Sergei Tchoban: Sevilen binalar kalıcı oluyor!
Sergei Tchoban, sürdürülebilir mimarinin bir bütün içinde düşünülmesi gerektiğini belirterek, "Binalar tüm özellikleri ile sürdürülebilir olmalı, hem teknik hem de mimari açıdan" diye konuştu
Uluslararası yarışmalardan onlarca ödül alan ve yüzlerce mimari eserin tasarımını yapan sıra dışı mimar Sergei Tchoban, sürdürülebilir mimarinin bir bütün içinde düşünülmesi gerektiğini belirterek, "Binalar tüm özellikleri ile sürdürülebilir olmalı, hem teknik hem de mimari açıdan. İnsanların seveceği binalar planlanırsa, o binalar kalıcı oluyor ve yaşamını sürdürüyor. Bir binayı seviyorsanız, onu koruyorsunuz" diye konuştu.
1986 yılında St. Petersburg'daki Rusya Sanat Akademisi'nden mezun olan ve aynı yıl profesyonel yaşamına Rusya'da mimar olarak başlayan Tchoban, 1992'den beri Nps tchoban voss Architekten BDA'nın ortağı olarak çalışıyor. Amerikan Mimari İllüstratörler Birliği (ASAI) üyesi olan ve 2009 yılında S. Tchoban Vakfı'nı kuran ünlü mimarın, dünyadaki birçok önemli yapıda imzası bulunuyor.
Özellikle Almanya ve Moskova'da tasarladığı ödüllü binalarla tanınan mimarın; Moskova'daki Granatny Çekirdek Konutları, DomAquarèe Mahallesi, Çok İşlevli Kompleks Federasyon Kulesi ve Müzik ve Yaşam tarzı Oteli 'nhow' yüzlerce başarılı eserinden sadece birkaçı.
Mimarinin kültürün, geleneğin ve geleceğin bir parçası olarak ele alınması gerektiğine inanan ve tasarımlarında tarihi dokuyla kurulan organik bağa önem veren Sergei Tchoban, cam üzerine özel bir teknikle işlediği Roma mimari yansımalarını modern malzemelerle buluşturan projeleriyle, hem bölgenin tarihi dokusuna hem de doğal çevreye uyumlu hale getiriyor. Bu tarzın en güzel örneği ise St. Petersburg'daki ofis ve iş merkezinde görülüyor.
Bir mimarın görevini insanların ihtiyaçlarına hizmet eden yaşam alanları ve nesneler oluşturmak olarak gören Tchoban; bu nedenle planladığı binaların, iç dekorasyonundaki detaylar da dış cephe özellikleri ile birbirini tamamlıyor. Kapı kollarından, elektrik düğmelerine kadar binadaki tüm detayları incelikle ve özel olarak planlayan Tchoban; bazı projelerinde ise sadece iç mekan tasarımına odaklanıyor.
Bu çalışmalarının bir örneği olan ve Fransa'nın büyük caddelerinden biri olan Esplanade'ten esinlenerek 18. ve 19. yüzyıl mobilya kültürünü yansıtan, Duravit için tasarladığı banyo serisinin tanıtımı için Türkiye'ye gelen Tchoban, Türk mimarlarla buluştuğu ‘Mimarlıktan Detaya' adlı konferansın ardından ntvmsnbc.com'un sorularını yanıtladı.
İstanbul'daki binaları nasıl buluyorsunuz?
"İstanbul'u seviyorum. Binaların ötesinde de herşeyiyle çok güzel bir şehir."
"İstanbul'u seviyorum. Binaların ötesinde de herşeyiyle çok güzel bir şehir."
Değişik yüzeyleri seviyorsunuz...
"Evet, kesinlikle. Değişik yüzeyleri seviyorum. Buradaki binalar, sokaklar çok güzel. Bina cephelerinde suyun yansımalarını görmek çok hoş."
"Evet, kesinlikle. Değişik yüzeyleri seviyorum. Buradaki binalar, sokaklar çok güzel. Bina cephelerinde suyun yansımalarını görmek çok hoş."
Şehrin en çok sevdiğiniz kısmı ya da en sevdiğiniz bina hangisi?
"Bizans döneminden kalan örnekleri çok seviyorum. Dar sokaklar, eski şehir merkezi, değişik cepheler, güzel renkler, evler ve şehrin atmosferi çok güzel."
"Bizans döneminden kalan örnekleri çok seviyorum. Dar sokaklar, eski şehir merkezi, değişik cepheler, güzel renkler, evler ve şehrin atmosferi çok güzel."
Berlin'deki projeniz gerçekten çok etkileyici. Gelecek projelerinizde neler öne çıkacak?
"3 büyük şehir planlama projesi üzerine çalışıyoruz ve St. Petersburg'da da devam eden iki projemiz var. Rusya mimarisi ile yabancı mimari özelliklerini buluşturmaya çalışıyoruz. Kendi mimari tecrübelerimi de bu projelere aktarmaya çalışıyorum. Batı kültürünü ve inşaat kalitesini, Rusya'ya taşıyarak şehirde yeni yaşam alanları yaratacağız. Berlin'de de büyük bir projemiz var."
