Samsun'daki sel felaketinde Fransız balkon yanlışı!
Sel, Samsun’un Canik ilçesinde faciaya yol açtı
Sel, Samsun'un Canik ilçesinde faciaya yol açtı. TOKİ'nin Mert Irmağı'nın kenarına yaptığı evlerin zemin katları sular altında kaldı. Faciada 5'i, “Yıldız gibi parlayan proje” diye tanıtılan Fransız balkonlu evlerde olmak üzere, 9 kişi öldü. 1 çocuk kayıp.
Samsun'da önceki gece yarısı fırtınayla başlayan şiddetli yağış felakete dönüştü. TOKİ'nin Canik ilçesinde Mert Irmağı'nın kenarına yaptığı evlerin zemin katları sular altında kaldı. Faciada, “Yıldız gibi parlayan proje” diye tanıtılan Fransız balkonlu evlerde yaşayanlarla birlikte 5'i çocuk 9 kişi öldü, kayıp 1 çocuk aranıyor. Samsun'da 23.30 sıralarında başlayan ve yaklaşık 4.5 saat süren yağış özellikle Canik ve İlkadım ilçelerinde etkili oldu. Yağışta cadde ve sokaklar nehre döndü, taşan Mert Irmağı'nın üzerindeki köprülerden bazıları çöktü. Sel suları ve patlayan kanalizasyonlar cadde ve sokakları kaplarken, birçok ev ve işyeri, bir özel hastanenin acil servisi ile zemin katı, Canik Kaymakamlığı'nın zemin katı sular altında kaldı. Mert Irmağı'nın taşması sonucu yaşanan sel, 2010'da ilk etabı tamamlanan 2688 konutluk TOKİ Kuzey Yıldızı Projesi'ni vurdu. Buradaki evlerin zemin katları sular altında kaldı. Selin vurduğu bölgelere iş makinelerinin ulaştırılmasında güçlük çekilirken, güvenlik güçleri binaların alt katlarında oturanların evlerini tahliye etmesi için sürekli anons yaptı.
Kapıcı çocukları
Alt kattaki evi sular altında kalan kapıcı Yılmaz Ailesi'nin 3 ferdi kurtarma ekipleri tarafından çıkarılırken, oğulları 5 yaşındaki Aziz ve 1.5 yaşındaki Hüseyin Yılmaz boğularak can verdi. Aynı yerdeki bir başka binanın bodrum katında oturan kapıcı 34 yaşındaki Kenan Yazıcı, oğulları 14 yaşındaki Mücahit ve 10 yaşındaki Bedirhan'la birlikte sel sularında öldü. Eşi Kenan Yazıcı'dan bir süredir ayrı yaşayan Selma Yazıcı, olayı öğrenince koşup geldi, “Çocuklarım içeride. Onları kurtarın” diye bağırarak su dolu eve girmek istedi. Kadını kurtarma ekipleri engellerken, çevredeki vatandaşlar da sakinleştirmeye çalıştı.
Düğünden dönerken
Çarşamba ilçesinde düğüne katılıp Samsun'a dönen Bütüner Ailesi'nin otomobili Samsun-Ordu karayolu Derbent mevkisinde sel sularına kapıldı. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde memur olarak çalışan 40 yaşındaki Murat Bütüner yaralı olarak kurtarılırken, eşi 36 yaşındaki Emine Bütüner ile çocuğu 6 yaşındaki Mihra Bütüner ve 22 yaşındaki Seher Özkan'ın cesetleri bulundu. Denize sürüklenen araçta olduğu tahmin edilen 9 yaşındaki Berka bulunamadı. Hurdacılık yapan 45 yaşındaki Mehmet Yaylacıoğlu'nun cesedi ise TOKİ konutlarına
1 kilometre uzaklıkta ırmak kenarında bulundu.
Metrekareye 48.8 kilo yağış
Derbent mevkisinde yağış sırasında meydana gelen heyelanda sürüklenen araçta bulunan 4 kişi son anda kurtarıldı. Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, metrekareye 48.8 kilogram yağış düştüğünü belirtti. Selin en fazla etkili olduğu Gaziosmanpaşa Mahallesi'nde çıkan söylenti halkı paniğe sürükledi. Sulama göletinin kapaklarının çöktüğü söylenince mahalle sakinleri kaçışmaya başladı. Halkı polis sakinleştirdi.
