Ataköy Marina 9 sıfırlı fiyatıyla satışa çıktı!

Üç ay önce açılan ve günde ortalama 25 bin kişinin ziyaret ettiği Marina Park, 90'lı yılların ikinci yarısında İstanbul'un en popüler mekânları arasında bulunuyordu. Daha sonraları canlılığını kaybeden mekan, Ataköy Marina Park ve Marina Park Residence projesiyle yeniden canlandı. 2005'te burayı bar ve pavyonlardan temizleyen Dati Yatırım Holding, yatırım bedeliyle birlikte 400 milyon dolar para harcayarak bugünkü haline getirdi. Marina Park, ünlü kafe ve restoran markalarıyla İstanbul'un en gözde yerlerinden biri olmaya aday. Akşam saat 23.00'te bile çocukların koşuşturduğu projenin sadece fıskiye havuzuna 350 bin euro harcadıklarını söylüyor Kıran. Ataköy Marina Park 16 bin metrekare kapalı, 8 bin metrekare açık olmak üzere toplam 24 bin metrekareden oluşuyor. Kıran, "Haftasonları herkesin ailecek zaman geçirdiği bir mekân oldu burası. En lüks araçların sıralandığı, en son model yatların demirlediği marinamızla Monte Carlo'yu hatırlatıyor" diyor. Proje içinde Galleria Alışveriş Merkezi, Sheraton İstanbul Ataköy Hotel ve spor salonları var. 

 

 

Buradaki restoran ve kafelerimizin 5 bin kişilik oturum kapasitesi var. Özellikle akşam saatlerinde doluluk yüzde 80-85'ler civarında, hatta bazı yerler yüzde 100 çalışıyor. Genel olarak herkes çok memnun. Hedeflerimizin yüzde 90-95'ini tutturduk diyebilirim. "Gece yarısı gibi el ayak çekilsin" dedik. Eğlence merkezi haline gelmesin istedik. Alkol ortamlarında, alkol seviyesi artınca kontrolü kaybediyorlar. Kavga, gürültü yok. 

 

 

Değerli bir arazi, değerli bir konum. Vizyonu geniş tutmak lazım. Burada yapılacak iyi şey bölgeye de şehre de kazanç getirir. Türkiye özellikle son 10 yılda ciddi bir atılım yaptı. Dati Holding'in esas işi denizcilik olduğu için Cruise Terminal konusu üzerinde çalışıyoruz. Ortaklarımız arasında bazı büyük Cruise hatlarının temsilcileri var. Royal Caribbean bunlardan biri. Onlarla üç kez toplandık. Bu cruise gemilerini şehrinize getirmenin bir tarifesi var. Gittikleri şehirlerden yolcu başına para alırlar. İstanbul öyle bir şehir oldu ki beş kuruş talep etmeden kendileri gelmek istiyor. Ama yanaşacakları yer yok. Ataköy açıklarında sahile 300 metre uzaklıkta denizi doldurarak "cruise terminali" yapmayı planlıyoruz. Havaalanı ve metro bağlantılarını da yapacağız. 35 milyon dolarlık bir yatırım. Yolcu, transit salondan çıkıp pasaport kontrolden geçmeden direkt burdaki terminale geçebilecek. 

 

 

 

Burada iki otelimiz var. Özellikle Araplar'ın istilasına uğradı Marina Park. Hatta şöyle bir örnek vereyim. Aile dostum olan Lakshmi Mittal, gelecek temmuz ayı için Sheraton Oteli'nin iki katını kapattı. Ailesi ve çalışanlarıyla bir hafta tatil yapmak için rezervasyon yaptırdı. Yatını da önceden gönderecek. Ataköy Marina açıklarkına demirleyecek.

 

 

 

Dünyada deniz trafiğini kontrol eden 5 firma var. Zaten onlar bu yatırımı da yapmaya razılar. Cruise burada başlayıp burada bittiği zaman, oteller de dolacak. Royal Caribbean diyor ki: "Dünyada bir yolcuyu 2 günden fazla konaklatabildiğimiz 3 şehir var. Biri Kudüs, biri Roma biri de İstanbul...Cruise buranın mevcut değerini ikiye katlar. Bununla ilgili çok brifing verdik. İstanbul'un dünya markası olması yolunda çok çok önemli bir adım bu. Ne kadar iyi yatırım yaparsanız şehrin değeri o kadar yükselir.

 

 

 

Burayı satın alacak kişinin elmas gibi işlemesi lazım. O ustalıkta olması lazım. Bir yabancı talip olsa da mutlaka yerli ortakla girecektir diye düşünüyorum. Çünkü kimse böyle bir yatırımı tek başına yapmaz bu dönemde. İnşallah iyi yerlere gider. Çünkü çok değerli bir proje. Önümüzdeki hafta 9 sıfırlı bir rakam ile satılığa çıkarılacak. TOKİ detayları açıklayacak.