"3 büyük şehir planlama projesi üzerine çalışıyoruz ve St. Petersburg'da da devam eden iki projemiz var. Rusya mimarisi ile yabancı mimari özelliklerini buluşturmaya çalışıyoruz. Kendi mimari tecrübelerimi de bu projelere aktarmaya çalışıyorum. Batı kültürünü ve inşaat kalitesini, Rusya'ya taşıyarak şehirde yeni yaşam alanları yaratacağız. Berlin'de de büyük bir projemiz var."
Yine tarihi ve modern formları buluşturacak yapılar mı olacak?
"Yeni bina cepheleri oluşturmayı seviyorum. Ancak, binaların geleneksel dokusu da sürdürülmeli."
"Yeni bina cepheleri oluşturmayı seviyorum. Ancak, binaların geleneksel dokusu da sürdürülmeli."
Size ne ilham verir?
"Çok sık seyahat ederim, çok çizim yaparım. Değişik kültürleri incelemeyi severim. Mayıs başında, İtalya'ya Venedik'e gideceğim tekrar. İyi çizim yaptığınızda düşüncelerinizi ve kendinizi daha iyi aktarabiliyorsunuz. Çizimleriniz fikirlerinizi de değiştirebiliyor, böylece yeni fikirler doğabiliyor."
"Çok sık seyahat ederim, çok çizim yaparım. Değişik kültürleri incelemeyi severim. Mayıs başında, İtalya'ya Venedik'e gideceğim tekrar. İyi çizim yaptığınızda düşüncelerinizi ve kendinizi daha iyi aktarabiliyorsunuz. Çizimleriniz fikirlerinizi de değiştirebiliyor, böylece yeni fikirler doğabiliyor."
Çalışmalarınızda iç mimari ve dekorasyon çok önemli bir yere sahip. Bir binayı tasarlarken önce içini mi hayal edersiniz, yoksa dışını mı?
"Genellikle ikisi birarada şekilleniyor. Bazı binalarda planlamaya içeriden başlamanız gerekiyor. Çünkü içini düşünmezseniz, güzel bir bina planlamanız çok zor. Ama binanın formu da çok önemli. O nedenle ikisini birlikte düşünmek, planlamak ve bütünleştirmek gerekiyor."
"Genellikle ikisi birarada şekilleniyor. Bazı binalarda planlamaya içeriden başlamanız gerekiyor. Çünkü içini düşünmezseniz, güzel bir bina planlamanız çok zor. Ama binanın formu da çok önemli. O nedenle ikisini birlikte düşünmek, planlamak ve bütünleştirmek gerekiyor."
Sürdürülebilir mimari konusunda görüşleriniz nedir?
"Çok önemli. Çünkü yapılan işlerin her parçasında gün geçtikçe maliyetler artıyor. O nedenle sadece kullanılan teknik ve malzemelerin seçiminin sürdürülebilir olması değil, yıllarca severek kullanılacak şekilde planlamak da önemli. Binalar tüm özellikleri ile sürdürülebilir olmalı, hem teknik hem de mimari açıdan. İnsanların seveceği binalar planlanırsa, o binalar kalıcı oluyor ve yaşamını sürdürüyor. Bir binayı seviyorsanız, onu koruyorsunuz."
"Çok önemli. Çünkü yapılan işlerin her parçasında gün geçtikçe maliyetler artıyor. O nedenle sadece kullanılan teknik ve malzemelerin seçiminin sürdürülebilir olması değil, yıllarca severek kullanılacak şekilde planlamak da önemli. Binalar tüm özellikleri ile sürdürülebilir olmalı, hem teknik hem de mimari açıdan. İnsanların seveceği binalar planlanırsa, o binalar kalıcı oluyor ve yaşamını sürdürüyor. Bir binayı seviyorsanız, onu koruyorsunuz."
Mimari gelecekte nasıl şekillenecek?
"Mimari hayatımızın bir parçası ve yaşamımızda önemli bir rolü var. Her gün müzeye gitmeyebilirsiniz ama mimarinin içinde yaşıyorsunuz. Günlük hayatımızın doğal bir parçası ve hep de olacak."
"Mimari hayatımızın bir parçası ve yaşamımızda önemli bir rolü var. Her gün müzeye gitmeyebilirsiniz ama mimarinin içinde yaşıyorsunuz. Günlük hayatımızın doğal bir parçası ve hep de olacak."
Stilinizi nasıl tanımlarsınız?
"Malzeme seçimi ve detaylar öne çıkıyor. Cam da olsa maddenin yaratıcı bir özelliği olmalı. Yaptığınız binayı dokunulabilen malzemelerle, yüzeyi ile anlatabilirsiniz."
"Malzeme seçimi ve detaylar öne çıkıyor. Cam da olsa maddenin yaratıcı bir özelliği olmalı. Yaptığınız binayı dokunulabilen malzemelerle, yüzeyi ile anlatabilirsiniz."
Seçil Başkaya-ntvmsnbc
Yorum Yaz