maritbet girişmaritbet
İznik Çini ve Seramik, kapasite artımına odaklandı!

İznik Çini ve Seramik, kapasite artımına odaklandı!

Mevcut kapasitelerinin yüzde 100’ünü kullandıklarını ifade eden Işıl Akbaygil, İznik Çini ve Seramik’in kuruluşunun 20’nci yılında yüzde 50’ye yakın kapasite artırımı yapmayı planladıklarını dile getirdi

 

İznik Çini ve Seramik, İznik Eğitim ve Öğretim Vakfı'nın bir yan kuruluşu olduğunu anlatan İznik Vakfı Kurucusu ve Vakıf Başkanı Prof.Dr. Işıl Akbaygil, daha çok endüstri ve otomasyona dayanan seramik sektörünün, çoğunlukla eksiği olan ve gerek duyduğu sanatsal çalışmalara ağırlık verdiğini söyledi. Metro istasyonları, hastaneler, devlet daireleri gibi kamusal alanlarda hem eğitici, hem estetik bir sunumla geleneksel sanatı yaşatmak ve gelecek kuşaklara bırakmak amacı ile vakfın kurulduğunu belirten Akbaygil, “İznik çinisi ile yurt içi ve dışında önemli projelerde yer aldık” dedi.
 
Akbaygil, İznik Eğitim ve Öğretim Vakfı'nın 1993 yılında, İznik ve çevresinin kültür ve sanat değerlerini tanıtmak, var olan birikimi canlandırmak, geleneksel İznik çini sanatı ile ilgili bilgileri bir sistem içinde eğitim ve öğretimle gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla kurulduğunu söyledi. Mevcut kapasitelerinin yüzde 100'ünü kullandıklarını ifade eden Işıl Akbaygil, İznik Çini ve Seramik'in kuruluşunun 20'nci yılında yüzde 50'ye yakın kapasite artırımı yapmayı planladıklarını dile getirdi.  Yurt içi ve dışından gelen taleplerin kapasite artışını zorunlu kıldığının altını çizen Akbaygil, iç piyasada taklit ve ucuz ürünlerin her ne kadar talep görse de orijinalin cazibe ve kalitesinin Vakıf çinilerini her zaman ön saflarda tuttuğunu aktardı.
 
İznik Çini ve Seramik'in, 2011 yılında, yaklaşık 1 milyon dolarlık ciroya ulaştığını kaydeden Akbaygil, yurtdışı satışlarda talebin artmasıyla 2012 yılında 1.5 milyon dolarlık ciroya ulaştıklarını söyledi. Avrupa ve Amerika'da yaşanan ekonomik krizin satışları etkilediğine değinen Akbaygil, “İznik Çini ve Seramik, sunduğu hizmetler, kalite ve kişiye özel tasarım çeşitliliği ile piyasada İznik adı altında yapılan diğer ürünlerde üstünlüğünü gösterdi. Bu yaklaşım satışların artmasını sağladı. Çalışmalarımıza bilimsel katkıları ile TÜBİTAK, Mimar Sinan Üniversitesi ve bireysel katkılarıyla sanatçı ve kuruluşlar destek veriyor. Bu da yüzlerce yıl yaşayacak olan “İznik Çinisini”  çağdaş düzeye çıkarıyor” şeklinde görüş bildirdi.
 
“Her dönem yenilik yapıyoruz”
 
Klasikleşmiş, geleneksel İznik kalıplarında her dönem yenilik yaptıklarını anlatan Işıl Akbaygil, esas uzmanlık alanları olan sanatsal duvar kaplamalarında ise İslam geometrisini, konusunda söz sahibi bilim adamları ve mimarlarla birlikte İznik Vakıf Çinisi koleksiyonuna katma çalışmalarının, gerek kamusal alanlarda gerekse de özel mülklerde yerini bulacağına işaret etti. Yoğun kuartz kullanımı nedeniyle üretimde yenilikler yapılmasının uzun araştırmalar gerektirdiğini vurgulayan Akbaygil, “Bu da yeni yatırımları çok kolay kılmamaktadır. Yüzyıllardır yaşayan İznik Çinisi'ni  ne renk ne kalitesinden ödün vermeden 16'ncı yüzyıl geleneksel metotlarıyla imal ediyoruz. Son derece güç ve pahalı bir üretim yapmakta olduğumuz için Ar-Ge laboratuvarımız üretim tekniğini daha kolay ve daha ekonomik kılmak açısından devamlı araştırma yapıyor. Ayrıca TÜBİTAK, araştırma kurumları ve çeşitli üniversitelerin araştırma departmanlarından destek alıyoruz” şeklinde konuştu.
 
Kuruldukları günden beri ihracat yaptıklarını dile getiren Akbaygil, bireysel alımlarda evani gurubu tercih edilse de üretimde esas uzmanlık alanları olan pano ve duvar kaplama işlerinin ihracatta en önemli yeri tuttuğunu belirtti. Yurtdışında pek çok ülkenin önemli müzelerinde İznik Çinisi'nin daimi sergileniyor olmasının, bu sanata karşı yabancıların daha çok ilgili olmasını sağladığını aktaran Akbaygil, fuarlar ve yurtdışından önemli mimari ofislerle iletişim kurularak, sipariş aldıklarını söyledi. Akbaygil, yıllık cironun yaklaşık yüzde 50'sini ihracatın oluşturduğunu belirtti.
 
“Kişiye özel üretim olduğu için talep fazla”
 
Türk seramiğinin dünyada altıncı, Avrupa'da üçüncü sırada yer aldığını anlatan Işıl Akbaygil, İznik çini ve seramik olarak işin daha çok sanat boyutunda oldukları için bu değerlendirmenin sanayi verilerine göre yapıldığını vurguladı. Sanat boyutunda, özel üretimin olmadığına dikkat çeken Akbaygil, şunları kaydetti: “Sanat ürünü ve  kişiye özel üretim yapmakta olduğumuz için İznik Vakıf Çinisi'ne talep devam edecektir. Özveri isteyen, çok pahalı ve zor bir üretim olması nedeniyle bu anlamda üretime yatırım iki kere düşünülecek bir atılım olmalı. Firma olarak kendi alanımızda, emek yoğun, sanatsal üretim söz konusu olduğu için, maliyetimizi düşürmemiz söz konusu değil.  Rekabet nedeniyle fiyat kırılmalarına gidilmesi kaliteyi düşüreceğinden bunu yapamıyoruz. İznik Vakıf Çinisi'ni değerlendirirken sanatsal boyutu, el ve göz emeğinin değeri iyi verilmelidir.”
 
Kobiden.com

Yorum Yaz

Benzer Haberler

İznik Çini ve Seramik, kapasite artımına odaklandı!
  • 06.03.2013 11:07

İznik Çini ve Seramik, kapasite artımına odaklandı!

Mevcut kapasitelerinin yüzde 100’ünü kullandıklarını ifade eden Işıl Akbaygil, İ ...