B&T'nin hedefi; Türkiye merkezli uluslararası mobilya markası olmak!
Proje bazlı otel, hastane, AVM ve kurumsal çalışma alanları için mobilyalar üreten ve 2009 yılından itibaren bünyesine ev mobilyasını da katarak perakende alanında da hizmet vermeye başlayan B&T, 4 kıtaya ihracat yapıyor
İlkokul öğrencisiyken babasının yanında metal atölyesinde çalışma hayatına başlayan ve hayallerini marka ve tasarım üzerine odaklayan Talip Aysan tarafından 1991'de kurulan ve 1995'te B&T adıyla marka yolculuğuna çıkan firma, şimdi 4 kıtada 30'un üzerinde ülkeye ihracat gerçekleştiriyor.
Microsoft, Google, BP Londra Merkez Ofis, Bilgili Holding, STFA İnşaat Genel Müdürlük, Trumph Towers AVM, Kahire Airport, İstanbul Şehir Üniversitesi, Crown Plaza Dubai, American Embassy, Denizbank, Acıbadem Hastaneleri, Memorial Hastaneleri, Medical Park Hastaneleri, Point Otel, Richmond Otel, Radisson Hotel Fransa, Hilton Double Tree İstanbul, Laleli, Marriott Otel Fransa, ve Ağaoğlu My Clup'ın da aralarında olduğu seçkin mekanlara proje yapan B&T, Gebze'de 20 bin metrekarelik üretim tesisi, Çağlayan'da bulunan 1600 metrekarelik showroomu ve 100'ün üzerindeki çalışanıyla hizmet veriyor. B&T'nin kurucusu Talip Aysan, firmanın başarı öyküsünü KOBİDEN okurları için anlattı.
Mesleğe nasıl başladınız?
Ben meslekte alaylıyım. Bu işin eğitimini almadım. Babamın küçük bir demir doğrama atölyesi vard. 8 yaşında okula başladım. Yarım gün işe yarım gün okula gidiyordum. Kendimi orada keşfettim. Çalıştığım firmalar estetik detaylara dikkat ettiğimi söylerlerdi. Ben de bir ürün üretme, yeni birşey ortaya çıkarma arayışındaydım. Bir firma sehpa getirdi ve ben o zaman demirden sehpa yapmaya başladım. Ve yaptıktan sonra çok sevdim. Mobilya sektörüne ilk böyle girdim. İlk arabamı 16 yaşındayken aldım. Yenilik yapmayı seviyorum. Sehpalardan sonra sandalye yapmaya başladık. Sonra eski eşimle tanıştık ve 1995'de ikimizin isminin başharfleriyle B&T markasını tescil ederek yola çıktık. 2000 yılına kadar sandalye ve tekli koltuklar üretmeye başladık ve Türkiye'de tanınan mimarların tercih ettiği bir marka olduk. 2001'de Türkiye'nin en önemli tasarımcılarından Alp Nuhoğlu ve Tanju Özelgin ile çalışmaya başladık ve birlikte kendimize ait tasarımlar yaptık. Çünkü hedefimiz dünyaya açılmaktı. Atilla Kuzu, Sezgin Aksu gibi tasarımcılarla da çalıştık. Yeni tasarımları üretime alacağız. Mobilya sektörü tasarım anlamında bizi takip ediyor Yenilikleri seviyorum. Yaptığmız yenilikler yurtdışında ilgi çekti. Şu anda son birkaç yıldır ürünlerimizin benzerleri ciddi firmalar tarafından yapılıyor. Ürünlerimizi taklik eden birçok firmayı mahkemeye verdik.
Dünyaya açılmak için neler yaptınız?
Uluslararası fuarlara katıldık. 2001 yılında ilk Almanya fuarına katıldık. Ürünlerimiz çok beğenilip sipariş alınca çok heyecanlandık. Sonra İtalya, Dubai, Singapur ve Yunanistan'da fuarlara katıldık. Ciddi pazarlarımız oluştu. Japonya'dan Avustralya'ya kadar ihracatımız var. 30'un üzerinde ülkeye ihracat yapıyoruz. Düzenli olarak ihracat yaptığımız ülke sayısı 10-12. Bütün kıtalara ihracat var. Amerika'da son 4 yıldır yoktuk ama şimdi yeni bir firmayla oraya da ihracata başlıyoruz. Bir ayağımız yurtdışında. Bir elemanımız Romanya'da. Geçen hafta Kuzey Irak'taydı. Cezayir'de, Rusya'da yeni projeler var. Yoğun bir tempoda çalışıyoruz. Biz İtalya'nın iyi firmalarıyla aynı mağazada satılıyoruz. Oradaki Türklere değil İtalyanlara satış yapıyoruz. Türk ürünlerinin imajı giderek yükseliyor. Biz Milano'daki fuara başvurduğumuzda ilk aşamada yer bulamadık.İlk başta merdiven altını verdiler. Ancak 2-3 sene sonra yenilikleri çıkaran firmaların yer aldığı Avangard denilen bölgede yer verilen ilk Türk firması olduk.