Şehidin oğlu son anda
Hakkari'nin Yüksekova ilçesindeki Yeşiltaş Karakolu'nda iki hafta önce şehit olan 9 askerden Piyade Er Umut Bulut'un, Canik İlçesi'ndeki baba evi de sular altında kaldı. 58 yaşındaki Mustafa Bulut, 9 aylık torunu Selçuk Yağız'ı kucağına alıp, eşi, gelini ve 2 kızıyla üst kattaki komşularına sığındı. Dairesi tamamen sular altında kalan Mustafa Bulut, oğlunun acısını unutmadan sel felaketi yaşadıklarını söyledi.
Yıldız proje
9 kişiye mezar olan Kuzey Yıldızı Projesi'nin Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planı'nda Fransız balkonları bile düşünüldü ve şöyle denildi: “Projenin batısında yer alan Mert Irmağı'nın yarattığı su etkisi potansiyeli ırmak boyunca oluşturulan rekreasyon alanlarıyla kullanılmıştır. Proje alanının rekreasyon alanıyla bağlantı oluşturduğu noktalarda doklar oluşturulmuştur. Projede konutlar 12 katlı ve her katta 4 daire bulunacak şekilde tasarlanmıştır. Yan cephelere Fransız balkonlar eklenerek ön ve arka cephelerde klima ünitelerinin gizlenmesi için alüminyum profiller kullanılmıştır.”
Dere kenarına yapma
BaşbakanTayyip Erdoğan, memleketi Rize'de, Kasım 2011'de yaşanan sel sonrası hemşerilerini dere yataklarına ev yapmamaları konusunda uyarmıştı. Karadeniz şivesiyle konuşan Erdoğan, şunları söylemişti: “Lütfen dere yataklarına gidip ev yapmayın. Babalarımızın yaptığı evler daha sağlamdı. O evler duriy mi, o evleri yiktuk, yerlerine
3- 4 kat ev kondiriyruk.”
Uzmanlar ne dedi: Yer seçimi yanlış
Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu: Türkiye'de subasmanının su ile ilişkisi yok. Subasman seviyesini 100 yıllık sel su seviyesine göre belirleyip bina yapmadıkça selden kurtulamayız. TOKİ'nin hatası 100 yıllık su seviyesinin altında yaşam alanlarına izin vermiş, yapmış olmasıdır. Türkiye'de dağın tepesine de, derenin kıyısına da aynı şekilde bina yapılıyor. Risk analizine göre bina yapma mantığı yok. Samsun'a 1 aylık yağış 1 günde yağmışmış. Şehirler, 100-500 yılda yağabilecek en şiddetli yağışın su seviyesine göre yapılır.
- Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu: Mert Irmağı, havzasıyla ilgili sel riski olduğu öteden beri bilinen bir konudur. Örnek model olan bu konutların sellere karşı setlerin yapılması, drenajların tamamlanması ve diğer önlemlerin alınması gerekirken, bunların hiçbirinin yapılmadığı anlaşılıyor. TOKİ, dereye yakın yerde yerleşim kararı vermiş, çevrede önlem alınmamış. Sahil tarafında 1 kilometre boyunca dolgu yapılmış, bu dere suyunun denize ulaşmasını engellemiş. Afet yönetimi açısından ciddi ihmal ve problemler var. Vatandaşa herhangi bir uyarıda bulunulmamış. Sel aşamasına gelindiğinde kurtarma yardımı yapılmamış. TOKİ konutları bir anlamda afetlere davetiye çıkarmış.
- Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu üyesi Esra Oğuz: Doğru yerde doğru yapılaşma olmadığı zaman doğa olayları afete dönüşüyor. Dere yatakları kapatılıyor, aşırı betonlaşma ve suyun emilimini sağlayacak yeşil alanlar imara açılıyor. Bu olay gösterdi ki TOKİ konutları doğru yerde yapılmamış. İstediğiniz kadar mühendislik hizmeti yapın, doğa son sözü söylüyor.
- İnşaat Mühendisleri Odası Saymanı Nevzat Ersan: Büyüklerimizin bir lafı vardır, ‘Dere yatağına ev yapma sel alır, tepeye ev yapma yel alır.' Bunlar da dereye ev yaptığı için sel aldı. DSİ belli bir yerde taşkın koruma alanı ilan eder. Bu içinde mi dışında mı onu tespit etmeye çalışıyoruz. Dere yatağına konut yapmanın hiçbir mantığı ve felsefesi olmaz.
Erdinç Çelikkan / Hürriyet
Yorum Yaz