maritbet girişmaritbet
Mustafa Alpagut 2 bin beton santrali kurdu!

Mustafa Alpagut 2 bin beton santrali kurdu!

Ünlülerin bestecisi, dünyaya 2 bin beton santrali kurdu 1970'lerde Türkiye'nin en popüler şarkıcılarım zirveye taşıyan besteleriyle ünlü Mustafa Alpagut, aslında bir sanayici

ÜNLÜLERİN BESTECİSİ, DÜNYAYA 2 BİN BETON SANTRALİ KURDU

1970'lerde Türkiye'nin en popüler şarkıcılarım zirveye taşıyan besteleriyle ünlü Mustafa Alpagut, aslında bir sanayici. Şirketi Elkon, beton santrali, silo ve nıobil santral üretimi gerçekleştiriyor. Bu alanda dünyanın en büyük üçüncü şirketi olan Elkon'uıı bugüne kadar 70 ülkeye kurduğu beton santrali sayısı yaklaşık 2 bin. Alpagut "Beş yıl içinde bu alanda dünya birincisi olmayı hedefliyoruz''' diyor. Mustafa Alpagut, 1970'lerde Selçuk Ural, Ayla Dikmen, Ömür Göksel, Ferdi Özbeğen gibi dönemin popiiler şarkıcılarını zirveye taşıyan besteleriyle ünlü bir isim. Ama aslında o bir sanayici. Hlikayesi ise diğer işadamlarından oldukça farklı. Lise yıllarında gitar çaldığı orkestrasında müzikle uğraşan Alpagut. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak Mühendisliği'nde okuduğu yıllarda da müzik çalışmalarını sürdürmüş. O dönemde yaptığı besteler dönemin popüler sanatçıları seslendirilmiş. Askerlik dönüşünde ise 'Müzikle mi uğraşmaya devam etmeliyim yoksa eğilimini aldığım mühendisliği mi seçmeliyim?" sorusuna yanıt aramış bir şiire.

DÜNYA ÜÇÜNCÜSÜ

O günün Türkiye'sinde telif haklan olmadığı için ve sanatçıların plak şirketi sahiplerinin baskısı altında olmalan nedeniyle rahat çalışamayacağını düşündüğünden kariyerini mühendis olarak sürdürmeyi tercih etmiş. 1.5 yıl kadar profesyonel iş hayatı tecrübesinden sonra 1978 yılında kendi şirketi Elkon'u kurmuş ve o dönemde 'niş' bir alan olan beton santralleri üretimine başlamış. İç piyasa ile başladığı serüveni, Türkiye sınırlarını aşmış. Elkon bugün 70 ülkeye beton santrali kunıyor ve 60 milyon dolar ciroya koşuyor. Alanlarında dünyanın ilk üçünde yer aldıklarını söyleyen Alpagut, "Tesis olarak dünya sıralamasında ilk üçteyiz. Çin ve Almanya'da bu alanda rakiplerimiz var. Önümüzdeki beş yıl içinde iki ya da birinci sıraya oynarız" diyor.

ALARKO'DA BAŞLADI

Alpagut'un profesyonel iş hayatı 1973 yılında başlamış. Alarko Holdingin "Askerliğini yapmış, İngilizce bilen, yüksek mühendis aranıyor" ilanını görüp başvurmuş ve kabul edilmiş. Böylece, ayda 6 bin lira kazandığı bestecilikten, 3 bin lira maaşlı mühendislik işine geçiş yapmış. Altı aylık başarılı çalışmaları sonucunda şirket Alpagufu 'baş mühendis' olarak görevlendirmiş. Bu görevini bir yıl kadar sürdürdükten sonra Alarko'dan ayrılmış ve girişimci kimliğini konuşturarak kendi şirketi Elkon'u kurmuş. Çok bakir bir alan olan konveyör sistemleri üretimine başlamış. İlk müşterisi de Alarko olmuş. Beş yıl gibi kısa bir sürede iyi bir grafik yakalamış. Bunun üzerine de 1978 yılında Ümraniye'de ilk fabrikasını faaliyete sokmuş. Elkon'u, piyasada konveyör sistemleri konusunda epey bir isim yapmış. İşe başladığında üç olan çalışan sayısı 150'ye çıkmış.

