Venezüella Türk müteahhitlerin iş kaynağı oldu!
ABD'ye kafa tutan Castro'dan sonra en popüler lider, Chavez. Ülkesi Venezüella. Türkiye'den yola çıkıp, gitmek de kolay değil
ABD'ye kafa tutan Castro'dan sonra en popüler lider, Chavez. Ülkesi Venezüella. Türkiye'den yola çıkıp, gitmek de kolay değil. Madrid, Paris, Roma veya Amsterdam'a gideceksiniz, oradan Venezüella'nın başkenti Caracas'a. Sırf 'havada' geçen süre 16 saat.
Türkiye nere, Venezüella nere diyemiyoruz çünkü Türk müteahhitlerinin yeni gözbebeklerinden biri artı bu ülke.
Türkiye Müteahhitler Birliği'nin üstlendikleri projelerin ülkeler sıralamasında, ilk 5 ülke tahmin edilebilir:
Rusya, Türkmenistan, Irak, Kazakistan, Suudi Arabistan.
Listedeki 6. ülke şaşırtıcı: Venezüella.
2011 yılında 1 milyar 93 milyon dolarlık taahhüt işi üstlenilmiş.
Yeni uluslararası işler içinde Rusya'nın payı yüzde 17 iken, Venezüella'nın payının yüzde 5.7'ye ulaşması, sizce de ilginç değil mi?
Türkiye Müteahhitleri Birliği Başkanı Emin Sazak'ı aradım, sordum:
'1 milyar 93 milyon dolar rakamını, Ekonomi Bakanlığı'nın verilerinden aldık. Üyemiz Summa 113 milyon dolarlık konut işi aldı. Bir başka üyemiz de 12 milyon dolarlık kalıp işi. Geri kalan 978 milyon dolarlık işi, üyemiz olmayan bir inşaat şirketinin aldığını duyduk. 13 bin prefabrik ev yapacakmış.'
Türkiye Müteahhitler Birliği'nin Emin Sazak'tan önceki Başkanı Erdal Eren 'Biz de isterdik Şanzelize'de (Champs Elysees) iş yapmayı, Eiffel'in onarımını veya Champs Elysees (Şanzelize'deki) inşaatı bize verdiler de biz mi yapmadık' diyordu.
Türk müteahhitler için hep ekmek aslanın karnında. Riskli bölgelerde iş yapmaktan başka çareleri yok. Sadece riskli de değil. Uzak yakın, fark etmiyor onlar için.
Emin Sazak da diyor ki, 'Biz uzak, yakın bakmıyoruz. Kolombiya ve Venezüella'nın ciddi yatırım programları var. Türk müteahhitleri de Güney Amerika'ya ilgi göstermeye başladı. İnşaat firmaları arasında gidip gelen çok.'
Bir 'AZ SONRA' anonsu vereyim: Venezüella'da ilk iş alan Summa'yı, bu ülkeye taşıyan yakın arkadaşımın ki kendisinin inşaat işiyle en ufacık alakası yoktur, Chavez ile 'dostluğunu' bir sonraki yazıda, pazartesi günü sizlere aktaracağım.
Türkiye, Afrika'da roketle gidiyor
Organizasyonel gelişim ve yönetim danışmanlığı şirketi MCT Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Alper Utku ve Yönetim Kurulu Üyesi Tanyer Sönmezer ile geçenlerde sohbetimizde, şu vurguyu yapıyorlardı:
'Afrika'da söz sahibi olan ülkeler, yakın geleceğin dünya ekonomi devleri olacak.'
Ve ardından eklediler:
'Afrika'da söz sahibi olan üç ülke var. ABD, Çin ve Türkiye. ABD, Afrika'ya yardım yapıyor ama karşılığında da ihale istiyor. Çin Afrikalıların aklını, Türkiye gönlünü kazanmış durumda. Türkiye Afrika'da roketle gidiyor.'
Dünkü konuşmamızda Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Emin Sazak da şunu söylüyordu:
'2011 ve 2012 Afrika'da iş geliştirmeyle geçecek. 2013'te Sahra altında büyük işler alacağız.'
Türkiye dört elle sarılıyor, Afrika'ya. Daha doğrusu Kuzey Afrika'da zaten vardı, artık yeni pazar Orta ve Güney Afrika. Dışişleri'nin daha önce hiç gitmediği ülkelere büyükelçilik açması, THY'nin uçak seferleri başlatması, işadamlarının da elini kuvvetlendiriyor.
Gıt gıt gıdak
Aniden önümüze 'eğitim reformu' konuldu, hop '4 artı 4 artı 4' geçiverdi. Şimdi de kürtaj. (Sezaryende söylenecek söz yok, çevremde 'normal doğum' yapan kadın yok gibi.)
'Başbakan Erdoğan'ın 'Her kürtaj bir Uludere'dir' sözünden sonra, iş kürtajın yasaklanmasına kadar giderse, hiç şaşırmayalım' diye yazmıştım, hafta başında. Son iki gündür de yasaklamayı konuşur olduk.
Kim konuşuyor, kim tartışıyor? Biz medya mensupları ve konuyla ilgili insanlar, yine konuyla ilgili sivil toplum örgütleri. Bazen bizleri tavuklara benzetiyorum. Önümüze bir yem konuyor, koşturup o yemi yiyoruz, sonra başka bir tarafa bu sefer o tarafa koşturuyoruz. Yem veren işi iyi biliyor.
Funda Özkan/Akşam
Yorum Yaz