Sevgi Apartmanı depreme dayanıklı çıkmadı!

Rapora göre, kolonlarda çakıl taşı kullanıldı, projeleri eksik, ne zaman yapıldığı belli değil, kolonların basınca dayanıklılığı ise standartların altında kalıyor.

 

Van depreminde 30 kişi, Sevgi Apartmanı'nın enkazında kalarak hayata gözlerini yumdu. Sevgi Apartmanı'nın sahibi Salih Ölmez ise Erciş'teki villasının bahçesine kurduğu Kızılay çadırı depremin simge ismi oldu. Deprem sonrasında kendisiyle yapılan röportajda ise sahibi olduğu Sevgi Apartmanı'nın çok sağlam olduğunu, yapılacak incelemelerden sonra haklı çıkacağını iddia etti. Aradan 8 ay geçti ve Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği tarafından Sevgi Apartmanı'nın bilirkişi raporu hazırlandı. Rapor incelendiğinde deprem gerçeği de ortaya çıktı: ‘Deprem değil, çürük bina öldürür.”

 

 

Peki raporda neler yazıyor? Prof. Dr. Alemdar Bayraktar, Prof. Dr. Halil Karadeniz, Prof. Dr. Şakir Erdoğdu, Yrd. Doç. Dr. Zekai Angın tarafından hazırlanan raporda çok çarpıcı ifadeler yer alıyor. Rapora göre, binanın yapı ruhsatı, yapı kullanma belgesi ile mimari, statik, tesisat projeleri bulunuyor. Kağıt üzerindeki belgelere göre bina inşaat halindeyken Erciş Belediyesi Fen İşleri Şubesi tarafından denetlenmiş. Ancak bilirkişi tarafından detaylı incelemede herşeyin kağıt üzerinde olduğu, uygulamanın bambaşka olduğu tespit edildi. İşte o tespitler:

 

 

Bilirkişi tarafından yapılan detaylı incelemede öncelikle Sevgi Apartmanı'nın projelerinde eksiklikler olduğu saptandı. Örneğin bir binan nasıl inşaa edileceğini belirleyen statik proje ve statik proje hesap raporu bulunmuyor. Bilirkişi bu durumdan Erciş Belediyesi ile binanın sahibini sorumlu tutuyor. Ayrıca aynı hazırlanan raporda kolon kesit, donatı alanı, döşeme kesit gibi projelerinin de olmadığı belirtiliyor.

 

Raporun sonuç bölümü okunduğunda ise çok daha çarpıcı sonuçlar ortaya çıkıyor. Bilirkişinin saptamalarına göre 30 kişinin hayatını kaybettiği Sevgi Apartmanı'nın ne zaman yapıldığı belli değil. Raporda ‘1997 yılından sonra yapıldığı anlaşılmaktadır' ifadesi kullanılıyor. Bilinmezlik tarihle de sınırlı değil. Rapora göre statik hesap raporu bulunmadığı için kullanılan malzemelerin sınıfı da belli değil.

 

Depremden sonra, enkaz alanlarından özel bir cihaz ile kolonlardan numuneler alınarak Karadeniz Teknik Üniversitesi'ne incelenmek üzere yollandı. Raporda bu incelemenin sonuçlarına da yer veriliyor. Rapora göre enkaz alanından alınan karot numunelerine göre, kolonların basınç dayanımı standartların altında. Ayrıca numune sonuçlaında homojen bir dağılım da görünmüyor. Bir numunede basınç dayalıklılık 3,94 N/mm2 çıkarken başka bir numunede bu rakam 9,81 olarak gerçekleşiyor. Ancak her iki rakam da standardı tutturamıyor.

 

 

Saptanan diğer yetersizlikler ise raporda şöyle sıralanıyor: “Kolonlardaki demir bağlama aralığı yeterli değil. Projelerde kirişlerle ilgili herhangi bir bilgi bulunmuyor. Beton içinde standart dışı irilikte çakıl taşı kullanılmış. Taşıyıcı elamanlarının yetersizliği saptandı. Malzeme kalitesiz, detaylandırması yetersiz, projenin uygunluğu saptanamıyor, projeler eksik.”