Ünlülerin okuduğu bazı Alpagut besteleri Dertlerimi zincir yaptım (Selçuk Ural-Kutsi) 'Aşkın mahpushane (Haluk Levent) Alma alma yanakları al gibi (Ayla Dikmen) Hatıra defteri (Nilüfer) Satmışım anasını ben bu dünyanın (Ferdi Özbeğen) «t Yanan mum (Ayla Dikmen) Şerefine sevenlerin (Ferdi Özbeğen) Seni seviyorum (Selçuk Ural) Sormadan gir (Banu Kırbağ) Yalancı (Zaliha) Senden bana yar olanda (Ömür Göksel) Nerede (Hüner Coşkuner)

UYKUSUZ GECELER

Konveyör sistemlerinin sipariş üzerine yapılan 'hot coııture' bir üretim olduğunu, bu nedenle de üretim ayağının boş kaldığını fark eden Alpagut, standart birtakım üretimler bulmanın gerekliliğini düşünmüş. Buna yönelik olarak inşaat malzemeleri, kırma, eleme tesisleri gibi makineler üzerine bazı denemeler yapmış. En sonunda da, Turgut Özal'ın o dönem başlattığı toplu konut hamlesine paralel olarak talep artışı olacağını 354 çalışanı bulunan Ekon, Çerkezköy OSB'deki 65 bin metrekare alan üzerine kurulu, 35 bin metrekare kapalı sahaya sahip fabrikalarında üretim yapıyor. Üretimlerinin tamamını ihraç ettiklerini söyleyen Alpagut, şunları anlatıyor: "Bu işin en büyüğü Almanlar ama onlarda da bizim adetlerde üretim gerçekleştiremiyor ve fiyatları çok yüksek. Rusya'ya geçen yıl 80 tane sattık, Almanlar ise 10 tane satmış. Geçen ay Türkiye'nin makine ihracatçıları sıralamasında beşinci sıradaydık. Türkiye'nin en büyük 500 ihracatçısı arasında ise 314'üncü sıradayız. Bu yıl 50 - 60 milyon dolarlık ihracat hedefliyoruz. Bu yıl altı tane patent başvurusu yaptık. Dört tane de Tübitak tarafından desteklenen projemiz var. Önümüzdeki yıl mikser fabrikası da açmayı planlıyoruz. Ayrıca Esentepe'de 20 milyon dolarlık bir rezidans projemiz var. 39 dairelik bu butik projenin içinin dizaynı için Porsche Dizayn ile görüşüyoruz."

Makineleri çok büyük olduğu için ihraç edemeyeceklerine yönelik düşünceler olsa da o yurt dışına açılmaktan çekinmemiş. İhracata Fransa ile başlamış, ardından da Rusya gelmiş. Zaman içinde Rusya en büyük pazarı konumuna yükselmiş. 2000'den heri Rusya'da 500 tane kumlu lıeton santralleri olduğunu belirten Alpagut, şöyle devam ediyor: "2008 yılı şirketimizin alanında zirveye çıktığı yıl oldu. 60 ülkeye ihracat yapıyorduk. 45 milyon dolarlık ihracatımızla Türkiye'nin en büyük 500 ihracatçısı içinde 335'inci sıradaydık. 2010'da bütün ekip pazar çeşitlemesi üzerine çalıştı. 2010'da biz Rusya pazarını yüzde 30'a indirdik. Yüzde 70'i diğer ülkelere kaydı. İhracat yaptığımız ülke sayısı 70'lere çıktı."

Esentepe'de rezidans yapacak

354 çalışanı bulunan Ekon, Çerkezköy OSB'deki 65 bin metrekare alan üzerine kurulu, 35 bin metrekare kapalı sahaya sahip fabrikalarında üretim yapıyor. Üretimlerinin tamamını ihraç ettiklerini söyleyen Alpagut, şunları anlatıyor: "Bu işin en büyüğü Almanlar ama onlarda da bizim adetlerde üretim gerçekleştiremiyor ve fiyatları çok yüksek. Rusya'ya geçen yıl 80 tane sattık, Almanlar ise 10 tane satmış. Geçen ay Türkiye'nin makine ihracatçıları sıralamasında beşinci sıradaydık. Türkiye'nin en büyük 500 ihracatçısı arasında ise 314'üncü sıradayız. Bu yıl 50 - 60 milyon dolarlık ihracat hedefliyoruz. Bu yıl altı tane patent başvurusu yaptık. Dört tane de Tübitak tarafından desteklenen projemiz var. Önümüzdeki yıl mikser fabrikası da açmayı planlıyoruz. Ayrıca Esentepe'de 20 milyon dolarlık bir rezidans projemiz var. 39 dairelik bu butik projenin içinin dizaynı için Porsche Dizayn ile görüşüyoruz."

