkmak adına yeni yatırımların önünü açan, piyasaya moral aşılayan adımlara ihtiyacımız var. Bu açıdan değerlendirdiğimizde TCMB'nin faiz indirimi kararını trend açısından olumlu bir adım olarak değerlendiriyoruz. TCMB, faiz indirimleriyle yeni yatırımlar için piyasanın motivasyonunu artırıyor. Faizlerdeki düşüş, firmalarımızın mali yapılarına pozitif etki yapacaktır. Bursa iş dünyası olarak faiz indirim kararlarını destekliyoruz.
AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi:
Tarihin en dar faiz koridoru, koşullar değişirse TL'yi savunmaya yeterli olmaz. Son indirimle mart ayından bu yana birikimli faiz indirimi 225 baz puana ulaşırken, koridorun genişliği de 125 baz puanla tarihi düşük seviyesine gerilemiş oldu. Ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti ile yüzde 7,50 olan politika faizi arasındaki fark da önümüzdeki 1 aylık süreçte son dönemlerin en düşük seviyesine gerileyecektir. Öte yandan, sadeleşme süreci aynı zamanda tek faiz uygulanması anlamına geleceğinden, bütün fonlamanın mevcut politika faizi seviyesinden sağlanmasının aşırı bir gecelik faiz düşüşüne dönüşmemesi için zamanla politika faizinin yükseltilmesi de gerek. Benzer şekilde koridor alt sınırı olan borç alma faiz oranının da paralel artış göstermesi ve koridorun daralmasının sadece üst taraftan sağlanmaması lazım.
Halk Yatırım Başekonomisti Banu Kıvcı Tokalı:
İç talepte yavaşlama görünse de büyümeye katkısının sürmesi bekleniyor. Cari dengede tarafında da turizm sektöründeki yavaşlığın kısa vadeli olumsuz etkisine karşın, dış ticaret hadlerindeki iyileşmenin gecikmeli etkileriyle tüketici kredilerinin ılımlı seyrinin dengeleyici bir rol üstlendiği düşünülüyor. Sonuç olarak, enflasyon baskılarındaki beklenen azalma doğrultusunda, küresel likidite koşullarının destekleyici olması durumunda, faiz indirimlerinin devam edebileceği sinyalini alıyoruz.
Belki de bugün için en gözden kaçacak ayrıntı; işlenmemiş gıda enflasyonunda kısa vadede aşağı yönlü düzeltme olabileceği öngörüsüdür. Şayet bu beklenti ağustos ayı enflasyon rakamlarına yansırsa son dönem tahvil piyasasında görülen yatay hareketin bir kez daha aşağı yönde kırıldığı ve kısa vadeli faizleri rahatlattığını görebiliriz.
Rabobank Gelişen Piyasalar Kur Stratejisti Piotr Matys:
TL, darbe girişiminin ardından kayıplarını telafi etti ve bu da TCMB'ye genişlemeci para politikası için hareket alanı sağladı.
Nomura'nın Gelişmekte Olan Ülkeler Stratejisti Henrik Gullberg:
TCMB'nin bu kararı beklenen bir gelişmeydi. TL'de biraz daha rahatlama görülebilecek.
Yorum Yaz