Ürün yelpazesinden bahseder misiniz?
Sandalye üretimine 2000 yılına kadar koltuk ve masa ekledik. Daha çok hastanelerin, otellerin bekleme salonlarında yer alacak koltuklar üretmeye başladık. Evle ilgili ürünlere 2008 yılından sonra başladık. Ofis mobilyalarına ise 2010 yılından itibaren ciddi boyuta girdik. İtalya'da yaşayan yeni bir Türk tasarımcıyla anlaştık. Şu anda 20 koleksiyon hazırladı. Son bir yıldır ev konseptine ağırlık verdik. Bu konseptte daha küçük evleri hedefliyoruz.Türkiye'de birçok firma ve marka çıtalarını yükseltmek için bizim ürünlerimizi satmak istiyor. Çok sıcak ürünlerimiz var. Tekli ürünleri çok iyi yapıyoruz. Uzmanlık alanımız tekli koltuk, sandalye, sehpa ve puflar. Şimdi değişik askılıklar çıkardık. Çok pratik ürünler yapıyoruz. Dar mekanlarda kullanılabilecek ürünler. Stratejiyi öyle belirledik. Endüstriyel çalışmayı seviyorum. Daha hızlı büyümek istiyorum. 'Bu işi sanayici gibi yapalım' diyorum.
Yeni ev konseptinde 100'ün üzerine çıktık. Bu daha da artacak. Otel, restoran, hastane grubunda da 150 ürün var. Aynı zamanda ürünlerimizin satışına internetten de başladık. Stratejimiz hızlı satış. Olumlu tepkiler de almaya başladık. Yepyeni bir pazarlama alanı oldu. Müşteriler mağazamıza da daha çok gelmeye başladı. Özellikle tekli parçalar daha çok satılıyor.
Nerelerde satış mağazalarınız var?
Tek bir mağazamız var. Çünkü biz proje mağazasıyız. Daha önce İtalya'da bir showroomumuz vardı. Ataşehir ve Maslak'ta da vardı ama sonra kapattık. Kendi içimizde nadasa çekildik. Kendimizi yeniliyoruz. Altyapımızı stratejimizi belirliyoruz. Önümüzdeki dönemde kendimizden daha fazla söz ettireceğiz. Proje işinde franchise veremiyoruz. Çünkü müşteriyle birebir ilgilenmemiz gerekiyor. Proje işlerinde terzi gibi çalışıoruz. Biraz daha butik işler yapıyoruz. Ev ürünleriyle ilgili bu sene altyapıyı tamamladıktan sonra önümüzdeki yıl franchise vermeyi düşünüyoruz. Bir taraftan kendimiz MODAKO'da, MASKO'da ve otoban kenarlarında yer bakıyoruz.Yepyeni bir yaşam şekli insanlara sunuyoruz, hayatlarını reklendiriyoruz.
Mobilyada trend renkler hangileri?
Müşterilerimiz hardal sarısını çok beyendi. Turuncu devam ediyor. Turkuaz mavisi iyi gidiyor. Genel olarak burada kullandığımız renkler gidiyor. Siyah yine gidiyor, lakeler ve cevizler devam ediyor. Biz sadece renklerle değil, ürün yüzeylerinde farklılıklara gidiyoruz. Yüzeylerdeki dikişlerle, yataklara büzgü ve çektirmeler yapıyoruz. Ürünlerimizde konfor önemli. Ergonomiyi verirken, ürünün tasarımdan da kaybetmemesi önemli. O optimum noktaları biz çok iyi yapıyoruz. Tasarımda ölçü çok önemli. Ölçü olmayınca rahatlık da olmuyor, gözü de okşamıyor. Gelecekteki potansiyel müşterilerim çocuklar. Şimdien gençlerin ihptiyaçlarına göre mobilya belirlemeye çalışıyoruz. Çocuklarımla birlikte karar vermeye çalışıyoruz. Gençlerin çok iyi fikirleri var. Onlara ağırlık veriyoruz.
Hedefimiz Türkiye merkezli uluslararası mobilya markası olmak
Şu anda yaklaşık yüzde 25 civarındı ihracatımız var. Bu 2008 öncesi yüzde 30-35'e kadar çıkmıştı. Şimdi ihracatımız düşmedi ama iç piyasada ciro daha arttı. Şu anda aynı seviyeye gelecek. Ciromuz 6-7 milyon TL civarında. Bu yıl ciro hedefimiz 7-8 milyon TL. Hedefimiz mobilya sektöründe tasarım anlayışı, hizmet ve ürün kalitesiyle tüketicinin ve profesyonellerin birinci tercihi haline gelmek ve Türkiye merkezli uluslararası bir mobilya markası olmak.
Sergül KESKİN/Kobiden
Yorum Yaz