Başbakan Erdoğan, gazeteci ve yazarlarla buluştu
Başbakan Erdoğan, son günlerdeki gelişmelerle ilgili olarak Dolmabahçe Ofis'te gazeteci ve yazarlarla bir araya geldi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin bugüne kadar elde ettiği başarılar, milletin artan ilgi ve teveccühünün, 30 Mart seçimlerinin sonuçlarını şimdiden kestirebilmelerini sağladığını belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü: "Yaptığımız araştırmalarda, partimizin alacağı oy düzeyini net olarak görebiliyoruz. Milletimiz nezdinde müstesna bir yeri olan partimize ve hükümetimize yönelik ilgi ve teveccühün sürekli yükselmesi, hiç kuşkusuz belli çevreleri, içeride ve dışarıda rahatsız ediyor. Bu belli çevreler kavramının kimleri kapsadığını sizler en az benim kadar biliyorsunuz. Türkiye'nin istikrar ve huzur içinde büyümesi kimi rahatsız ediyorsa, bu durum kimin çıkarlarına dokunuyorsa onlar bu süreci durdurmanın gayreti içine girdiler. Büyüyen ekonomimizin, artan refahımızın getirdiği enerji ihtiyacı ve bu ihtiyacı karşılamak için attığımız adımlar aynı şekilde bu çevrelerde rahatsızlık oluşturdu. Bunun yanında içeride gerçekleştirdiğimiz reformlar, özellikle çözüm sürecinin başarıyla yürümesi, demokratikleşme alanında attığımız adımlar, hem içeride hem de dışarıda istikrarsızlıktan çıkar sağlayan kesimleri rahatsız etti" Erdoğan, 30 Mart seçimlerine giden sürecin son derece meşakkatli ve zorlu olacağını aylar öncesinden ifade ettiğini hatırlattı.
İçeride de dışarıda da çıkarları zedelenen kesimlerin bu süreci durdurmak için kimi zaman tek tek, kimi zaman da ittifak halinde Türkiye'yi ve hükümeti hedef aldığını dile getiren Erdoğan, "Eski Türkiye, millet için kötü ama bu malum çevrelerin çıkarları için elverişli bir ortam sunuyordu. Yeni Türkiye, milli iradenin güç kazandığı, milletin faydasına gelişmelerin yaşandığı ülke olurken, eski Türkiye'den çıkar sağlayanlar için de adeta bir kabusa dönüştü" diye konuştu.
Erdoğan '11 yıl boyunca büyük mücadele verdik'
Başbakan Erdoğan, bir hususun üzerinde özellikle durmak istediğini ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Demokrasilerde hükümetler millet eliyle iş başına gelir, millet eliyle görevden alınırlar. Bu konuda hiç tereddüt yok. 1946 yılından beri demokratikleşmeye çalışan ülkemizde ne yazık ki hükümetlerin millet iradesiyle değil, milli irade dışı güçler tarafından tayin edildiği pek çok dönem oldu. Milli irade dışı güç, sadece malumunuz olduğu üzere silahlı güç değildir. Medyanın, sermayenin , ulusal ve uluslararası pek çok çıkar grubunun hükümetler üzerinde etkili olmaya çalıştıklarını, hükümetleri yıpratmak için seferber olduklarını biliyoruz. Bu kesimlerin kimi zaman da silahlı güçlerle ittifak halinde hükümetlerin değişmesine öncülük ettiklerine defalarca şahit olduk. En son 28 Şubat'ta sadece silahlı güç değil, onunla birlikte bazı sivil toplum kuruluşları, bazı medya kuruluşları, bazı sermaye grupları ittifak halinde dönemin siyasetini millete rağmen istedikleri gibi dizayn ettiler. Bu sorunlu dönem AK Parti'nin iktidara gelmesiyle aslında sona erdi. Hükümet olarak milli iradenin güçlenmesi, vesayetlerin ortadan kaldırılması için 11 yıl boyunca büyük mücadele verdik."
AA
Yorum Yaz