"Taksim Meydanı bu yıl trafiğe kapanıyor"
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Taksim meydanını bu yıl içinde trafiğe kapatmayı planladıklarını açıkladı
..Tarihi yarımadayı trafiğe kapattınız. Taksim Meydanı'nın da bir gün kapatılacağı konuşuluyor hep. Gerçekten kapanacak mı, projesi tamam mı?
Taksim'de meydan yayalaştırması yapmayı planlıyoruz. Taksim meydanda da trafiğin bir baskısı var. Sayın Başbakanımız'ın kendi başkanlığı döneminden beri arzu ettiği bir bölge burası ve biz burada ulaşımla ilgili bir çalışma yürütüyoruz. Daha önce yapılan düzenlemeleri de dikkate alarak bir değerlendirme yapıp 2011 yılında da Taksim'de yayalaştırma sürecine başlayacağız. Çünkü şehir yürünerek yaşandıkça daha iyi hissedilebiliniyor.
İstiklal Caddesi'nden bir zamanlar araçlar geçiyordu, geçmişte trafiğe açıktı. Şimdilerde oraya resmi araçlar adı altında araçlar gidiyor, ben aracımla gitmiyorum. Yayalaşmaya saygı göstermek gerekiyor, resmi araçların zorunlu olmadıkça o bölgeye girmemesi gerekiyor.
Bir kısmı alta alınıyor, Mete Caddesi, Tarlabaşı'ndan gelen Sıraselviler'e giden kısım alta alınıyor. Değişik bir takım projeler var. Çeşitli düzenlemeler yapılıyor. Otobüsler oradan kalkacak ve bir daha hiç gelmeyecek ve bir de metro çıkışlarını ortadan kaldırıp İstiklal Caddesi kenarlarına çekeceğiz. Bu uygulamalarla meydanı rahatlatmayı planlıyoruz.
Tabii, mesela özellikle AKM'nin önündeki yolun alta alınması lazım ki Taksim ile AKM birleşsin ve yürüyerek geçilebilinsin ve bir meydan hissi uyansın.
İstanbul'a çok fazla yatırım yapıyorsunuz. Ama bu yatırımların kaynağı ve İstanbul'u ne kadar borçlandırdığınız da tartışılıyor. The Guardian'da çıkan yazıda 'İstanbul borç batağında' diyor, doğru mu?
Bu tür haberler niçin çıkıyor? Borcumuz yok değil, elbette var ama tüm hesabımızı kitabımızı da ona göre yapıyoruz. 'İstanbul borç batağında' gibi bir değerlendirme yaparken 'Acaba İstanbul'un yükselişi, gelişmesi bir yerleri ya da birilerini rahatsız ediyor mu?' diye düşünüyorum.
Avrupa ülkeleri global krizin verdiği çok ciddi sıkıntıları yaşıyor, İstanbul onlarla mukayese edilmeyecek kadar iyi durumda. İstanbul'un borçları var fakat hiç yoktan değnekçileri ortadan kaldırarak kurduğumuz İSPARK'ı satsak o dediğiniz borçları kapatırız.
Borç dediğiniz zaman, 5-6 milyar dolar toplamı 2028'e uzanan bir zaman dilimi içerisinde bunu yapıyorsanız, zaten yasalarla belirlenmiş bütçemizin %10'nu geçmeyen iç borçlanma ve %10'nu geçmeyen dış borçlanma yapılmış. Zaten bunun üzerinde borçlanma yapamazsınız. Buna ek olarak İstanbul Belediye'si başkan yetkisi ile başkan imzası ile hazine garantisi olmaksızın krediler alabilmiş ve (1,5 milyar euro'lardan bahsediyorum) eğer bu kadar büyük bir rakamı alabiliyorsanız mutlaka güvenilirsinizdir çünkü kimse size durup dururken 'gelin size para vereyim' demez.
Üç dört hafta kadar önce yabancıların yaptığı bir değerlendirme vardı İspark'ın değerini oradan söylüyorum yoksa biz bir değerlendirme yapmadık. İstanbul Belediyesi şirketleri kendi imkanı zaten kendisine yeterli. Borçlarımız ödenemeyecek borçlar değildir. Bunlar ödemesi 2028'e kadar uzanan borçlardır. Satışını hazırladığımız önce İDO arkasından da İGDAŞ satışları bize ciddi bir kaynak getirecek ve bize baskı yapan borçları telafi edebileceğiz.
Bahçeşehir-Ataşehir-Çekmeköy sizden ulaşım için bir çözüm bekliyor. Ne zaman Bahçeşehir'e metro gelecek? Bu bölgelerde yaşayan İstanbullulara 2011'de müjdeniz olacak mı?
Bizim paramız İstanbullu vatandaşlarımızındır. Tüm kaynaklarımızı onlar için harcıyoruz. Yatırım yaparken hesabımızı doğru yapmamız gerekiyor. Londra 2012 olimpiyatlarını daha yeni almıştı, o olimpiyat komitesinden İstanbul'daki olası olimpiyatlarla ilgili bir mimar olarak brifing aldım. 2012 olimpiyatları için yeni bir köy kurduklarını anlattılar. 6,5 milyar pound harcayacaklarını söylediler. 18 katrilyon gibi bir rakama denk geliyor. 'Siz bu parayı nereden bulacaksınız?' dedim. 'Bizim bu köye giderken götüreceğimiz metronun geçtiği yerlerdeki arazinin değerlenmesinden, yollar götüreceğimiz arazinin değerlenmesiniden alacağız' dediler.
Bu bir sistem meselesi, o bölgelerdeki arazi sahiplerinden etmeyecek boyutta bir pay alınması lazımdı. Bahçeşehir kurulurken Bahçeşehir ile ilgili ulaşım fonları diye oradaki arazilerden belli bir miktar alınması gerekiyordu. Ve o alınan paralar sadece oraya gidecek metro için kullanılmak üzere ayrılmalıydı. Kaynak olmadan hizmet yapılması bekleniyor ve sonrasında da 'borcunuz var, battınız' gibi söylemler oluyor.
Beylikdüzü'ne uzanan hat ki çok önemli o kadar yoğunduk ki o yoğunluğun bir kısmını buraya almamız gerekiyor. Bir de Bakırköy İDO İskelesi'nden Bağcılar Kirazlı mevkine kadar olan hattı bakanlık yapacak.
Bahçeşehir'e bir müjde çıkmadı?
Behçeşehir ile ilgili bir metro projemiz var ama şu anda Bahçeşehir öncelikli yerlerden değil. Bir de şunu yapıyoru; bu bir mühendislik hesabı, şehrin yerleşim alanları ve yolculuk talebini hesaplıyorsunuz. En çok yolcunun nerede olduğuna bakıyorsunuz ve önceliği oraya veriyorsunuz. Kabataş'tan başlayacak hat üzerinde çok yolcu var bu proje yapılırsa ulaşımda çok büyük bir rahatlama yaşanacak.
.Kaynak: Habertürk
- Etiketler:
Yorum Yaz