OSB'ler için yapılacak yatırımlar özendirilmeli!

Türkiye'de mevcut 131 OSB'nin sadece yüzde 30'unda doluluk yüzde80-100 aralığında seyrediyor.

 

2009 yılında başlatılan sektörel-bölgesel teşvik sisteminde ayrıcalıklı yer kapsamında değerlendirilmeyen Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) bu yıl yürürlüğe giren yeni teşvik kanunu'ndan umutlu. Şu an  mevcut 131 OSB'nin  sadece 30'unda doluluk yüzde 80 ile yüzde 100 arasında gerçekleşiyor. Yeni dönemde doluluk oranında artış olacağı tahmin ediliyor.

 

OSB  temsilcileri Dünya'ya  yaptıkları değerlendirmede Yeni teşvikler sayesinde OSB'lerin bulunduğu ilin bir alt bölge teşvikinden yararlanmasının çok doğru bir karar oldğu yönünde görüş bildirdi. Görüşlerini aldığımız  bir çok OSB yöneticisi ara elemanı bulmakta zorlandıklarını dile getirirken mesleki eğitimin önemine dikkat çekiyor.

 

 

 

 

"Geçmiş teşviklerle bugünkü teşvik sistemini karşılaştırdığımızda yeni teşvik sistemini olumlu buluyoruz. Bu sistem desteklerin daha tariflenebilir olduğu bir düzenleme. Bölgemiz ve diğer bölgeler açısından ilin bulunduğu bölgenin bir alt grubunda teşviklerin verilmesi OSB'ler açısından önemli bir kavram. Sanayi Bakanlığımızın da destekleri ile bunun oluşması, bölgelerimizin doluluk oranlarını ve yatırım oranlarını artıracaktır diye düşünüyorum. Yeni teşvik sisteminde eksikler var mı, var. Her şeyde eksikler olabilir. Ama şu anda uygulamaya konulan teşvik sistemi ile yatırımların hızlanacağını düşünüyorum. Tabi başka ek desteklerle de daha teknolojik ürünlerin üretileceği görüşündeyim. Meslek liseleri ile ilgili destekler çok önemli bir uygulama haline gelecektir. Çünkü bizim bölgemizde de diğer bölgelerde de ara eleman sorunu söz konusu. Milli Eğitim Bakanlığı'nın meslek liselerinde verilen eğitimler daha çok kendi laboratuarlarında oluşan uygulamalar şeklindedir. Örneğin Başkent OSB olarak bu teşvik yasalaşmadan önce mesleki eğitimle ilgili çalışmalara başlamıştık. Hem meslek lisesi, hem de meslek edindirme anlamında tam yatırıma başlarken bu yasayı bekledik. Organize sanayi bölgelerinin içinde fiili uygulamaya yönelik ara elemanların o bölgenin, o bölgede bulunan sektörlerin ihtiyaçlarını karşılayacak bir eğitim sistemi ağı içinde çok olumlu olacağını düşünüyorum. Çalışmalar kapsamında büyük ihtimal bölgemizde önümüzdeki yıl temelini atacağımız meslek eğitimiyle ilgili bir okulumuz olacaktır diye düşünüyorum."

 

 

 

 

Son yasada Konya olarak 2'inci bölgedeyiz. OSB'miz ise alt bölge olduğu için 3'üncü bölgede. Yanımıza baktığımızda Aksaray 5'inci bölgede. Teşvik sisteminde özellikle bizim üzerinde durduğumuz stratejik yatırım dediğimiz yüksek katma değerli ürünler üretebilmemiz, teknolojik ürünler üretebilmemiz için üniversite ayağının mutlaka olması lazım. Meslek lisesi hangi şehirde kuruluyorsa, o şehirlerin ihtiyacı olan faaliyetlerin olması önemli. Konya'da otomotiv yan sanayi ve döküm gibi alanlar öndedir. Meslek liselerine bakarsınız öncelikle müfredat ve insan önemli. Umuyoruz ki bu yeni 4+4+4 sistemi faydalı olur. Bizim de o süreçleri iyi değerlendirebiliyor olmamız lazım. Geçmişte çok şey kaybettik. Geleceği yakalayabilmek adına meslek lisesinde okuyacak öğrencilerimizi iyi seçmeli ve yeteneklerini iyi belirlemeliyiz. Hangi bölgede neye göre ve nasıl ihtiyaç olduğunu belirlemeliyiz. Bizim bütün sıkıntımız teknik eleman. Piyasadaki gözetim denetim faaliyetlerinin çok iyi yönetilmesi lazım. Sektörlere baktığımızda birçok sektörde kapasite fazlası var. Artık ihtiyacı olan sektörlere izin verilmeli"