MOBİL SANTRAL DA KURUYOR

2004 yılında mobil santral üretimine de başlamış Elkon. Zaman içinde Rusya'nın işlevselliğini gördüğü mobil santrallere ilgisinin arttığını dile getiren Alpagut, bu alandaki talep artışı nedeniyle 2006 yılında mobil santral fabrikası yatırımına soyunduklanru ifade ediyor. Alpagut, sonraki gelişmeleri ise şöyle anlatıyor: "İnşaat sektörünün birçok ekipmanları var. Bunlardan biri olan çimento silolarını dışarıdan alıyorduk ama istediğimiz kalite ve miktarda alamıyorduk, Her santralin yanına iki—üç tane silo vermek zorundasınız. Santrali bitirdiğimizde elimizde silo yoksa santrali teslim edemiyorduk. İtalyanlann Hırvatistan'da bir fabrikası var onlarla anlaştık ama onlar da istediğimiz adetlerde veremiyorlardı. Bu nedenle 2007'de de çimento silosu fabrikamızı kurduk. 2011 de oturup bu işi daha da büyütme karan aldık. Yılda 300 santral yapar hale gelmeyi hedefledik. Tüm tesislerimize toplam 40 milyon dolar gibi bir yatırım yaptık." gördüğü inşaatın en önemli kalemi olan betonda karar kılmış. 1982 yılında beton santrali kurmaya karar verdiğini söyleyen Alpagut o yıllan şöyle özediyor: "Bir tane prototip hazırladım. Henüz bir marka olmadığımız için ilkini satarken biraz zorlandık. Maliyetinin yarı fiyatına sattık Soyak'a. Sonrasında ise ilk makineyi geliştirmek için çok uygusuz geceler geçirdim."

İLK FABRİKA

Zamanla beton santrallerine olan ilgi aitmiş ve fabrika yetmemeye başlamış. Bunun üzerine 1989 yılında Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesinde ilk fabrikasını faaliyete geçirmiş. Böylece üretim hızlanmış. Bu işi 2000'lere kadar her yıl daha da büyütmüş. Avrupa standartlarında yaptığı  üretimin yurt içindeki krizler ve fiyat politikasıyla zor has ettiğini anlatan Alpagııt. kalitesi çok düşük ama fiyatları çok aşağıda olan yerli üreticilerle rekata edemedikleri için yurt dışına yönelmiş.

Özlem Bay Yılmazobay / Ekonomist

Yorum Yaz

Benzer Haberler

19. GYODER Gayrimenkul Zirvesi 6 Kasım’da
  • 05.09.2024 17:04

19. GYODER Gayrimenkul Zirvesi 6 Kasım’da

Türkiye gayrimenkul sektörünün başlıca buluşma noktası GYODER Gayrimenkul Zirves ...

Arı Teknokent'ten silüet açıklaması!
  • 24.02.2022 11:50

Arı Teknokent'ten silüet açıklaması!

Arı Teknokent, Sabah Gazetesi'nde yer alan “Boğaz’ın silüetini bozmaktan ya ...

Yangında 85 bin futbol sahası büyüklüğünde alan kül oldu
  • 12.08.2021 11:34

Yangında 85 bin futbol sahası büyüklüğünde alan kül oldu

İTÜ UHUZAM, Akdeniz ve Ege Bölgesi'ndeki orman yangınların doğada bıraktığı tahr ...

Prof. Dr. Hüseyin Toros: "Nüfusun fazla olduğu şehirlerde hava kirliliği azaldı"
  • 06.04.2021 13:20

Prof. Dr. Hüseyin Toros: "Nüfusun fazla olduğu şehirlerde hava kirliliği azaldı"

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) bünyesinde 36 ilde yapılan araştırmada, yeni ...

İstanbul'da hava kirliliği oranı salgından dolayı azaldı
  • 29.01.2021 11:07

İstanbul'da hava kirliliği oranı salgından dolayı azaldı

İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üye ...

Bakan Karaismailoğlu Türk Demiryolu Zirvesi'nde konuştu
  • 24.10.2020 10:40

Bakan Karaismailoğlu Türk Demiryolu Zirvesi'nde konuştu

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, eylül ayı itibarıyla demir yolu ...