 

 

 

"Teşvik verdiğiniz zaman orada çalışacak vasıflı elemanınız yok, teknik eleman kadronuz yok. Dolayısıyla verilen teşviklerin de yeterli olmadığı kanaatindeyiz. İller bu teşviklerini de kendileri oluşturmalı. Bu kapsamda biz Kayseri'de Organize Sanayi Bölgeleri içerisinde en büyük METEM (mesleki eğitim)okulunun da temelini attık. Bu yıl itibariyle de eğitime açacağız.30 derslik 900 öğrenci kapasiteli olacak. 6 ayrı atölyesi ile hem teori hem pratiğinin öğrenileceği bir yer olacak. Haftanın belirli günlerinde bu pratiği fabrikalarda kullanmalarını sağlayacağız. Daha önce organize sanayi sürekli eğitim merkezi ile bu çalışmamızda başarılı olduk. Yaklaşık 750 tane gencimizi meslek sahibi yaparak iş sahibi yaptık."

 

 

 

 

"Samsun bugüne kadar üvey evlat muamelesi görmüştü. Ama son çıkan teşvikte 3'üncü bölgede yer aldı, bundan da haliyle memnun olduk. Gönül isterdi ki 4'üncü veya 5'inci bölgede yer alsın. Teşvikler bölgesel ayrımcılığı bir seviyeye getirebilmeyi amaçlıyor, onun için de az gelişmiş bölgelere daha fazla teşvik, gelişmiş bölgelere de daha az teşvik veriliyor. Biz tam ortada kaldık. Bu yüzden de memnunuz. 3'üncü bölgede alınacak hakların hepsine bizim bölgemiz de sahip. OSB'ler içinde kurulacak meslek liselerine gelince, biz Samsun olarak buna seneler önce başladık.  Lise olarak başladık, bugün bir yüksek okula sahibiz. Samsun'da 5 tane organize sanayi bölgemiz var. Her birinde birer ikişer tane okul olması bizi de Türkiye'yi de sevindirir. Bu ülkenin geleceğini temin edecek çocuklarımızı o okullarda yetiştirmemiz lazım."

 

 

 

"Bizim temel sıkıntımız şu; Başkenti gelişmişlikte yukarılarda görüyoruz. Ama biz organize sanayi bölgelerini de bu paketin içinde değerlendiriyoruz. OSB'ler bu pakette biraz daha öne çıkarıldı ama OSB'ler içinde yapılacak yatırımların çok daha önde ve yukarıda değerlendirilmesi ve özendirilmesinde yarar var. OSB'lerin kendisinin de teşvik edilmesi önemli, örneğin yatırımlar esnasında oluşan mal ve hizmet alımlarındaki katma değer vergisinden muafiyet sağlanması gibi destekler çok daha güzel olacak. Bunu bile sıfır noktasından çok daha iyi olarak değerlendiriyoruz. Mesleki eğitimle ilgili ise, biz bölgemizin imar planını yaparken teknik öğrenim ve laboratuvar planı için yer ayırmıştık. Biz ara eleman kavramın önemli olduğunu ve günümüzde artık en iyi yatırım unsurlarından biri olarak yetişmiş insan gücünün gerekliliğini biliyoruz. Buna hazırız."

 

 

 

 Yeni paketteki birçok destekte özelikle tekstilde yapılacak yatırımlarda deyim yerinde ise "Malatya by-pass" edildi. Mevcut şartlarda Tekstil Malatya'da deyim yerinde ise işsizliği süpüren bir sektördü. Ayakları üzerine yeni kalkan bir kentti. Biz yasa çıkarken bakanlarımıza bu hassas durumu iletmiştik. Uygulama tebliğine konulan maddeler Malatya'ya bir darbe niteliği taşıyor. Somut olarak söylemek gerekirse, Tekstil sektöründe Malatya'ya yatırım yapacak bir girişimci, en az yüzde 40 bir destekle Şanlıurfa'ya yatırım yapabilecek. Oysa kentlerin sektörel kalkınma renklerine çok iyi bakılmalıydı. Malatya'nın kalkınma renklerinin en önemlisi tekstildi. Biz Bakan'a da belirttik. Malatya kalkınıyor. Önüne set çekmeyin, engel koymayın dedik. Ama bu paket ile en önemli sektörümüzün önüne adeta kale koydular. Ara eleman noktasında Türkiye'nin çektiği sıkıntıyı şu anda bölge olarak bizde çekiyoruz."